Kentteki hastaların doluluk garantisi nedeniyle Şehir Hastanesi’ne yönlendirildiğini belirten MTO Başkanı Antmen, halkın mağdur olduğunu kaydetti. HDP’li vekil İpekyüz ise, bölge kentlerinde halkın sağlığa erişemediğini söyledi
Türkiye’deki sağlık sistemine eleştiriler ve tepkiler devam ederken halkın sağlığa erişimi her geçen gün zorlaşıyor. Reçete ve ilaç katılım payı, ilaç fark bedeli, gibi gerekçelerle yurttaşların cebinden çıkan ücret her geçen gün katlanıyor. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “14 yıllık hayalim” dediği ve Kamu Özel İşbirliği’yle (KÖİ) 6 ilde Şehir Hastanesi açıldı ancak yurttaş bu hastaneler gitmekte zorluk çekiyor. Yüzde 70 doluluk oranı garantisi verilen Şehir Hastanelerine hastalar yönlendiriliyor. Devletin, doluluk garanti sebebiyle Mersin’deki diğer hastanelerdeki birçok bölümün kapatılarak yurttaşlar Mersin Şehir Hastanesi’ne yönlendirildiği ortaya çıktı.
İnsan hayatı hiçe sayılıyor
Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Ergin Çağlar’a konuşan Mersin Tabip Odası Başkanı Mehmet Antmen, hastanedeki doluluk oranının sağlanması için insanların hayatlarının hiçe sayıldığını söyledi. Şehir hastanelerinin yapılmasının amacının uluslararası çapta taşeron şirketlere para aktarmak olduğunu söyleyen Antmen, normal şartlarda bu hastanenin yüzde 70 doluluk oranına ulaşmasının mümkün olmadığını kaydetti. Sağlık Bakanlığı’nın Mersin merkezde bulunan hastanelerde birçok bölümlere acil travma nöbeti tutturmadığını ifade eden Antmen, “Bu yöntem ile hastalar zorunlu olarak Şehir Hastanesi’ne taşınıyor. Örneğin merkezde bulunan bazı kamu hastanelerinde beyin ya da kalp ve göğüs bölümlerinde acil nöbeti tutturulmuyor” dedi. Acil hastaların bir kerede olsa Şehir Hastaneleri’ne götürüldüğüne dikkat çeken Antmen, “Yine Toros Devlet Hastanesi’nde Dâhiliye yan dal branşlarının hemen hemen hiçbiri yok. Örneğin Gastroenteroloji, Onkoloji, Endokrinoloji ve İmmünoloji uzmanı yok. Sadece Nevroloji uzmanı var. Yani Şehir Hastanesi ile kıyaslanamayacak kadar az var. Şu anda bütün yük Şehir Hastaneleri’nde” dedi.
Sağlık hakkı engelleniyor
Hastaların böyle bir yöntem ile kentin dışında olan bu hastaneye sevk edilmesiyle sağlığa erişimin engellendiğini vurgulayan Antmen, “Yani halkın sağlık haklarının engellenmesi için her şey yapılıyor. Tüm zorluğu da halk çekiyor” dedi. Antmen, şehir hastanelerine verilen kira bedelinin sağlık bütçesinin yüzde 24’ü olduğunu ve devletin bütçesine zarar verdiğinin altını çizdi. Bu hastanelerin aynı zamanda hekimlerin çalışma koşullarını da değiştirdiğini söyleyen Antmen, şehir hastanelerin özelleştirmeye geçişi kolaylaştırabilmek için sağlandığını belirten Antmen, “AKP’nin son yıllarda sağlıktaki uygulamalarının tamamen sağlığı piyasalaştırmaktan başka hiçbir fayda getirmiyor. Derhal bu uygulamalara son bulmalı” diye konuştu.
Bölgede sağlık hizmeti yok
Bölge kentlerinde de halk sağlığa erişimde büyük zorluklarla karşı karşıya kalıyor. MA’dan Metin Yoksu’ya konuşan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Nejdet İpekyüz, ülkede sağlık hizmetinin son 15 yıl içinde alt üst olduğunu belirterek, hastanelerin işletmeye çevrildiğinin altını çizdi. Şehir hastanelerine parti olarak karşı olduklarını ve her fırsatta da buna muhalefet ettiklerini anlatan İpekyüz, “Bu hastaneler özel şirketlere peş keş çekiliyor. İnsanlara doğru bir sağlık hizmeti veremiyorsunuz” dedi. Bölgede sağlık politikalarından çok etkilendiğini vurgulayan İpekyüz, “Sağlık hizmeti konusunda çok yetersizdir” diye belirtti. Bölge kentlerinde sağlık hizmeti düzenlemesinin yeniden yapılması gerektiğini söyleyen İpekyüz, parti olarak yerel sağlık politikalarını önümüzdeki süreçte açıklayacaklarını duyurdu. Sağlığın olmazsa olmaz koşullarına değinen İpekyüz, “Biz HDP olarak sürekli sağlığın ücretsiz olması gerektiğini söylüyoruz. Bunun içinde ilk olarak ülkede barış sağlanmalı ve savaşa ayrılan bütçe sağlık hizmeti olmak üzere diğer alanlara ayrılmalıdır” vurgusu yaptı.
MERSİN