Kapitalizm kendi varlığını sürdürülebilir kılmaya çare ararken, doğal yaşamı adeta yok ediyor. Dünyanın 500 yıllık enerjisini karşılayabileceği iddia edilen nadir element üretimine Türkiye’de de hazırlık yapılıyor
Japonya’da keşfedilen bir maden dünyanın enerji ihtiyacını yüzyıllar boyunca karşılayabilecek bazı elementler içerdiği belirtildi. Bu madenin dünya genelindeki enerji ihtiyacını en az 500 yıl karşılayabileceği söyleniyor. Teknolojik cihazlar hayatımızın vazgeçilmez parçaları haline gelerek yaygınlaşırken tüketilen doğal kaynaklar çok fazla kullanılmaya başlandı. Kapitalist üretimler artıkça tüketilen doğal kaynaklarda aynı oranda artıyor. Bu üretim sürecini kesintisiz sürdürmek isteyen kapitalist dünyanın enerji ihtiyacı artarken doğal yaşam üzerindeki baskı da aynı boyutta büyümeye devam ediyor.
Yaşam zehirlenir
Bir ton nadir toprak metalinin üretimi tipik olarak 2 bin ton toksik atık üretir, çünkü cevher genellikle radyoaktif madde ile bağlıdır. Çoğunlukla bu nadir element madenciliği üretim yapılan alanı çevreleyen tarım arazileri zehirlenir ve kasabalar yaşanmaz atık alanlarına dönüşür. Çin’de nadir elementlerin çıkarılma ve işlenme sürecinde ortaya çıkan çevresel sorunlar sonucu üretim azaltılmak zorunda kalınmış ve bunun sonucu bu madenin ihracatında yüzde 9,3’lük bir düşüş yaşanırken nadir element fiyatları dünyada yüze katlandı. Bu durumu fırsat sayan Türkiye gibi ülkelerde benzer üretimlere hazırlanmakta.
Siyanürlü altından beter
Japonya’da yapıldığı iddia edilen keşifle, Batı Pasifik Okyanusu’ndaki deniz tabanının altına gizlenmiş 16 milyon tonluk nadir toprak elementinin birikmiş olduğu belirtiliyor. Nadir elementler okyanusun 6 bin metre derinliğinde gömülü. Yalnızca 1 bin ton nadir element madeni üretmek için bir milyon tondan fazla toprağın işlenmesi gerekmektedir. Altın madenciliğinde kullanılan siyanürle ayrıştırma işleminde ortaya çıkan zehirli atıkları kat be kat aşan miktarda toksit madde ortaya çıkarken yine altın madenciliğinde milyonlarca metre küp toprağın işlenmesine benzer bir süreç gerektirmektedir.
Nükleere yeni süslü kapı
Nadir toprak elementinin başlıca kullanım alanları; Nükleer alanda kontrol çubukları, yanabilir zehirler, radyoaktif güç kaynağı, elektronik sektörü, bilgisayar donanımı, elektronik hafızalar, dedektör imalatı, demir çelik, alaşımlar, cam, seramik, aydınlatma, kimya ve mücevher gibi işlemlerde kullanılmaktadır. Türkiye’de nadir elemnetler içinde sayılan toryum ve uranyum üretimleri için Eskişehir’in Sivrihisar ilçesini yok edecek adımlar atılmaya çalışılıyor.
Sivrihisar zehirlenir
Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü, 1959 yılında Eskişehir Sivrihisar’da keşfedildiği belirtilen maden yatağında nadir elementlerden toryum rezervi bulunduğunu duyurmuştu. Eti Maden, nadir toprak elementlerinin en büyük üreticisi olan Çin’in son zamanlarda ihracatı kısması dünya pazarını zora soktuğunu, 2000 yılında 7 bin dolar olan ton fiyatının 100 bin doları aştığını belirtmişti. MTA’nın Eylül 2017’deki son raporuna göre Sivrihisar’da tespit edilen 374 bin tonluk toryum rezervi, dünyanın bilinen en büyük altıncı rezervi olduğu iddia edilirken Sivrihisar ciddi tehdit altında.
Türkiye’nin nükleer aşkı
Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) üyesi Prof. Dr. Saleh Sultansoy yaptığı bir açıklamada “Eskişehir’deki toryum rezervleri bin yıl boyunca Türkiye’nin elektrik enerjisini karşılayabilir” ifadesini kullanmıştı. MTA Eskişehir Sivrihisar’da bulunan mineraller ile nadir toprak elementleri ve toryumun ayrılma/saflaştırma teknolojisinin geliştirilmesi konusundaki çalışmaları 2003 yılından beri TAEK, MTA ve Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü tarafından ortaklaşa yürütüldüğü açıklanmıştı. Bu çalışmalarla toryum oksidin ayrılma/ saflaştırma teknolojisinin geliştirilmesi ile enerji sektöründe kullanılabilirliği araştırmaları, TAEK’de “Nükleer Yakıt Teknolojisi Geliştirilmesi projesi kapsamında yürütülmektedir” ifadelerine yer verilmişti.
Toryum nedir?
Toryum, yer kabuğunda az miktarda bulunan ve çok düşük miktarda radyoaktif bir metaldir. Yarılanma ömrü 14 milyar yıldır. Yarılanma ömrü çok uzun olduğu için zararsız kabul edilerek ‘yenilenebilir enerji’ safsatasının içinde değerlendirilmektedir. Toryumdan nükleer enerji elde edebilmek için toryumun uranyum-233’e dönüştürülmesi gerekmektedir. U-233’ün taşınması, saflaştırılması ve güvenli bir şekilde atıklarının depolanması mümkün değildir. Yarılanma süresi 159 bin 200 yıldır. Bu izotopla birlikte yarılanma süresi 160 bin yıl olan uranyum-232 de oluşmaktadır ki bu her iki izotop da U-235, U-238 ve plutonyumdan kat kat daha tehlikelidir. U-232 bol miktarda gama ışını yayan bir izotoptur. Yani çevre için U-235 ve U-238 den çok daha fazla tehlikelidir. Gama ışınları canlı hayat için son derece zararlıdırlar. Büyük bir iyonlaştırma kabiliyetleri vardır. Toryumun nötron yakalaması ile oluşan U-233 izotopu atom bombası yapımında kullanılmıştır.
EKOLOJİ SERVİSİ