Yılmaz ve Erdoğan gibi isimlerle Mars Grup arasında yaşanan ‘promosyonlu bilet’ tartışmasını değerlendiren Atay,’Bu sistem içinde yarın anlaşırlar. Olan yine bağımsız sinemacıya olur’ dedi
Sinema salonu pazarının yarısından fazlasını elinde tutan Mars Grup arasında bilet kavgası gündemde. Gerekçe ise 2016 yılında Güney Koreli CJ CGV şirketine satılan Mars Grup’un yapımcıların payını doğru biçimde vermediği, promosyonlarla bilet fiyatlarını da yükselttiği şeklinde. Cem Yılmaz, Yılmaz Erdoğan ve Şahan Gökbakar gibi yapımcıların boykota gidecekleri konuşulurken, Mars Grubu Kurumsal İlişkiler Direktörü Aslı Irmak Acar, “Cem Yılmaz olmazsa başka Cem Yılmazlar çıkar, onlar film çekmezse çekeni bulacağız” ifadesini kullandı. Tartışmanın bir süre daha devam etmesi beklenirken, konunun diğer tarafında ise bağımsız sinemacılar; yani filmleri için çok az sinema salonu bulabilen sinemacılar bulunuyor. “Eksik” ve “Eden” gibi filmlerin yönetmeni olan oyuncu ve TİP Milletvekili Barış Atay, Yılmaz Erdoğan ve Cem Yılmaz gibi sinemacılarla, Mars Cinema Grup arasındaki ‘promosyonlu bilet uygulaması’ tartışmasını Artı Gerçek’ten Rıfat Doğan’a değerlendirdi.
‘Her şey ikballeri için’ Sözlerine
“Mars Grup gibi bir şirketi ya da sistemi savunacak değiliz. Ama onları savunamıyoruz ya da savunmuyoruz diye de durumu net olarak ortaya koymaktan da geri durmamalıyız” ifadeleriyle başlayan Atay, Yılmaz, Erdoğan ve Gökbakar gibi yapımcıların eleştirilerini doğru bulsa da yapımcıların da bu konuda eleştirilmesi gerektiğini belirtiyor. Atay, “Bugün bu büyük yapımcılar dediğimiz kişilerin kendi payları açısından söylediği eleştiri noktaları her ne kadar doğru ise de Mars’ın bu kadar büyüyüp tekelleşmesinin sebebi de yine bu yapımcıların yıllardır gelen süregelen tavırları. Mars bugün böyle olmadı, bundan iki yıl önce de böyleydi, beş yıl önce de böyleydi ve bu şirketlerin tamamı ‘başkaldırdılar, sisteme karşı müthiş eleştiri sunuyorlar’ şeklinde nitelendirilemez” dedi. “Kendilerinin yaşadığı bu durum dışında hiçbir konuda tek kelam etmeyen insanların kendi ikballeriyle çıkışlarını da ne yazık ki çok önemli göremeyeceğim. Çünkü Mars’ın tekelleşmesinin önünde bir eleştiri değil bu” diyen Atay’a göre bir sürü magazin programında ya da ana akım medyada “tekelleşmeye karşı birleştiler” gibi yanlış bir algı yaratılıyor. Bu şekilde lanse ediliyor. Böyle bir durum yok.
‘Onlar yarın anlaşırlar’
Atay, Erdoğan ve Yılmaz gibi yapımcılara seslenerek şöyle dedi: “Türkiye sinema sektörünün bu kadar zarar gördüğü böyle bir dönemde hiç kimsenin birleşmediği konusu da önemli. Örneğin dün aynı saatlerde Onur Saylak da ‘13 şehirde 36 salonda filmim vizyona girdi’ gibi çok manidar bir twit attı. Bu kadar kavga içinde buyrun Yılmaz Erdoğan, Şahan Gökbakar, Cem Yılmaz ve hatta kendi filmine salon verilmediğinde feveran eden Semih Kaplanoğlu, buyursun iki laf etsin.” Atay, yine olanın bağımsız sinemacılara olduğunu belirterek, “Dün de yazmıştım. Bu sistem içinde yarın anlaşırlar. Olan yine bağımsız sinemacıya olur. Zaten olmakta olan bu. O yüzden bunun daha köklü, daha birleşik mücadeleyle çözülmesi gereken bir durum olduğunu düşünüyorum ama şu an Mars ile olan kavganın sinema ile alakası yok” dedi.
İSTANBUL