162 yıl önce bir fabrikada grev yapan 129 kadın işçi yanarak hayatını kaybetti. O güne atfen Dünya Kadınlar Günü ilan edilen 8 Mart, kadınların en önemli mücadele tarihlerinden biri oldu
Safiye Alağaş/İstanbul-Jinnews
New York’ta yer alan bir dokuma fabrikasında çalışan 40 bin işçi, 16 saatlik iş gününün 10 saate indirilmesi ve ücretlerde artış yapılması talebiyle 8 Mart 1857’de greve başladı. Kadın işçilerin örgütlediği bu grev o güne kadar yapılmış en büyük kadın eylemlerinden biriydi. Ancak kadınların örgütlediği eylemi durdurmak isteyen polis, kadın işçilere saldırarak patronların desteğiyle binlerce işçiyi fabrikaya kilitledi. Bu sırada çıkan yangında, içeride kilitli kalan işçilerden 148’i yanarak yaşamını yitirdi. Bu işçilerin 129’u kadındı. ABD basını olaya neredeyse hiç yer vermezken, işçilerin cenaze törenine ise 100 bini aşkın kişi katıldı.
İşçi Kongresi
II. Enternasyonal’in kurulduğu 1889 yılında Paris’te toplanan Uluslararası İşçiler Kongresi’ne (Uluslararası Sosyalistler Kongresi) katılan kadın delegeler kongredeki aktif çalışmalarıyla dikkat çekerken, Clara Zetkin bu kongreye iki grubu temsilen delege olarak katıldı. Clara Zetkin’in, kongrede sunduğu “Kadının Kurtuluşu İçin” başlıklı raporunda yer alan salt “kadın hakları savunuculuğu” reddedildi ve sınıf mücadelesi temelinde kadınlar mücadeleye çağrıldı 17 Ağustos 1907 Stuttgart’ta yapılan Birinci Uluslararası Sosyalist Kadın Konferansı’nda kadın sorunu üzerine uzun tartışmalar yürütüldü. Konferans kararı gereği Uluslararası Sosyalist Kadın Sekretaryası oluşturuldu ve başına görevi 1017 yılına kadar sürdürecek olan Clara Zetkin geçti. Konferans kararlarının tümü kadının iktisadi ve toplumsal hayatta tam eşitliğini esas aldı. “Kadınlara ayrımsız oy hakkı” da alınan kararlar arasındaydı.
Kadın Konferansı
26-27 Ağustos 1910 yılında Kopenhag’da, uluslararası kadın konferansının ikincisi gerçekleştirildi. Sendika, sosyalist parti ve çalışan kadın kulüplerini temsilen 17 ülkeden 100 kadın delegenin katıldığı konferansta, kadınlara yönelik tarihi önemde olan talepler yer aldı. Aynı Kopenhag Konferansı’nda, her yıl bir günün kadınların ekonomik ve politik haklarıyla ilgili uluslararası bir dayanışma ve mücadele günü olarak kutlanması için Clara Zetkin tarafından sunulan öneri benimsendi ve karar altına alındı. Alınan bu karar sonucu olarak sadece Almanya, Avusturya, Danimarka ve İsviçre’de 1911 yılının 19 Mart’ında Uluslararası Kadın Günü olarak 1 milyondan fazla kadının katılımıyla kitlesel kutlamalar yapıldı.
Kadınlar alanlarda
Uluslararası anlamda ilk emekçi kadınlar günü 19 Mart 1911 tarihinde düzenlendi. İlk kez anılan Dünya Emekçi Kadınlar Günü, Avusturya, Danimarka, Almanya ve İsviçre’de gösterilere katılan on binlerce kadın seçme ve seçilme hakkının yanı sıra kadınlara iş ve mesleki eğitim verilmesi, çalışma alanlarında kadın-erkek eşitliği sağlanmasını talep etti. Sonraki yıl Fransa, Hollanda ve İsveç de kadınların mücadele gününü kutlamaya başladı. Tarihin 8 Mart olarak saptanışı 1921’de Moskova’da düzenlenen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı’nda karar altına alındı. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yılları arasında bazı ülkelerde 8 Mart anmaları yasaklandı. 60’lı yılların sonunda ABD’de de anılmaya başlandı ve daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. Birleşmiş Miletler (BM) tam 66 yıl sonra 8 Mart’ı Dünya Kadınlar Günü olarak kabul etti. 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart’ın Dünya Kadınlar Günü olarak anılmasını kabul etti.
Türkiye’de 8 Mart
Türkiye’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, ilk kez Uluslararası Kadınlar Konferansı’nda alınan kararların da etkisiyle 1921 yılında kutlanmaya başlandı. 1975 yılına kadar pasif bir şekilde kutlanan 8 Mart, bu yıldan sonra daha yaygın ve kitlesel olarak kutlanmaya başlandı. Bu kadar yaygın olarak kutlanmasında yine 1975 yılında kurulan İlerici Kadınlar Derneği’nin etkisi büyüktü. İlerici Kadınlar Derneği (İKD), o dönemlerde kadınların sesini duyurmak amacıyla kurulan en büyük dernekti. Kadın mücadelesini, işçi sınıfı mücadelesinin bir parçası görerek kadınları örgütlemeyi amaçlamıştı. Ne var ki 12 Eylül darbesi ile birlikte ülkedeki tüm toplumsal muhalefetle birlikte kadın örgütlenmeleri de yasaklandı. 4 yıl süreyle kitlesel bir anma veya kutlama yapılamadı.
8 Mart yasaklandı
1990’lı yıllardan itibaren ise 8 Martlara katılımlar daha kitlesel oldu. 1980’li yılların ortasından itibaren evlerde toplanmaya başlayan ve taleplerini sokağa da taşıyan kadınlar, çeşitli kampanyalar etrafında örgütlendi. 2016 yılında 8 Mart kutlamaları yasaklandı. Ancak kadınlar bu yasaklara biat etmedi. 2017’de İstanbul ve İzmir’de 8 Mart mitinglerine gelen yasak tepkiler üzerine kaldırıldı.