DSM yöneticisi İlham Ehmed, Washington’da ABD Başkanı Trump ve kongre üyeleri ile görüştü. Trump, bazı konularda güvence verirken, ‘güvenli bölge’ konusunun ABD ve DSM tarafından netleştirileceği konuşuluyor
Washington son günlerde önemli bir konuğu ağırlıyor. Kuzey Suriye yönetimini oluşturan Demokratik Suriye Meclisi (DSM) temsilcilerinden İlham Ehmed, üst düzey görüşmeler gerçekleştiriyor. İlk önce Middle East Instititute’daki toplantıya katılan Ehmed, Ankara’nın kafasındaki ‘güvenli bölge’nin kendi kontrollerindeki alanda kabul edilemez olduğunu anlattı. ABD’nin çekilmeyi kendileri ve Türkiye ile koordineli yürütmek istediğini söyleyen Ehmed, Suriye’nin geleceği için Türkiye ile diyalog kurmak istediklerini vurguladı. Türkiye’nin kafasında 32 kilometrelik bir plan olduğunu ama buna karşı olduklarının altını çizen Ehmed, “Kimse bizimle bunu tartışmadı, sadece sınır güvenliğini sağlamayı tartıştık” dedi. Ehmed ardından önceki akşam ABD Başkanı Donald Trump’ın Washington’daki Trump Otel’de düzenlediği yemeğe katıldı. Etkinliğe iki hafta önce Ankara gelerek AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşen Senatör Lindsey Graham da katıldı. Ehmed’in Trump’la kısa bir sohbet gerçekleştirdiği, Trump’ın kendisine, “Kürtleri seviyorum. Merak etmeyin güvende olacaksınız. Güvenli bölge olacak” dediği yansıdı. Trump, Ehmed’i 5 Şubat’ta Kongre’de yapacağı ‘Birliğin Durumu’ (SOTU) konuşmasına da davet etti.
Senatörden önemli tasarı
Öte yandan Cumhuriyetçi Senatör John Kennedy, Trump’ın Suriye’den askerleri çekme kararına rağmen Kongre’ye Suriye ve Afganistan’dan siyasi çözüm ve diplomasi kullanmadan anı çekilmeyi zorlaştıracak bir yasa tasarısı sundu. Kennedy, ABD’nin Suriye’deki askeri operasyonel yetkilerine “Kürtleri korumak” ibaresini de ekleyen bir yasa tasarısı sunduğunu açıkladı. Bu tasarı ile Suriye’deki Kürtleri korumak için gerektiğinde kuvvet kullanma yetkisi verilecek.
Diplomasi hareketlendi
Suriye iç savaşı, 2019’un ilk günlerinde ABD’nin ‘çekiliyoruz’ ve ‘güvenli bölge oluşturacağız’ açıklamaları, İdlib’de yaşanan çatışmalar ile Rusya ve Türkiye arasında gündeme getirilen Adana Mutabakatı tartışmalarıyla farklı bir boyuta evrildi. Bu gelişmelerin arasında Türkiye, ABD ve Rusya arasında mekik dokuyarak Kuzey ve Doğu Suriye Bölgesi’ne girmenin zeminini kolluyor. ‘Güvenli bölge’den sonra şimdi de Adana Mutabakatı’na dönen Türkiye, her iki başlıkta da kaybetme olasılığını asgariye indirmeye çalışıyor. Ancak Türkiye’nin bu mutabakattan anladığı ile Suriye, İran ve Rusya’nın çıkardığı sonuçlar arasında dağlar kadar fark var. Suriye, 2011’den bu yana ülkelerindeki teröristleri silahlandırmak ve desteklemekle itham ettiği Türkiye ile bu mutabakatın yürütülmesinin imkansız olduğunu daha önce duyurmuştu. Rusya ise bunun ancak sınır güvenliği üzerinden kullanılması gerektiğine işaret ederek, Şam ile Ankara’nın yeniden temas kurması gerektiği dayatması yapıyor.
Partnerlerin durumu
Rusya’nın bu konuda Türkiye ile pazarlığa oturduğu, İran’ın dahil edilmediği görüşmenin nihai sonuca ulaşması için bir sonraki mekanın Moskova olarak belirlendiği ifade ediliyor. Mutabakat çerçevesinin ise Türkiye’nin hakimiyet sürdüğü Cerablus’tan İdlib’e kadar olan Fırat’ın batısı olduğu belirtiliyor. Rusya Devlet Başkanı Putin, Erdoğan’la görüşmesinden sonra “İranlı partnerlerimizi mutabık kılmalıyız” diyerek, İran’ı ikna edeceklerine yönelik mesaj verdi. Rusya’nın İran’ı ikna etmesi halinde ise, bir sonraki görüşmenin üçlü arasında şubatta gerçekleşmesi planlanıyor. Yine bu görüşmelerde Anayasa Komisyonu hazırlıkları ve İdlib bölgesinde bulunan grupların durumunun ne olacağına ilişkin netlik kazanması bekleniyor.
Rusya ve İran anlaşamıyor
ABD ile Rusya arasındaki anlaşmalar kapsamında, ABD’nin İran’ın etkisinin azaltılması şartıyla duruma sıcak baktığı ifade ediliyor. Ancak Rusya’nın bu konuda İran’ı ikna etme girişimlerinin sonuçsuz kaldığı hatta dayatma sonucu Hama’nın kuzeyi ile Lazkiye’nin kimi kırsal alanlarında Rusya ile İran’a bağlı güçler arasında yer yer çatışmaların yaşandığı gelen bilgiler arasında. İran bir yandan Halep ve İdlib çevresine önemli bir güç yığarken, aynı zamanda Rusya ile sıkı bir diplomasi trafiğine girdiği kaydedildi.
Rusya kapıları istiyor
Gündeme getirilen Adana Mutabakatı sonrası Esad’ı yeniden tanıma eğiliminde olan Erdoğan hükümetinin, bazı kaynaklar üzerinden diplomatik görüşmelere başladığı ifade ediliyor. Görüşmeler çerçevesinde, Türkiye’nin Suriye’den çıkmasının söylendiği aktarılıyor. Yine bu çerçevede Rusya’nın Erdoğan’dan Cerablus/ Karkamış ile Bab El Hewa/Cilvegözü sınır kapılarının denetimini istediği ifade ediliyor.
DIŞ HABERLER