Bafra Cezaevi’nde süresiz- dönüşümsüz açlık grevinde olan Sinan Salhan’ın babası Süleyman Salhan, CPT olmak üzere uluslararası vicdan sahiplerinin harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Antep Cezaevi’ndeki Şaban Yener’in babası Nizamettin Yener ise “Hep birlikte sesimizi yükseltmeliyiz” çağrısında bulundu.
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle başlayan süresiz-dönüşümsüz açlık grevleri cezaevlerinde yayılarak devam ediyor. Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in başlattığı açlık eylem, farklı cezaevlerinde 281 tutuklunun katılımıyla sürüyor. Samsun Bafra T Tipi Kapalı Cezaevi’nde 8 Ocak’tan bu yana eylemde olan Sinan Salhan’ın babası Süleyman Salhan, oğlunun haklı eylemine başta Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi (CPT) olmak üzere uluslararası kurumlara sessiz kalmamaları yönünde çağrıda bulundu.
‘Herkes bu davayı anlamalıdır’
Erzincan’da üniversite öğrencisiyken “Örgüt üyeliği” iddiasıyla 2012 yılında tutuklanan Salhan, Erzurum H Tipi Kapalı Cezaevi’nin ardından Bafra T Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. Açlık grevini 27 gündür sürdüren Salhan’ın babası Süleyman Salhan, “Bu dava haklı bir davadır. Herkes bu davayı anlamalıdır. Bu kadar insanın öldüğü, bu kadar kanın döküldüğü yerde barış için, bu halk için açlık grevine girenlere destek verilmelidir. Bu yalnızca bizim oğlumuz değil herkesin oğludur. Biz halkız ve sayıca az değiliz. Bu halkın özgürlüğü için açlık grevine girerek canlarını feda edenlere halkında destek vermesi gerekir. Kürt halkı bu güzel ve anlamlı eyleme cevap vermelidir” dedi.
‘CPT talepleri dikkate alsın’
CPT gibi uluslararası kurum ve kuruluşlara da çağrıda bulunan Salhan, şunları dile getirdi: “Tecridin kaldırılması için herkes destek vermeli ve tecrit kaldırılmalıdır. İnsanlar bedenini ölüme tecrit kaldırsın diye yatırıyor. Kimse aç kalmak için bu direnişi gerçekleştirmiyor. CPT ve Avrupa’daki kurumlar cezaevlerinin sesini duysun, ona göre ellerini vicdanına koyarak bu tecride çözüm bulsunlar.”
‘Öcalan ile görüşülmeli’
Antep L Tipi Cezaevi’nde, açlık grevinde olan Şaban Yener’in babası Nizamettin Yener ise tecridin Öcalan şahsında tüm Kürt halkına uygulandığını söyleyerek, “Tabi ki Abdullah Öcalan önderdir. Kürt sorunu da ancak Öcalan ile çözüme kavuşur. Eğer Öcalan tecrit altındaysa, tüm Kürt halkı tecrit altındadır. Bunu herkes bilsin. Öcalan üzerinde tecrit kalktı mı, Kürt halkı üzerindeki tecrit de kaldırılmış olacak. Bu zulüm ve hakaret ortadan kalksın. Bu zulmü kimse kabul etmiyor. Kürt sorununun çözülebilmesi için Öcalan ile görüşülmesi gerekir. Bu sorunu ancak Öcalan çözebilir. Hükümet bu konuda adım atmalıdır” dedi.
‘Hep birlikte sesimizi yükseltmeliyiz’
Hükümetin adım atmaması durumunda, açlık grevlerinin daha da yaygınlaşabileceği uyarısında bulunan Yener, cezaevlerinde yaşanacak olası bir ölümden ise hükümetin sorumlu olacağının altını çizdi. Yener, “Şayet şehadet yaşanırsa bunun sorumlusu hükümettir. Çünkü, hükümet taleplere karşı herhangi bir adım atmıyor. Adım atmayan hükümet de elbette de yaşanacaklardan sorumludur. Tecride karşı Kürt halkı bir bütün olarak sesini yükseltmelidir. Eğer sesimiz yüksek çıkmazsa, şiddet ve zulüm de daha artacaktır. Hep birlikte sesimizi yükseltmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Kaynak: MA