HDP’nin Çankaya Belediyesi Başkan adayı Filiz Kerestecioğlu, gazetecilerle bir araya geldi. Kerestecioğlu toplantıda seçim süresi boyunca ve seçilirse nasıl bir politika izleyeceklerini açıkladı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Çankaya Belediyesi Başkan Adayı Filiz Kerestecioğlu ve Belediye Meclis üyesi adayları, yerel seçimlere bakışlarını ve kent demokrasisine ilişkin Mülkiyeliler Birliği’nde basın toplantısı düzenledi.
Kerestecioğlu, gazetecilerin sorularını yanıtlamadan önce yerel seçimlere ilişkin Çankaya İlçesi’ne özel kısa bir sunum yaptı. HDP’liler olarak ana akım medyada yer bulamadıklarını ancak buna rağmen herkesin HDP’nin seçim stratejisine yönelik konuştuğunu hatırlatan Kerestecioğlu, “Bunun büyük kısmı karalama kampanyalarından oluşuyor ama bizim kazanacaklarımızdan feragat etmediğimiz ve kimin kazanacağını da belirleyebileceğimiz bir fırsatı elinde tuttuğumuz strateji belli ki işe yarıyor. İşte bu nedenlerden dolayı da iktidar cenahının tüm aktörleri bize daha fazla saldırıyor” dedi.
‘Leyla Güven’i selamlıyorum’
Kerestecioğlu, kent demokrasisi ve ülke demokrasisinin birlikte gerçekleşebileceğini belirterek, “31 Mart’ın hem ülke hem kent demokrasisine kapı aralayacak bir dönemeç olması için mücadelemizde devam edeceğiz. Gelir ve giderlerini sürekli olarak halkın denetimine sunan, sevgili Gültan Kışanak’a ve Küçükdikili’de ki belediyeciliği ile birçok kadını belediyecilikte peşinden sürükleyen ve barış için bugün de mücadele eden Leyla Güven’i selamlıyorum” dedi.
‘Meclis üyeliklerini hedefliyoruz’
Seçimde aday gösteren hiçbir partiyle doğrudan bir anlaşmanın olmadığını, anlaşmanın yalnızca demokrasiyle olduğunu dile getiren Kerestecioğlu, stratejilerinin ana hedefinin demokratik siyasetin önünü açmak olduğunu söyledi. Kerestecioğlu, “Ankara’nın her yerinde girdiğiniz andan itibaren afişler görüyorsunuz. En azından başkalarına bir yer ayırmak gerekir. Yollarda dahi bu eşitliği göremiyorsunuz. Her yeri Erdoğan’ın görüntüsü işgal ediyor. Buna karşı bizim seçim propagandasına karşı ana hedefimiz de baskı altında olan tüm kesimlerin sesini çoğaltmak. Bazı yerlerde aday çıkarmıyor olmamız alanı boş bıraktığımız anlamına gelmiyor. Bu yüzden ilçelerde aday göstererek ve en önemlisi meclis üyeliklerini hedefleyerek yerel yönetimleri güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Biat kültürünün ve rantın sürdüğü yerler değil halkın denetimine açık olmasını sağlıyoruz” diye belirtti.
‘Başka bir belediyecilik mümkün’
Kerestecioğlu, istisnasız her partide alanda çalışanların kadınlar olduğu halde bu durumun rakamlara yansımadığını dile getirdi. AKP’nin açıklanan bin 297 adayından sadece 24’ünün kadın, CHP’nin 904 adayından 48’inin kadın, HDP’nin ise aday çıkardığı 251 yerin tamamında eş başkanlık sistemine göre kadınları aday gösterdiğini vurgulayan Kerestecioğlu, kendisinin de Çankaya’dan aday olmasının nedenin, belediye meclislerinde kadınların etkin olabileceği ve başka bir belediyecilik anlayışının mümkün olabileceğini gösterebilmek olduğunu söyledi.
‘Yemyeşil kendine yeten bir kent’
Ankara’nın AVM birincisi bir kent olduğunu belirten Kerestecioğlu, Çankaya’yı kent bostanlarıyla dolu kendine yeten yemyeşil bir demokrasi şehri yapma hayali olduklarını vurguladı. Kerestecioğlu, kent bostanları, üretici ve tüketici kooperatifleri, ucuz gıda, demokratik kültürü ile kendine yeten bir Çankaya’nın yalnızca bir hayal olmadığını söyledi.
Kerestecioğlu, devamında Çankaya’ya dair vaatlerini şöyle sıraladı:
” * Çankaya’nın 3’te 1’i tarım alanına müsait. Yüzde 2’si tarım alanları yüzde 11’i yeşil alan ve meralar olan bir ilçeden bahsediyoruz. Burada arazileri kullanarak üreticileri kooperatiflerini işler hale getirerek şeffaf bir üretim modeli oluşturabiliriz. Geçen gün İmrahor’daydım; sırtımızı Sinpaş’a yüzümüzü ODTÜ ormanlarına dönerek çok güzel bir alanı tarım arazisi kullanmak mümkün.
* 20 tarım ürünü balkabağı, marul gibi ürünler Ankara’nın önemli üretim araçları. Bunları daha da genişletebiliriz.
* Biz kooperatife açılacak yeri de bulduk. Maltepe’de Çankaya Çarşı. Beş yıldır bomboş bir yer. Burada üretici ve tüketici kooperatifleri ve kadınların işletebileceği bir semt pazarı ile burayı dönüştürmemiz mümkün.
* Halka doğrudan bir Pazar ve gençlik merkezi kurmak mümkün. Yani Ankara’nın kaderi betonlaşma ve imar rantı için üretim dinamiğinin heba edilmemesi olmamalı diyoruz.
* 2018 yılında yaklaşık 148 bin metrekare arsa Çankaya Belediyesi tarafından satışa çıkarılmış. Buradan da açıkça anladığımız gibi aslında kent Bostonları için kullanılacak arsalar mümkün.
* Yaşlılar için, gençler ve kadınlar için dinlenme evleri, spor merkezileri, sığınaklar çoğaltılabilir.
* Tarihi binaları yıkıp yerine yeni bina yapacağız diyen garabet anlayışı yerine Saraçoğlu Mahallesi’nde ATO’da ve Ankara Garı gibi kentin hafızasını yaşatmaya ihtiyacımız var. Gar’da bir barış anıtını yükselterek barış hafızasını korumak mümkün.
* Adıyla müsemma Sıhhiye. Sıhhiye neden şu anda olduğundan daha modern, halkın sağlığa çok rahatlıkla ulaşabileceği bir yer olmasın.”
HABER MERKEZİ