Dildar Yunis, bundan 79 yıl önce Kürt marşı olarak kabul gören Ey Reqîb’i kaleme aldı
Asıl adı Yunus Rauf olan Kürt Milli Marşı ‘Ey Reqîb’ yazarı Dildar Yunis, 20 Şubat 1918’de Federe Kürdistan’ın Koysancak şehrinde dünyaya gelir. O da diğer tüm ozanlar gibi kendine ikinci bir isim olarak Dildar Yunis’i kullanır. Ve öyle ki bu ismiyle tarihe geçer. İlkokulu Ranya’da, okuyan Yunis, ortaokulu da Hewlêr’de 1935 yılında bitirir. Liseyi Kerkük’te okuyan Dildar, ardından Bağdat’ta geçerek hukuk fakültesini bitirir. Hukuk fakültesinde birkaç yıl avukatlıkta yapar. Avukatlık yaptığı sıralarda aynı zamanda edebiyatlada ilgilenir. Zulme karşı her daim başkaldırır. Öyle ki davalarını üstlendiği insanların çoğu fakir ve yardıma muhtaç insanlardan oluşur. Avukatlık mesleği dışında dünya tarihi ve edebiyatıyla da yakından ilgilenir. Yunan, Fransız ve Türk tarihi ve edebiyatını yakından izler. Avukatlık yaptığı sıralarda şiir yazdığı da söylenir.
İlk şiir Ronabî Dergisi’nde
Dildar, gençliğinde Hecî Qadirî Koyî, Bêkes, Pîremerd, Wefayî ve Kurdî gibi zamanın önemli isimlerinin divanları ve yazılarıyla tanışır. Onlardan da etkilenerek şiire merak sarar. İlk şiirini 1935 yılında yazar. Şiiri Ronabî Dergisi’nde yayınlanır. 1937 yılında Dildar, daha 19 yaşındayken, bır grup öğrenciyle beraber “Darker” adında bir dernke kurar. Bu dernek siyasi amaçlarla kurulmuştu. Dernek daha sonra “Hızbi Hiwa” adını alır. Refik Hilmi başkanlığını, Dildar da sekreterliğini üstlenir derginin. Hızbi Hiwa’nın 40’lı yıllarda yıkılmasıyla beraber, Dildar marksist fikirlerle tanışır ancak herhangi bir sosyalist partiye ya da örgüte katılmaz. Bu dönemde Dildar’ın şiirleri en çok Gelawêj dergisinde çıkar. Bu dönemde Dildar’ın sanat anlayışı klasizmden kopar ve romantizme geçer. Bu yönüyle Dildar, klasik Kürt şiirinden modern tarza geçişi simgeleyen şairlerdendir. Dildar’ın şiirlerinde yaşama arzuyu önemli bir yer tutar ve bunu şu sözüyle dile getirir: “Yaşam, büyük ve kıymetli bir imkandır. Biz onu keder ve üzüntüyle heba etmemeliyiz, çünkü yaşamı bir daha geri alamayız.”
Mahabad Cumhuriyeti
Dildar’ı Dildar yapan şey, muhakkak ki yazmış olduğu “Ey Reqîb” şiiridir. 1946 yılında Mahabad Cumhuriyeti’nin Çarçıra Meydanı’nda ilan edilmesinden sonra, ilk yapılan önemli işlerden biri de yeni kurulan cumhuriyete marş tespit etmek olmuştur. Dildar’ın yazmış olduğu şiir, “Ulusal Marş” olarak kabul edilir. Ve ta günümüze kadar, ilk günkü coşkusunu, heyecanını ve özgürlüğün kokusunu da kendisi ile birlikte taşır. Ey Reqîb marşı, Kürtçe’nin Soranî lehçesiyle yazılmıştır. Daha sonra bu ulusal marş, hem Kürtçe’nin diğer lehçelerine hem de birçok yabancı dile çevrilmiştir. Dildar’ın, bunun dışında ortaya koyduğu farklı çalışmaları da olur. Birkaç hikâye yazar. Ve bunlar Gelawêj Dergisi’nde yayınlanır. Ayrıca Fransız Edebiyatı’nın etkisinde kaldığı söylenir. Nitekim La Fontain ve La Martine’nin hikâyelerini Kürtçe’ye çevirmesi de bu olguyu doğrular niteliktedir.
Kasım’da aramızdan…
Dildar 12 Kasım 1948’de Hewlêr’de bulunan Hemra Sineması’n da “Selahaddin Eyyubi” adlı filmi izlediği sırada kalbinden rahatsızlanır. Hastane varmadan yolda düşüp bayılır. Etrafta bulunanlar onu içkiden sarhoş olup sızdığını sanar. Bu yüzden de hastaneye geç götürülür Dildar. Ancak hastaneye ulaştırdıklarında da, nöbetçi doktor olmadığından Dildar tedavi edilemez ve kısa bir süre sonra yaşama veda eder. Dildar’ın bıraktığı bu mirası, Kürt halkı kendi marşı olarak kabul edip özüne yerleştirir. Her ne kadar sistemin Kürt halkı üzerinde uyguladığı büyük tahribatlar ve asimilasyon politikaları olsa da bilinçli olan her Kürt, marşla birlikte özgürlük kıpırtısını yüreğinin en derin yerinde canlı bir şekilde hisseder.
Ey Düşman
Dinle düşman, Kürt halkı hala yaşıyor,
Top ateşinde ve felaketlerden hiç yılmayacak.
Kimse demesin Kürt ölüdür, Kürt diridir
Diridir hiç inmez Kürt bayrağı
Devrim çocuklarıyız, kızıl renkle kuşandık.
Korkmuyor musun ey düşman, kanlı geçmişimizden!
Kimse demesin Kürt ölüdür, Kürt diridir
Diridir hiç inmez Kürt bayrağı
Biz ki Medler’in, Keyhüsrevler’in torunlarıyız.
Kürdistan’dır daima inancımız ve yaşamımız,
Kimse demesin Kürt ölüdür, Kürt diridir
Diridir hiç inmez Kürt bayrağı
Kürt gençi aslan gibi Sarsılmaz cesaretiyle,
Hayat tacını kanıyla işliyor
Kimse demesin Kürt ölüdür, Kürt diridir
Diridir hiç inmez Kürt bayrağı
Kürt gençliği hazır ve amadedir
Cenfedadır canfedadır canfeda
Kimse demesin Kürt ölüdür, Kürt diridir
Diridir hiç inmez Kürt bayrağı
KÜLTÜR SERVİSİ