Merkez Bankası 2018 Aralık ayı Ödemeler Dengesi rakamlarını açıkladı. Buna göre Türkiye’nin başına bela olan cari denge rakamı 3 ay fazla verdikten sonra aralıkta tekrar 1.4 milyar dolar açık verdi. Yıllık açık 33 milyar dolardan 27.6 milyar dolara geriledi. Cari açığın ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerini ortadan kaldırması bakımında önemli. Hükümete yakın basın, tabloyu durumun düzeldiği şeklindeki yorumlarla verdi. Ancak bu azalmada dikkat çeken bir ayrıntı var; o da var olan açığın finansmanının yüzde 77’sinin “kaynağı belirsiz para”olarak adlandırılan Net Hata Noksan kaleminden gelmesi. Burada dikkat çeken diğer bir nokta ise, Merkez Bankası’nın ülkeye girdiği veya çıktığı halde nereden geldiğini sadece tahmin ettiği bu tutar ekonominin zora girdiği dönemlerde genellikle artıyor. Net Hata ve Noksan kaleminin son 4 yıllık seyrine baktığımızda bu çok net gözüküyor.
Türkiye yerel seçim sürecinde…
17 yıldır iktidarda bulunan AKP için kritik bir dönem. Mutlak iktidar için siyaset ve onun zor aracı olan şiddet (savaş) iç içe geçmiş durumda. İçerde yarattığı milliyetçi atmosferle Suriye savaşını konsolide ederken, yürüttüğü savaşla içeriyi konsolide etme çabası sürüyor. En somut örneği, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Sivas mitinginde sarf ettiği, “Domates, patlıcan, patates, sivri biber’ diyorlar. Düşünün, bir merminin fiyatı nedir?”sözleri oldu. Toplum, ucuz gıda talebine böyle bir cevap verilmesine hiç hazırlıklı değildik. Olan oldu. Peki bir merminin fiyatının ne olduğunu biliyor muyuz? MKEK’ ndan 2011 yı lın da 27 mil yon adet fişek için top – lam 23 mil yon 355 bin li ra öden – di. Bu durumda bir merminin fiyatı 0.86 liraya geliyor. Temmuz 2018’de tarladaki fiyatıyla neredeyse 1 kg. domates ediyor. Ama NATO’nun ikici büyük ordusunun mermi ihtiyacı söz konusu olduğunda devasa bir maliyet çıkar. O konuşmada bir de Cudi, Tendürek, Gabar hatta Kandil’e yapılan operasyonlara vurgu vardı. Peki bu operasyonda yer alan bir F-16 savaş uçağının uçuş masrafı nedir biliyor musunuz? 25 bin dolar; atılan bombaların maliyeti ise 60 bin dolar ediyor. Bugünkü döviz kuruyla söylersek, 447 bin 950 TL ediyor. Yani domatese vurursak, kilosu 3 liradan 149 bin 316 kg. domates, 111 bin 987 kg patates veya soğan ediyor. Yani, her F-16 operasyona kalktığında, ya fakirleşiyorsunuz ya da boğazınızdan kesiliyor demektir. Olan biten de bunu işaret etmiyor mu? Uzatmadan; evet önemli. Devletin her türlü harcaması toplumun verdiği vergiler üzerinden gerçekleştiğine göre bilmesi, sorgulaması ve hatta denetlemesi zorunlu.
Seçimler öncesi iş kuyrukları
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın memleketi Rize, işsizliğin en az olduğu kent olarak biliniyordu. Ancak durum değişti. Ekonomik kriz orayı da vurdu. Yerel seçimler öncesi uygulamaya konulan Toplum Yararına Programlar için ihtiyaç duyulan 60 kişilik kadroya 15 bin 641 Kişi talip oldu. ÇAYKUR’un bin 500 mevsimlik işçi talebi bir kilometreyi buldu. Rize böyleyse diğer kentlerin halini siz düşünün!
Adaletsizliğin bedelini ödüyoruz
Türkiye Devleti, salı günü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde görülen dört ayrı davadan mahkum oldu. Türkiye’nin ödeyeceği tazminat ise 375 bin euro. Bugünkü kurla 2 milyon 240 bin TL ediyor. Neredeyse Bilal Erdoğan’ın başında olduğu TURGEV’in kardeş kuruluşu tarafından ABD’de alınan Muhammed Ali’ye ait araziye bedel. Gelin 375 bin euroluk cezayı güncelleştirelim; örneğin ne kadar domates ve patates eder? Yaklaşık 746 bin 667 kg. domates veya bir milyon 120 bin kg. patates ya da soğan ediyor. Ayrıca 2018’de toplam 5 davada 45 bin 196 euro ödeyen Türkiye 2007’de ise yapılan hukuksuzluklardan dolayı ise 52.3 bin euro ceza ödendiğini ekleyelim. Bu da adaletsizliğin kabaca maddi karşılığı. Anlayan olursa tabii ki…