Garzan Mezarlığı’ndan çıkartılan çocuklarının cenazelerini almak için bir yılı aşkın süredir bekleyen 3 aile daha Bitlis Savcılığı’na başvurdu. Aileler, verdikleri tek mücadelenin çocuklarının kemiklerini almak olduğunu söyledi
Bitlis merkeze bağlı Yukarı Ölek köyü kırsalında, farklı tarihlerde yaşamını yitiren 267 PKK’linin mezarının bulunduğu Garzan Mezarlığı, 22 Aralık 2017’de ilan edilen sokağa çıkma yasağının ardından yıkılmış ve cenazeler savcılık talimatıyla yerlerinden çıkarılıp İstanbul Adli Tıp Kurumu’na (ATK) götürülmüştü. Kendilerine haber verilmeden ATK’ye götürülen cenazeleri almak için mücadeleye başlayan ailelerin Bitlis Savcılığı’na başvuruları devam ediyor. Başvuruyla birlikte kan örnekleri de veren ailelerden sadece ikisi çocuklarının cenazelerini alabildi. Mezarlığın yıkılıp cenazelerin çıkarılmasına tepki gösteren aileler, başvurularının bir an önce sonuçlanıp çocuklarının cenazesini verilmesini istedi. Cenazeleri almak için başvuruda bulunan Mecbure Elma, kızı Nadire Elma’nın 1993’de PKK’ye katıldığını orada 6 yıl kaldıktan sonra yaşamını yitirdiğini duyduklarını belirterek, 4 yıl önce cenazenin Garzan’daki mezarlığa defnedildiğini ifade etti. İstanbul’da oturduklarını ve bölgeye geldikçe mezarı ziyaret ettiklerini dile getiren Elma, kızının mezar taşının olduğunu, üzerinde kimliğinin olduğunu da sözlerine ekleyerek, “Bir yıldan fazladır, cenazeleri yerlerinden çıkarmışlar. Cenazelerimizi istiyoruz. Mücadelemiz çocuklarımızın kemiğini almak içindir” dedi.
‘Ölülerden ne isteniyor!’
Kasım Tok da çocuğunun kemiklerini gözleyen babalardan sadece biri. Oğlu Nazım’ın 1991 yılında PKK’ye katıldığını belirten baba Tok, “1994 yılına kadar oğlumdan haber alıyordum. O yıl cezaevine düştükten sonra haber alamadım. Cezaevinden çıktıktan sonra köylerimiz yakıldığı için İstanbul’a göç etmek zorunda kaldık. Daha sonra yaşamını yitirdiğini duyduk” ifadelerini kullandı. 1994’te yaşanan bir çatışmada oğlunun da aralarında bulunduğu bir grup PKK’linin yaşamını yitirdiği bilgisini aldıklarını, yerini 2013 yılında başlayan barış sürecinde teyit edebildiklerini belirten baba Tok, ardından da cenazelerin Garzan Mezarlığı’na defnedildiğini söyledi. Tok, “Garzan Mezarlığı yıkılarak cenazeler toplanıp götürülmüş. Bu hiçbir dine ve vicdana sığmaz. Ölülerden ne isteniliyor. İstanbul’dan gelip kan örneği verdik. Cenazelerin bir an önce verilmesini istiyoruz” dedi. Kızı Özlem Yılmaz’ın 1994 yılında PKK’ye katıldığını kaydeden baba Şemsettin Yılmaz ise, kızının yaşamını yitirdiğini ve Garzan Mezarlığı’na defnedildiğini duyduklarını belirterek, kızının cenazesini verilmesini istedi.
BİTLİS/MA