55 gündür açlık grevi eylemini sürdüren DTK Eş Başkanı Leyla Güven, yeni yıl dolayısıyla “2019 yılına Amed zindanında büyük ölüm orucu direniş ruhu ile giriyoruz. Yeni yılı direniş ile karşılamak inanılmaz güzel bir duygu. Bu aynı zamanda bütün yılın direniş ile geçeceğinde müjdesi” mesajını paylaştı.
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırılması talebiyle 55 gündür açlık grevi eylemini sürdüren Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven, kaleme aldığı mektup ile yeni yıl mesajı paylaştı. 2018 yılında Kürt halkına yönelik baskılara dikkat çeken Güven, 2019 yılının direniş yılı olacağı mesajını verdi.
Güven’in yeni yıl mesajı şöyle:
“Toplumlar her yeni yılı karşılarken, en çok özlem duydukları, olmasını istedikleri arzularının gerçekleşmesini ister ve dilerler. Bu istem ve özlemler her coğrafya ve topluma göre değişir. Ortadoğu’nun en eski, en kadim halkı olan Kürtlerin ortak ve neredeyse tek bir özlem ve istemi var. Kalıcı ve onurlu bir barış. Yediden yetmişe herkesin istemi toplumsal barışın gelmesi. Bu ortak talep için yaşamın her alanında kesintisiz mücadele ediyorlar.
2018 yılının başlangıcında bütün Kürtlerin yüreği zeytin kokan kent Afrin’de atıyordu. 2019 yılının başlangıcında ise bu yürek, dünya kenti olan DAİŞ’in işgalinden kurtulmayı başaran Kobanê’de atıyor. Yine 2018’den önce ve sonra Kürt halkının üzerindeki tecrit kalkmış değil. Sayın Öcalan’a uygulanan tecrit tüm Kürt halkına uygulanmakta. Kuşkusuz 2018’de geçmişteki yıllar gibi acısı, kederi ile geride kaldı. Yerleri asla doldurulmayacak halk kahramanları fiziken bu yıl içinde aramızdan ayrıldılar. İbrahim Ayhan yoldaş ve daha niceleri.
Acılar hiç değişmedi, hatta katlandı. Ne mi oldu? Kadınlar her zaman olduğu gibi erkek şiddetinin kurbanı oldular. Cezaevleri dolup taştı, hukuksuzluklar hat safhada. Bedel ödenerek elde edilen haklar ellerinden alınmak isteniyor. Ve tabii tutsaklar yine direniyorlar. Bu insanlık suçu olan tecrit kalkmadı, kalkması için direniş var. Çocuk tutsaklar saldırı altında olmaya devam ediyor. Hasta tutsaklar yavaş yavaş ölüme terk ediliyor. Toplumun vicdanı kanamaya devam etti.
Barış Anneleri, Cumartesi Anneleri toplanmayı bırakmadı. Kendisinin de bir annesi olduğunu unutan bakan; eli coplu, gaz bombalı polisini annelere saldırttı. Ölümler durmadı, barışın adı cılız kaldı.
2018’de AKP-MHP faşist iktidarının yasakları, baskıları, saldırıları artarak sürdü. Kürt halkının seçilmişleri yargı eliyle siyaset dışına itildiler. Tutuklandılar, cezalandırıldılar. Düşünce suçundan, ifade özgürlüğünden yargılanmayan kimse kalmadı. DTK faaliyetlerinden dolayı yüzlerce insan gözaltına alındı, tutuklandı, onlarca yıllık cezalar aldılar. Oysa DTK Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümünün adresidir.
2018 yılının bir de başarıları var. Faşizm ortamında gerçekleşen seçimlerde büyük başarılar elde ettik. Newroz’da, 8 Mart’ta alanlarda oldu Kürtler. Yılın son baharında ise tecridin bir insanlık suçu olduğu gerçeğinden hareketle tecridi kırmanın direnişini başlattık. Evet 2019 yılına Amed zindanında büyük ölüm orucu direniş ruhu ile giriyoruz. Aradan 36 yıl geçmesine rağmen direniş ruhunun hala canlı olduğunu bilmek, yaşamak onur verici. Yeni yılı direniş ile karşılamak inanılmaz güzel bir duygu. Bu aynı zamanda bütün yılın direniş ile geçeceğinde müjdesi. Direnişi büyüterek tecridi kaldırmak mümkün.
2019 yılı tamda özgürlük yılı olacak. Rojava’da kızıl bir güneşin doğuşuna tanıklık edeceğiz. Halkların birlikte yaşam sözleşmesinin hayat bulacağı bir devrim, Rojava devrimi. Dünyanın en büyük kadın devriminin yaşandığı bu coğrafyada yaşanacak, demokratik gelişmeler bütün Ortadoğu’yu etkileyecek ve halklar artık başkalarının çözümüne ihtiyaç duymayacak. 2019’dan beklentilerimizden çok hedefimiz büyük olacak. Açlığın, sefaletin, işsizliğin, çocuk istismarının, kadın kırımının, tutuklamaların, ölümlerin olmadığı bir yıl olması dileğiyle, herkesin özellikle direnişçilerin yeni yılını kutluyorum. Yeni yıl direnişin kazandığı bir yıl olsun.”
