Ankara Emniyet Müdürlüğü, Merve Demirel’in maruz kaldığı polis tacizini savunan bir açıklama yaptı. Açıklamada, Demirel’i örgüt üyesi, babasını ise ‘Fetöcü’ olmakla suçlayan emniyet, taciz görüntülerinin çarpıtıldığını iddia etti
Habibe Eren/Ankara-Jinnews
Ankara Emniyet Müdürlüğü, Merve Demirel’in maruz kaldığı polis tacizi ile ilgi yaptığı açıklamada, görüntülerin çarptırıldığını iddia ederek, “M.D. isimli bayanın gözaltı aracına alınması esnasında direnmesi sonucu basına yansıyan görüntüler ortaya çıkmıştır” dedi. Ankara Emniyet Müdürlüğü, Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği üyelerinin (TAYAD), 16 Şubat’ta Ankara Sakarya Caddesi’nde gerçekleştirdiği eylem sırasında Merve Demirel isimli kadın öğrencinin polis tarafından cinsel tacize maruz kalması ile ilgili resmi internet sitesinden açıklama yaptı. Açıklamada, eylemlere katılanların sosyal medya hesaplarında Merve Demirel’in gözaltı videosunu paylaştığı ve videodan belirli bir kısmın provokasyon amaçlı kesildiği ileri sürdü.
‘Babası Fetöcü’ iddiası
Merve Demirel’in zaman zaman Ankara’ya gelerek eylem ve etkinliklere katıldığının iddia edildiği açıklamada “Fetö”cü olmakla suçlanan Eğitim Sen üyesi babası E.D.’nin ise 2016 yılında ihraç edildiği ileri sürüldü. Polisin cinsel tacizini savunan açıklama şu şekilde; “Bahse konu eylemde şahıslara dağılmaları hususunda gerekli yasal uyarılar yapılmış olup şahısların eylemlerine devam etmeleri üzerine, yakalama işlemi sırasında direnmeye devam ettikleri, M.D. isimli bayanın gözaltı aracına alınması esnasında direnmesi sonucu basına yansıyan görüntülerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Kanunsuz eylemlere yapılan müdahaleler müdürlüğümüz tarafından kayıt altına alınmıştır. Örgüt mensuplarınca gündeme getirilen bu ve benzeri görüntülerin amacı, emniyet teşkilatını yıpratmak, görev alan personeli teşhir ederek moral ve motivasyonunu bozmak, görev yapmasını engellemeye çalışmak amaçlı olup, şahıslar tarafından kullanılan sosyal medya hesaplarında emniyet teşkilatı ve personeli hakkında yapılan tehdit, hakaret, personeli hedef gösteren vb. paylaşımlar hakkında cumhuriyet başsavcılığına birden fazla suç duyurusunda bulunulmuştur.”
‘Taciz cezasız kalmamalı’
Merve Demirel ise eylemde gözaltına alınırken maruz kaldığı polis tacizini anlattı. Polisin basın açıklama sırasında kendisine saldırdığını kaydeden Demirel, maruz kaldığı şiddete ve tacize ilişkin şunları söyledi: “Orada bir polis cinsel tacizde bulundu. Bu ülkede gözaltılarda, cezaevlerinde çok sayıda taciz ve tecavüz yaşanıyor. Bu tacizin cezasız kalmasını istemiyorum. Bu kadar rahat bir şekilde kameraların önünde bu tacizi yapıp akşam Yüksel’de saat 18.00’da yapılan açıklamaya rahat bir şekilde gelmesi ve bu yarattığı haysiyetsiz eylemi sonucu doğan utanç kesinlikle kendisine ait. Hiçbir şekilde bana ait değil. Kadınlara ait değil, bu tacizlerin tecavüzlerin utancı. Onlara aittir. Haysiyetsiz ve onursuzca köşe başlarını tutmuşlar. Bizler de haklılığımızı kuşanarak sokaklardan çekilmeyeceğiz. Hakkımızı aramaktan çekinmeyeceğiz.”
‘Polis kanunları çiğniyor’
Gösteri ve Yürüyüş Kanunu’nun çok açık olduğunu belirten Demirel, “Aslında Ankara polisi müdahale ederek kanunları çiğniyor. Ve artık bu müdahaleyi öylesine rahat bir hale getirdi ki; insanlık onurunu zedeleyici davranışlarda bulunuyor. Acun Karadağ ve Nazan Bozkurt çoğu kez tacize uğradı ve suç duyurusunda bulundu. Ama bu belgelendiği için daha fazla ses getirdi. Şöyle bir detay da aktarayım, bir avukat şöyle demiş; ‘Keşke yüzünü gizleseydi onun da bir itibarı var.’ Bunlar erkek egemen zihniyetin kalıntıları. Böyle bir şey yok. İtibarsızlaştırılan biz değiliz onlar. Kadınlar kimliklerine sahip çıksın” diye konuştu.
‘Görevden alınmalı’
“Bir de başörtülü olma durumum var” diyen Demirel, AKP Hükümeti’nin politikalarını başörtüsü üzerinden yürüttüğünü ancak bu söyleminde de samimiyetsiz olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu: “Yıllarca ‘Dini hassasiyetlerimiz var. Başörtü hassasiyetimiz var. Bakın 28 Şubat’ta ne oluyordu? Size rahat bir yaşam sunmak istiyoruz’ gibi söylemlerde bulundular. Ben de başörtülü bir kadınım. O gün orada bir taciz yaşadım. Eğer samimiyseler bu polisin derhal görevden alınması ve tutuklanması lazım.” Cinsel tacizde bulunan polis hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını vurgulayan Demirel, “Eylemlere katılmaya devam edeceğim. Ayrıca Taciz için oluşturulan kamuoyu açlık grevleri için de oluşturulmalı. Avukatlar 25 gündür açlık grevinde” dedi.
Baro suç duyurusu yaptı
Ankara Barosu, Merve Demirel’in TAYAD eyleminde gözaltına alınırken polis tarafından cinsel saldırıya maruz bırkılmasıyla ilgili suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda, “Başlıca görevi kamunun güvenliğini sağlamak olan kolluk görevlisinin gözaltına alınmakta olan ve kendisini kesinlikle savunma imkanı olmayan bir vatandaşa karşı cinsel saldırıda bulunması kabul edilemez bir davranıştır. Olayda, şüpheli tarafından kamu görevinin verdiği nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle genç kıza cinsel saldırıda bulunulmuştur. Gerekli soruşturmanın yapılarak, şüpheli hakkında kamu davası açılmasına karar verilmesini arz ve talep ederiz” ifadeleri kullanıldı.