Ayhan Bilgen, hem solun hem de İslam’ın kendi içindeki kavram tartışmalarını tüketmediğini ifade ederek, “İslam ve Sol’un bir araya gelmesi için kimsenin kimseye kavram dayatması yapmaması lazım” dedi.
Antikapitalist Müslümanlar’ın, düzenlediği, 1’inci İslam ve Sol Çalıştayı gerçekleşti. Çalıştay’da konuşmacı olarak Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Başkanlar Kurulu Üyesi Alper Taş, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Ayhan Bilgen, Atılım Gazetesi Yayın Yönetmeni Deniz Bakır, Saadet Partisi (SP) Genel İdare Kurulu (GİK) Üyesi Muammer Bilgiç, İYİ Parti kurucularından Ayşe Sucu, siyasetçi Bülent Parmaksız, AKP kurucularından Fatma Bostan Ünsal, Devrimci Gençlik (Dev-Genç) kurucularından Sarp Kuray ve aktivist Veli Saçılık yer aldı.
‘Sol ve İslam neden bir araya gelmeli?’
HDP Milletvekili Ayhan Bilgen, “Sol ve İslam kavramını hangi ihtiyaç bir araya getirir?” sorusunun öncelikle sorulması gerektiğini ifade ederek, “Soruyu doğru yerden sormazsak çözüm diye önümüze koyduğumuz şey, yeni hayal kırıklıklarını beraberinde getirir. Eğer sadece hedef, ‘iktidar imkanlarına kavuşmak, iktidar imkanlarını kendi yakınlarımızı korumak için kullanmanın bir yolunu bulmak’ ise solda iktidar olabilir kendine göre” dedi. Bilgen sözlerini şu şekilde sürdürdü: “İslam iktidar olunca bütün sorunlar çözülecek’ diye böyle bir dönüm noktası yok. Ya da ‘devrim gerçekleşince bütün sorunlar çözülecek’ diye bir şey de yok. Ama bu öteleyen tarzın kendisi aslında bugünü sorgulamayan, dünün pratiğinin öz eleştirisini yapmak istemeyen herkese ‘Bekleyin kadın hakları sorunu çözülecek. Ne zaman? Sosyalizm başarılı olunca. Bekleyin toplumsal yozlaşma çözülecek. Ne zaman? Müslümanlar iktidar olunca.’ Olmuyor ama. Tam tersi oluyor. Bakın işte pratiğe. 18 yılda fuhuş ve çocuk istismarıyla ilgili rakamlara baktığınızda anlıyorsunuz ki muhafazakarlığın bütün iddiaları iflas etmiştir. Diğer her şeyi bıraktık. Muhafazakarlık insanlara daha çok yol mu yapmayı mı vadetmekti? Başarı diye sayılan şey bundan ibaret. Ama toplumsal çürümeyle ilgili iddiasının bir karşılığı yok. Ortadoğu’ya baktığınızda da aynı pratiği görüyorsunuz” diye konuştu.
‘Kavramlara yüklediğiniz anlamları tartışmak zorundasınız’
Bu kötü sınavdan hareketle aslında dönüp “İnsanlığın sorunu ne? Dünya nasıl bir krizle karşı karşıya? Ve biz kendi durduğumuz yerden kendimizi sol mu İslam mı görüyoruz?” sorularını sormak gerektiğini ifade eden Bilgen “Başka kavramlar da olabilir. Hangi kavramı kullanıyor olursanız olun. Bizim eteğimizde ki taştan bu derde, bu insanlığın bunalımına nasıl bir reçete çıkar? Bu reçeteyi nasıl hazırlarız ve çözeriz? Bence böyle bir yerden bakmak lazım. Yoksa kavramlardan çıkarak buluşmak iletişimi zorlaştırır. Kavramlara yüklediğiniz anlamları tartışmak zorundasınız” ifadelerini kullandı.
‘Sol ve İslam’ın içindeki kavram tartışmaları tüketilmemiş’
Bilgen, “Solun içindeki kavram tartışmaları tüketilememiş. İslam’ın içindeki tartışmalar da tüketilememiş. İki tane kargaşayı bir araya getireceksiniz. Buradan kavramlarda ortak anlamlandırma çıkaracaksınız. Bu, neredeyse ipe un sermektir. İmkansızı zorlamaktır. Öncelikle, sorunun analizini ortaya koymak gerekiyor. Daha sonra da nasıl bir dil kuracağımız konusunda kimse diğerine kavram dayatması yapmadan birlikte çözüm aramalı” şeklinde konuştu.
Kaynak: MA