Türkiye genelinde eylemler düzenleyen KESK, enflasyon rakamlarının gerçeği yansıtmadığını belirterek “Enflasyon farkı ek zam değildir. Ek zam istiyoruz” dedi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) birçok kentte “Enflasyon farkı ek zam değildir. Ek zam istiyoruz” şiarıyla eylem düzenledi. Emekçiler, enflasyon rakamlarının TÜİK tarafından çarpıtıldığını belirterek maaş bordrolarını yaktı.
Adana
KESK Adana Şubeler Platformu, şiarıyla Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Adana Şubesi’nde açıklama yaptı. Toplantıda konuşan KESK Adana Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü İrfan Doğan,Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK), Türkiye’de hayat pahalılığının, döviz kurunun ve faizlerin rekor üstüne rekor kırdığı bir ortamda enflasyonun düştüğünü iddia ettiğini söyledi. Emekçilerin temel tüketim ve ihtiyaç maddelerinde yaşanan gerçek enflasyon en az yüzde 50 civarında olmasına rağmen ne yapıp edip resmi enflasyonu yüzde 20,3’te tutmayı başardığına dikkat çeken Doğan, böylelikle krizin faturasının emekçilerin sırtına yüklendiğini dile getirdi.
Doğan, KESK’e bağlı sendikalar olarak insanca yaşama yetecek bir ücret, güvenceli çalışma, güvenli bir gelecek mücadeleyi sürdüreceklerini ifade etti.
Kamu emekçilerinin talepleri ise şöyle sıralandı:
“* Yaşanan gerçek enflasyon bir yana, Yeni Ekonomi Programı’nın 2019 yılı enflasyon hedefi olan yüzde 15,9 karşısında bile yüzde 4 + yüzde 5 artış oranı ile hükmünü çoktan yitiren 2017 tarihli toplu sözleşme derhal yenilemelidir.
* Maaşlarımızda hedeflenen enflasyon oranında değil, yaşanan gerçek enflasyon oranında, satın alma gücümüzdeki azalma ve ekonomik büyüme oranları dikkate alınarak artış yapılmalıdır.
* Elektrik, doğalgaz, su, akaryakıt, ekmek, toplu taşıma gibi temel ihtiyaçlara yapılan zamlar tamamen geri alınmalı, temel tüketim ürünlerine hiçbir şekilde zam yapılmamalıdır.
* Tüm yükü emekçilerin sırtına yıkan vergi adaletsizliğine ve vergi dilimi soygununa son verilmelidir.
* Toplumsal yararı, vergide ve gelir dağılımında adaleti sağlayan, toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı, emekten yana, katılımcı – şeffaf – hesap verebilir demokratik bir bütçe hayata geçirilmelidir.
* OHAL KHK’leri ile herhangi bir hukuki delil ve mahkeme kararı olmadan işinden ekmeğinden edilen tüm kamu emekçileri işine iade edilmelidir.Kamu emekçilerinin iş güvencesini ortadan kaldırmayı hedefleyen her türlü güvencesiz istihdam tipine ve esnek çalışma, performans gibi güvencesiz istihdam uygulamasına son verilmelidir.
* Kariyer ve liyakati yok edip torpilin kapısını sonuna kadar açan mülakat, sözlü sınav ve güvenlik araştırması-arşiv kaydına son verilmeli, herkese güvenceli iş ve güvenli gelecek sağlanmalıdır.
* Tüm kamu emekçilerini kapsayan, adil bir ek gösterge sistemi hayata geçirilmelidir.”
Diyarbakır
KESK Diyarbakır Şubeler Platformu da, aynı taleple Diyarbakır Defterdarlığı önünde basın açıklaması yaptı. “Yoksulluk, savaş ve rant bütçesi değil emekçiye bütçe, ek zam istiyoruz” pankartının açıldığı eylemde konuşan KESK Dönem Eşsözcüsü Süphi İzol, enflasyon rakamlarının gerçeği yansıtmadığını söyledi.
TÜİK’in rakamlarının gerçeği yansıtmadığını dile getiren İzol,“Çarşıda pazarda fiyatlar sürekli artarken resmi enflasyonunun sürekli düşmesi mümkün değildir. Buna rağmen TÜİK Türkiye’de hayat pahalılığın, döviz kurunun, faizlerin rekor üstüne rekor kırdığı bir ortamda enflasyonun düştüğünü iddia etmiş. Emekçilerin temel ihtiyaç malzemelerinde yaşanan enflasyon ise yüzde 50 civarındadır. İçinde bulunduğumuz ekonomik kriz döneminde emekçilere kaşıkla verilen enflasyon farkı ve maaş zammı cebimize girmeden vergiye gidecektir” ifadesinde bulundu.
İzol, maaşların ek zam yapılması gerektiğini ifade etti. Emekçilerin taleplerinin sıralandığı açıklamanın ardından bordro yakma eylemi yapıldı.
Van
KESK Van Şubeler Platformu da şube binasında basın açıklaması yaptı. KESK Van Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü İbrahim Çelik, dünyanın neresinde olursa olsun çarşıda, pazarda fiyatların sürekli artış gösterdiğini; resmi enflasyon rakamlarının ise sürekli düşmesinin mümkün olmadığını söyledi. TÜİK’in Türkiye’de hayat pahalılığının, döviz kurunun, faizlerin rekor üstüne rekor kırdığı bir ortamda enflasyonun düştüğünü iddia ettiğini söyleyen Çelik, emekçilerin temel tüketim ve ihtiyaç maddelerinde yaşanan gerçek enflasyonun en az yüzde 50 civarında olmasına rağmen ne yapıp edip resmi enflasyonu yüzde 20,3’te tutmayı başardığını dile getirdi.
Ülkeyi yönetenlerin asıl hedefinin enflasyonu düşürmek değil, enflasyonu düşük göstererek çalışanların maaşlarını, ücretlerini baskılamak olduğunu ifade ettiklerini belirten Çelik, ek zam istediklerini söyledi.
HABER MERKEZİ