Sincan Çocuk Kapalı Cezaevi’nde 6 çocuk ile 14 gardiyanın yaralandığı olay kamuoyundan saklanıyor. Çocuklarla görüştürülmeyen Ankara Barosu, ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunurken, İHD, Adalet Bakanlığı ve Cezaevi İdaresi nezdinde yaptıkları girişimlerin sonuçsuz kaldığını söyledi.
Ankara Sincan Çocuk Kapalı Cezaevi’nde 21 Aralık 2018 tarihinde akşam saatlerinde 6 çocuk ile 14 gardiyanın yaralandığı olay kamuoyundan gizleniyor. Olayların yaşanmasının ardından Ankara Barosu Cezaevi Sorunlarını İzleme Komisyonu ve Çocuk Hakları Merkezi üyesi avukatlar ile İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) mağdur çocuklarla yapmak istedikleri görüşme tüm girişimlere rağmen engelleniyor.
Bakanlık izin vermedi
İHD’nin Adalet Bakanlığı’na 27 Aralık tarihinde yaptığı başvuruya, 7 Ocak tarihinde 5275 sayılı Kanunun 85’inci maddesi ile Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmelik’in 26’ncı maddesine atıf yapılarak izin verilmedi.
Barodan suç duyurusu
Ankara Barosu’nun tüm girişimlerine rağmen mağdur çocuklarla görüştürülmemesi üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Baronun suç duyurusuna ilişkin internet sitelerinde yaptığı açıklamada şunlara dikkat çekildi: “Sincan Çocuk Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda 21.12.2018 günü başlangıcı ve nedeni tam olarak bilinmeyen olaylarda hükümlü çocukların ceza infaz memurlarının yaralandığı bilgisinin alınması üzerine Baromuz Cezaevi Komisyonu ve Çocuk Hakları Merkezi’nden görevli avukatlar bilgi almak için cezaevine gittiklerinde cezaevine alınmayarak kapıda bekletilmiş, 22.12.2018 günü çocuklarla tekrar görüşmeye gittiklerinde cezaevi yönetimi tarafından çocuklarla görüşmeleri engellenmiştir.
Olay taze iken gerekli işlemlerin ve tespitlerin yapılması, çocukların haklarının korunabilmesi için cezaevine giden meslektaşlarımızın görevlerini yapmalarına engel olan kurum müdürü ve ilgili ceza infaz koruma memurları hakkında görevi kötüye kullanma suçundan suç duyurusunda bulunulmuştur.”
‘Gardiyanlardan çocuklara kötü muamele’
Baro tarafından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan başvuruda, olay sonrasında diğer çocuklarla yapılan görüşmeye yer verilirken, çocukların anlatımlarından gardiyanların çocuklara kötü muamelede bulunulduğuna dikkat çekildi. Başvuruda, “Olayın C-6 koğuşunda olduğu, duydukları kadarıyla aynı koğuşta kalan iki kardeşten birine 5 günlük hücre cezası verildiği, bu çocuğu vermemek için infaz koruma memurları ile tartıştıkları için olayların başladığı, ancak disiplin cezası alan çocuk alındıktan sonra olaylar dinince aynı koğuşta kalan çocukların tekrar saldırıya uğradığı” diye belirtildi.
‘Görüşme ısrarla engelleniyor’
Başvuruda, çocuklarla görüşmelerinin “mahkumların çocuk olduğu, velayet altında oldukları, çocukların vasilerinden yazılı onay veya Adalet Bakanlığı Ceza Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nden izin alınmadan görüşülmeyecekleri” diyerek engellendiğine dikkat çekildi.
‘Ne savcı ne müdür bilgi paylaşmadı’
İHD Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi avukat Nilay Nayman konuya ilşkin şunları söyledi: “Alıkonulmanın doğasından kaynaklanan sınırlamalar dışında, tutuklu ve hükümlünün haklarında başkaca sınırlamaların ortaya çıkmaması gerekir. İHD olarak Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmelik’in 26’ncı Maddesi gereği Sincan Çocuk Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nu ziyaret etmek istedik. Çünkü 21 Aralık 2018 tarihinde akşam saatlerinde Sincan Kapalı Çocuk Cezaevinde sebebi ve niteliği tam olarak tarafımızdan bilinmeyen olaylar sonrasında çocuk mahpus ve infaz koruma memurlarının yaralandığı bilgisi basında yer aldı. Ankara Barosu’nun Çocuk Hakları Merkezi ile Cezaevi Sorunlarını İzleme Komisyonu üyeleri meslektaşlarımız aynı gün cezaevine gitmesine rağmen nizamiyeden içeriye alınmadılar. Daha sonra görüşülebilen 4 çocuk ise olaylar içerisinde yer almadıkları için bilgi sahibi değildi. Ne cezaevi idaresi ne de savcılık o gün yaralanan veya hakkında işlem yapılan çocukların ismini bizimle paylaştı. İHD olarak rapor yayınladık ve bu raporumuzu Adalet Bakanlığı’na derhal göndererek heyet görüşmemize izin verilmesini talep ettik”
‘Müdür görüşmeye gelmedi’
Olaydan bir hafta sonra mağdur olan çocukların isimlerine kendi çabalarıyla ulaştıkları bilgisini de paylaşan Nayman, şöyle devam etti: “Ankara Barosu’nun komisyonlarıyla birlikte iki kez ziyarete gidildi. Bunlardan birinde Cezaevi Sorunlarını İzleme Komisyonu üyesi olarak bizzat ben de bulundum. Ancak kayıt işlemleri tamamlanıp avukat görüş odasına kadar alınmamıza rağmen yaklaşık iki saat odada bekletildik ve görüştürülmedik. Müdürle görüşme talebimiz de reddedildi. İki saatin ardından saatin 17:00’yi bulmasıyla beraber infaz koruma memurları çocukların hükümlü olduğunu ve vekaletnamemiz ile vasi onayımız olmadığı için görüştürülmeyeceğimizi belirterek cezaevinden çıkmamızı istedi.”
‘Görüş hakları engelleniyor’
Yapılanların hukuksuzluk olduğunu belirten Nayman, “Oysa hükümlü de olsalar vekaletnamesiz 3 kez görüş hakkı vardır. Hükümlülerin çocuk olması bu hakkı engellemez. İlk defa böyle bir uygulamayla karşılaştık. Bu görüş hakkı bize kullandırılmadı. Ankara Barosu’nun görevlendirme yazısı da maalesef dikkate alınmadı” dedi.
‘Mevzuata aykırı davranan cezaevi neyin peşinde’
Ankara Barosu’nun avukat görüşündeki kısıtlamaya dair Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvurulması için de dilekçe hazırladıklarını dile getiren Nayman, başvuruların reddedilmesinden kaynaklı endişelerinin daha da arttığını belirtti. Nayman, şunları söyledi: “Biz hak savunucuları olarak hakikatin peşindeyiz fakat cezaevi idaresi mevzuata aykırı işlem yaparak neyin peşinde anlamış değiliz. Bu sürecin hukuki olarak takipçisi olacağız.”
Kaynak: MA / Berivan Altan