Adana Valiliği’nin Kürt Tiyatro Günleri’ni yasaklanmasına tepki gösteren Kürt tiyatro kurumları, dört şehirde ortak, ‘Moliere’in, Brecht’in oyunları Kürtçe oynanınca daha mı tehlikeli oluyor?’ açıklaması yaptı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Adana İl Örgütü, “Kültürel soykırım politikalarına karşı özgür sanatı büyüterek direniyoruz” şiarıyla, Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde 3 gün boyunca tiyatro sergilemek istedi. 10 Şubat’ta “Tartuffe”, 11 Şubat’ta “Tenê Êz” ve 13 Şubat’ta “Kozik” adlı tiyatroların gösterimi için Adana Valiliği’ne başvuru yapan HDP’lilere, valilikçe olumsuz yanıt verildi. Valiliğin verdiği yanıtta yasaklama gerekçesi şöyle belirtildi: “HDP Adana İl Örgütü tarafından 10 Şubat 2019 tarihinde ‘Tartuffe’, 11 Şubat 2019 tarihinde ‘Tene Ez’ ve 13 Şubat 2019 tarihinde ise ‘Kozik’ isimli tiyatro oyunlarının Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde saat 19.00’da sergilenmesi 5442 Sayılıİl İdaresi Kanununun 11’inci Maddesi’nin (C)fıkrası hükmü gereğince Valilik Makamının 04.02.2019 tarih ve 3810 sayılı oluru ile uygun görülmemiştir.”
Eş zamanlı açıklamalar
Kürt tiyatro kurumları, Valiliğin kararına karşı 4 ayrı kentte eş zamanlı basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamaları Adana’da Yaşar Kemal Kültür Merkezi,İstanbul’da Mezopotamya Kültür Merkezi’nde (MKM) Teatra Jiyana Nû, Diyarbakır’da Amed Şehir Tiyatrosu ve Van’da Tiyatro Mencel’de eş zamanlı olarak yapıldı. Amed Şehir Tiyatrosu tarafından yapılan açıklamada, “Biz bugün Adana’da Yaşar Kemal Sahnesi’nde Moliere’nin Tartuffe adlı oyununu sahneleyecektik. Şu anda sahnede olmamız gerekirken basın açıklaması yapmak zorundayız” denildi.
‘Örtülü sansür uygulanıyor’
Kürtçe Tiyatro Günleri’nin yasaklanmasının kabul edilemez olduğu kaydedilen açıklamada, “Adana Valiliği ‘il sınırları içinde huzur ve güvenliğin kişi dokunulmazlığının ve kamu esenliğinin sağlanması için tedbir almak üzere’ oyunlarımızın oynanmasını engellemiş. Hem de binlerce Kürdün yaşadığı bir kent olan Adana’da. Buna şaşırdık mı? Elbette hayır. Çünkü 2 yılı aşkın bir süredir zaten adı konulmamış bir yasaklama var. Örtülü bir sansür uygulanıyor Kürt tiyatrosuna. Hatta sadece Kürt tiyatrosuna değil tüm alternatif sanat üreticilerine karşı negatif bir tutum var. Kendinden olmayanı yaşatmama ve yok sayma eğilimi devam ediyor. KHK ile kapatılan İzmir Yenikapı Tiyatrosu oyuncularından Nazlı Masatçı’nın tutuklanmasına varana dek süren bir tutumdan söz ediyoruz” denildi.
‘Kürtçe olunca tehlikeli’
Açıklamada, sadece iktidarın ve emrinden çıkmayan valilerin değil, kendine muhalif diyen kimi yönetimlerin de söz konusu Kürtçe olunca yasak yoluna gittiği vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi: “Kendini muhalif olarak tanımlayan çevrelerin bile ölü taklidi yaptığı bir dönemden geçiyoruz.İstanbul’da CHP’li belediyeler salon vermiyor. Hangi tarihte olursa olsun ‘yasak’ demiyorlar ama bir şekilde bitmeyen mazeretleri var.İnsanların kendi dilinde ve kültüründe etkinlik düzenlemesi teşvik edilmesi gerekirken yasaklanıyor. Moliere’in, Brecht’in oyunları Kürtçe oynanınca daha mı tehlikeli oluyor? Yoksa etkinliği HDP düzenlediği için mi yasaklanıyor? Ve ne yazık ki bu sorularımız halen yanıt beklemeye devam ediyor.”
KÜLTÜR SERVİSİ