Afrin’den Şehba’ya aileleriyle birlikte göç etmek zorunda kalan çocuklar, yaşam mücadelesi veriyor. Doğdukları topraklara dönme duygusunu canlı tutan çocuklar, özlemlerini, ‘Her bitki kendi toprağında yeşerir’ diyerek paylaşıyor
TSK ve ona bağlı grupların Afrin’e dönük operasyonunun üzerinden 1 yıl geçerken, göç etmek zorunda kalan yurttaşlar kamplarda yaşam mücadelesi veriyor. Göçün en büyük mağdurları yine çocuklar oldu. Aileleri ile birlikte Şehba’ya göç etmek zorunda bırakılan çocukların üzerinde oyun oynadıkları ve hayaller kurdukları topraklarından alıkonulmanın hüznünü yaşıyor. Şehba’daki Serdem Kampı’nda kalan çocuklar Jinnews’ten Sozda Oremar’a özlemlerini ve yaşadıklarını anlattı. Kampta yaşam mücadelesi veren Mezyet Mervan (10), “Saldırılarda o kadar çocuk katledildi, onların ne suçu vardı? Uçak, tank ve topları, ev ve okullarımızı yıktı. Okullarımızı çok sevdiğimiz için Şehba’da kendi anadilimizi okuyoruz. Okullarımız var, burada da okuyoruz. Güzel olan her şeyi öğreniyoruz bu da bizi mutlu ediyor. Biz tekrar Efrînimize döneceğiz. Yıkılan ev ve okullarımızı yeniden yapıp eskisi gibi özgürce yaşayacağız. Efrîn bizimdir hiç kimse boş hayal kurmasın” dedi.
‘Geri döneceğiz’
Afrin’deyken çok mutlu olduğunu anlatan Sediqe Hesen (9), “Saldırılardan dolayı Şehba’ya yerleştik. Burada Efrîn’de olduğu gibi direniyoruz. Bir daha Efrîn’imize gideceğiz. Okullarımızda okuyup sınavlara gireceğiz. Her bitki kendi toprağında yeşerir, biz de Efrînli çocuklarız. Efrîn’de büyüyüp kendi toprağımızda yaşayacağız” diye konuştu.
Dönme umutları canlı
Afrin’den sağ kurtulmalarının büyük şans olduğunu anlatan Mihemed Şêxo (11), “Burada okulumuzu açtık ve ana dilimizi okuyoruz. Nereye gidersek gidelim kendi anadilimize bağlıyız. Efrin bizimdir. Toprağımız olmadan yaşayamayız ki” diye vurguladı. Saldırların ardından arkadaşlarının yaşamını yitirme anına tanıklık ettiğini ifade eden Nigar Hisên (9), bir gün Afrin’e dönme umudunun hep olduğunu belirtti. Çadırda yaşamın zorluklarını anlatan Mihemed Salah (10) da, Afrin’e dönme umudunu canlı tutuyor. Tanıklık ettiği acıyı paylaşan Salah, “Küçük arkadaşlarımızı katlettiler. Okullarımız güzeldi. Uçaklar gelip okullarımızı da yıktı. Su giriyor. Efrîn’imize gitmek istiyoruz” diye kaydetti. Diljin Cebo (11), “Efrîn’imizi harap ettiler. Köyümüzü talan ettiler, uçaklarla köyümüzü vurdular. Birgün elbette döneceğiz. Efrîn küçük çocukların yüreğinde şirindir. Biz Efrîn’den hiç çıkmadık ki ruhumuz hep orda. Orada gözlerimizi açtık. Efrîn onlara kalmayacak” dedi.
ŞEHBA