ESP Bölge Örgütü, açlık grevi eyleminin 69’uncu güne giren Leyla Güven’in eylemine dikkat çekerek, İmralı’daki tecridin kaldırılmasını istedi. HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede ve SES Hakkari Şubesi eski başkanı Musa Bor da taleplerin karşılanması çağrısında bulundu.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Bölge Örgütü yaptığı yazılı açıklama ile PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle 69 gündür açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven’e destek verdi.
12 Ocak’ta Öcalan ile yapılan görüşmeye işaret edilen açıklamada, Güven’in açlık grevinin sonuç vermeye başladığı belirtildi.
‘Hedef tepkileri yumuşatmak’
7 yıldır avukatlarıyla görüştürülmeyen, 2.5 yıldır da hiç haber alınamayan Öcalan ile kısa da olsa görüşmenin sağlanmış olmasının halkta sevinçle karşılandığı belirtilen açıklamada, “Ancak bu görüşmenin tecridin kalktığı anlamına gelmediği, bilakis diktatörlüğün yerel seçimler öncesi gelişen tepkileri yumuşatmak için böylesi bir adım attığı görülmektedir. Kürt özgürlük hareketinin kurumları, tutsakların temsilcileri ve nihayetinde vekilimiz Leyla Güven oyalama taktiklerine taviz vermeyeceklerini açıkladılar. Öcalan’ın bir lider olarak avukatları ve siyasi heyetlerle görüşebilmesinin yolunun açılması gerektiğini ifade ettiler” denildi.
‘Güven haklıdır, tecrit kalkmalıdır’
İmralı’daki mutlak tecridin kaldırılması, Öcalan’ın sağlık, hukuk ve politik haklarının güvenceye alınmasının talep edildiği açıklamada, “Sosyalist yurtseverler dün olduğu gibi bugün de, birleşik mücadele ruhuyla ‘Leyla Güven haklıdır, tecrit kalkmalıdır’ şiarının taşıyıcısı olacaktır” diye kaydedildi.
‘Güven halkın talebine ses oldu’
Leyla Güven’in halkın talebine ses vermek için bedenini açlığa yatırdığını ifade eden HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, Güven ve diğer cezaevlerindeki tutukluların yaşam hakkının korunması için taleplerin kabul edilmesini istedi.
‘Halkın talebi’
HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, Mezopotmya Ajansı’na (MA) yaptığı açıklamada Leyla Güven’in kendisine yönelik hiçbir talebinin olmadığını ve halkın talebine ses olduğunu belirtti. Güven’in sağlık durumunun kritik aşamaya geldiğine dikkat çeken Dede, “Sayın Öcalan’ın üzerindeki tecrit, tüm halka uygulana bir tecrittir. Zamanla bunu daha net görmeye başladık. Şimdi orada başlayan tecrit başka cezaevlerine yayıldı. Cezaevlerinde başlayan tecritler toplumun tüm kesimine yayıldı. Bugün hukukçular bile ses çıkaramıyor” dedi.
Tecridin kaldırılması için Leyla Güven’in bedenini ölüme yatırdığını söyleyen Dede,bu talebin yalnızca siyasi değil aynı zamanda insani olduğunu söyledi. Dede, “Sayın Öcalan’ın üzerindeki tecrit Kürtlerin kazanımlarıyla başladı. Toplumu tekrar yok etmek için bu tecrit başlatıldı. Buna karşı açlık grevine başlayan vekilimizin talepleri göz önünde bulundurulmalıdır” ifadesinde bulundu.
‘Ölümler olmadan adım atın’
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Hakkari Şube eski başkanı Musa Bor da yaşam hakkının kutsal olduğunu ve bu konuda Leyla Güven’in yaşam hakkının korunması gerektiğini söyledi. Güven’in eyleminin kritik aşamaya ulaştığını söyleyen Bor,“60 günden sonra insanlarda beden bütünlüğü bozulmaya başlıyor. Bu durumda insan hakları savunucuları ve sağlık kuruluşları olarak talebimiz çok nettir. Bizler daha önce genel merkezde bu durumun derhal son bulması hakkında açıklamalarda bulunmuştuk. İnsan hakları savunucuların bu konuya daha çok dikkat çekmesi, ilimiz milletvekili olan Leyla Güven’in durumunun bir an önce masaya yatırılması ve derhal konu hakkında görüşülmesini talep ediyoruz” dedi.
Leyla Güven’in şahsında cezaevlerinde yüzlerce kişinin greve girdiğini hatırlatan Bor, sağlık emekçileri olarak insan hayatını önemsediklerini ve cezaevlerindeki ölümlerin önüne geçilmesi için adım atılması gerektiğini ifade etti.