‘İmar Barışı’ olarak açıklanan düzenlemeye tepki gösteren Doç. Dr. Gül Köksal, ‘Ortak değerler ve yaşam alanlarımız aleyhine bir düzenleme’ dedi
Gülcan Kılagöz/İstanbul
Hükümetin ‘İmar Barışı’ ismiyle yayınladığı yönetmenliğin ismine dikkat çeken Mimar-koruma uzmanı Doç. Dr. T. Gül Köksal, imar affının, ‘imar barışı’ olarak nitelendirildiğini söyledi. Ruhsatsız yapıların artık kayıtlı olmasını sağlayacağını kaydeden Köksal, “Başbakan’ın açıklamalarına göre Çevre Şehircilik Bakanlığı kayıt belgesi yapılan binaların tespitini yapacak. Yani öncelik yapının imar koşullarına uygunluğunun sağlanması değil, kentsel dönüşüme kolaylık sağlayacak şekilde belgelenmesi. Bu belgenin alınması için vatandaş tarafından bir bedel ödenecek” diye konuştu. Ekonomik sıkıntı çeken inşaat sektörü için de yurttaşın cebinden para toplanacağını dile getiren Köksal, “Bireylere yönelik bir çözüm gibi sunulmakla birlikte, orta-uzun vadede tam da aksine bir durum söz konusu. Ancak öncekilerden çok daha vatandaş, toplum, ortak değerler ve yaşam alanlarımız aleyhine bir düzenleme” dedi.
İzinsiz yapılar affedilecek
Yönetmenliğin getireceği tehlikeye işaret eden Köksal, “Yurttaşın lehine bir çözümmüş gibi sunulan bu yönetmeliğin toplumsal olarak en ciddi sorunu da tarım alanları, meralar, doğal, arkeolojik, kentsel sit alanları ve ormanlar da dahil olmak üzere yapılmış olan inşaatlar, ruhsatsız ve ruhsata aykırı tüm yapılar affedilecek. Dolayısı ile izinsiz, yasalara aykırı bir şekilde imara açılmış, bir suç işlenmiş yerlere herhangi bir cezai yaptırım uygulanmayacağı gibi, buraların imar koşullarının değişmesi de sağlanabilecek” dedi.
Hükümetin planı oy
Hükümetin düzenlemesinden beklentisini de değerlendiren Köksal, “Seçim arifesinde yurttaşı yanıltarak oy kazanma niyetinin yanı sıra, imara açılmaması gereken koruma altındaki alanların imara açılmasına zemin tanımak, daha önce yapılmış uygulamaların önündeki yasal engelleri kaldırmak ve bir suç olmaktan çıkarmak gibi beklentileri olduğuna işaret edebiliriz” diye konuştu.
Suç olmaktan çıkarıldı
Şu ana dek imar aflarının hiçbirinin nitelikli yapısal çevrelerin oluşması için bir imkan yaratmadığını belirten Köksal, “Yaratsaydı 2018 yılında hâlâ bu sorunlardan söz etmezdik. Düzenleme ile bugüne dek koruna gelmiş alanlar geri dönüşümsüz olarak tahrip edilebilecek” dedi. Kıyılar, ormanlık alanlar, meralar üzerine yapılan ticari işletmeler, oteller, enerji santralleri, villalar ve diğer sanayi kuruluşlarının bu yolla yasallaştığını söyleyen Köksal, “Ve dahası bir suç olarak ceza almalarının önüne geçilmiş olacak” vurgusu yaptı.
Bütçe hesabı
Yandaş basında ‘imar barışının’ yurttaşın yararına gösterilmeye çalışıldığını söyleyen Köksal, “Beklendiği biçimde bir başvuru olursa, şu an müthiş bir ekonomik krizde olan hükümetin ciddi bir maddi kazanımı olacak ki bu kazanım da çoğu yerde sıkıntıya uğramış kentsel dönüşüm uygulamaları için bütçe olacak” dedi.
Yasalarla delindi
Usulsüz yapıların çevresindeki alanların da yapılaşmaya açılacağını söyleyen Köksal şöyle konuştu: “Yasaları delecek torba yasalar icat edildi. Bunlar da yetmedi, daha hızlı ve hiçbir engel tanımaksızın inşaat yapmak için iktidar ve sermaye birikimi lehine imar barışı gibi yeni düzenlemelere gidiliyor.”
Cazip gibi ama değil
Hükümetin seçim arifesinde neden böyle bir düzenlemeye ihtiyaç duyduğunu değerlendiren Köksal, “Bir seçim vaadi olarak, hele de arka planı bilinmediğinde veya geçmiş deneyimler dikkate alınmadığında vatandaşlar için cazip bir şey gibi gözükebilir ama değil” dedi.
Düzenleme neyi kapsıyor?
Yönetmelik önceki gün yürürlüğe girdi. 13 milyon yapıyı etkileyecek. İlk olarak yapı kayıt formu dolduracak. İşlemler, e-devlet üzerinden yapılacak. Ödenecek miktar için emlak vergi değeri ve yapının değerleri toplanıp yüzde 3’ü alınacak.