Vanlılar: Talebi talebimizdir tecrit kalksın
Leyla Güven’in, PKK Lideri Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle tutuklu başlattığı açlık grevi eylemini destekleyen Vanlılar, tecridin kalkması gerektiğini ifade etti. İradeleri olan Leyla Güven’in Öcalan üzerinde uygulanan tecridin kaldırılması için açlık grevine girdiğini kaydeden Fikret Duman, bu talebin kendi talepleri olduğu ve her zaman Güven’in yanında olacaklarını söyledi. Öcalan üzerinde uygulanan tecridin kaldırılmasını isteyen Duman, “Gerçekten demokrasi isteniliyorsa, açlık grevine girenlerin talepleri karşılanmalı. Talepleri demokratiktir. Yapılmayacak bir şey değildir. Bir an önce talepleri yerine getirilmeli diye düşünüyorum” dedi. Güven’in siyasi kanalda yaşanan tıkanmaları aşmak için açlık grevine başladığını söyleyen Recep Demir, bu eylemi sonuna kadar destekleyeceklerini ifade etti. 2013-2015 yıllarında yaşanan barış sürecine dikkat çeken Demir, “Barış sürecinde herkes huzurluydu. Tekrardan barış süreci başlamalı” diye konuştu. Tecridin insanlık dışı bir uygulama olduğunu ve bu uygulamaya karşı Güven’in açlık grevine girdiğini kaydeden Metin Sülün, “Öcalan 3 yıldır, ailesiyle ve avukatlarıyla görüştürülmüyor. Bu tecrit insani bir suçtur. Talepleri demokratiktir. Taleplerin yerine getirilmesini istiyoruz” diye belirti.
Van halkına çağrı
AKP’nin İslami söylemler üzerinden siyaset yürüttüğünü ancak gerçeğin böyle olmadığının altını çizen Mehmet Emin Eşurt, Medine Sözleşmesi’ni hatırlatarak, “Orada adalet var. Kendilerine İslamcı diyorlar. Fakat pratiklerindekiler bunu göstermiyor. Adaletin olmadığı yerde açlık grevleri haklı bir şekilde olacaktır” diye konuştu. Cezaevinde yeni çıktığını aktaran Eşurt, cezaevlerinde yoğun bir baskı olduğunu ve siyasi tutukluların tecrittin kaldırılması için açlık grevine girdiğini belirti. Van halkının adalet ve vicdan yana olması gerektiğini söyleyen Eşurt, “Bu zulme karşı dur demeliyiz. Tecrit kaldırılıp, barış sürecine tekrar dönülmesi gerekiyor” diyerek Van halkına çağrı yaptı.
MLKP’li tutuklular açlık grevine başlıyor
Marksist Leninist Komünist Parti (MLKP) davası tutukluları yarından itibaren bulundukları cezaevlerinde açlık grevi eylemine başlayacaklarını açıkladı. “Leyla Güven’in talepleri meşrudur ve karşılanmalıdır” denilen açıklamada 3 Ocak’tan itibaren açlık grevine başlayacaklarını belirterek, “Güven’in Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve özgürlüğüne kavuşması talebiyle başlattığı açlık grevine destek vermek için 3-8 Ocak tarihleri arasında açlık grevi eylemimizi başlatıyoruz” ifadelerini kullandı.
Cezaevi 2. müdüründen ‘özel gönderildim’ tehdidi
Bursa H Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan 12 tutuklu, 27 Aralık’ta süresiz-dönüşümsüz açlık grevine başladı. PKKLideri Abdullah Öcalan üzerinde ağırlaştırılmış tecridin kalkması talebiyle açlık grevine girdiklerini duyuran tutuklular, Cezaevi İkinci Müdürü Mesut Altıntaş’ı, cezaevi birinci müdürüne şikayet etti. Tutuklular, şikayet dilekçelerinde Altıntaş’ın neden olduğu hak ihlallerine yer verdi. Kronik bronşit, astım, epilepsi, boyun, bel fıtığı, mide kanaması, ailesel Akdeniz ateşi gibi hastalıkları olan hasta tutuklu İdris Başaran imzasıyla yazılan dilekçede, bugüne kadar bulundukları cezaevinde hiçbir taleplerinin yerine getirilmediği belirtildi. Altıntaş’ın kendilerini, ‘Ben özel olarak buraya gönderildim. Yetkiliyim. Sizi bastırırım. Şiddeti de kullanırım’ sözleriyle tehdit ettiğini kaydetti.Konu ile ilgili Mezopotamya Ajansı’nın (MA) ulaşmaya çalıştığı cezaevi, dışarıdan yapılan aramaları cezaevi müdürlerine bağlamadıklarını belirterek, görüşme talebini reddetti.
Mahkemeden direniş selamına ‘yasak’
Antalya 4. Sulh Ceza Hakimliği, 31 Aralık 2018 tarihli kararla HDP Antalya İl Örgütü tarafından bastırılan ve üzerinde “Direnişi selamlıyoruz Leyla Güven” ifadesinin yer aldığı çıkartmalara yasak getirdi. Mahkeme bu gerekçe doğrultusunda Basın Kanunu’nun 25. Maddesi kapsamında söz konusu çıkartmanın yasaklanması, dağıtımının engellenmesi, dağıtılmış ise toplatılmasına karar verdi.
Süresiz dönüşümsüz sürüyor
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi protesto etmek amacıyla süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemi başlatan DTK Eşbaşkanı ve HDP Milletvekili Leyla Güven’in eylemi 56. gününde sürüyor. Aynı taleple 16 Aralık’ta 8 farklı cezaevinde başlayan süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemi ile 17 Aralık’ta 3 cezaevinde başlayan süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemi ve 26 Aralık’ta 12 cezaevinde başlayan süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemi de devam ediyor. Süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemlerine Leyla Güven 8 Kasım’da, 16 Aralık’ta 39 tutuklu, 17 Aralık’ta 9, 26 Aralık’ta ise 42 tutuklu katıldı.
HABER MERKEZİ