Dicle Barajı’ndaki kapaklardan birinin kopması, barajların güvenliğini gündeme taşıdı. İklim değişimi ile birlikte gelecekte yağışların ani ve güçlü olarak ortaya çıkacak olması, barajlarda yeni sorunların habercisi.
Diyarbakır’ın Eğil ilçe sınırları içinde inşa edilmiş olan Dicle Barajı’nda suyu tutan kapaklarda kopma yaşanması aşırı yağmura ve sellere bağlandı. Barajda yaşanan sorunun bundan kaynaklandığı ortada ancak iklim değişiminin sonuçları bakımından gelecekte bu tip yağışlarla yüzyüze kalınacağı açıkça ortada. Bugüne kadar yapılmış ve yapılmakta olan baraj projelerinde hiçbir biçimde iklim değişimi bağlamında bir öngörü oluşturulmadığı biliniyor. Önümüzdeki yıllarda yağış ikliminde bu yönlü değişimlerin artarak devam edeceğini gösteren birçok raporda yer alırken Türkiye’deki tüm barajların ciddi bir tehdit oluşturacağı Dicle Barajı’nda yaşananlardan görmek mümkün.
Su baskını üç gün sürecek
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Dicle Barajı’nın bir kapağının kopmasına ilişkin, “Barajda bir kapağın koptuğu doğru ama ikinci kapağın koptuğu doğru değil. Saniyede bin 600 metreküp su barajdan boşalıyor. Biz bölgeye bütün araçları sevk ettik. Şu an su yatağının bir miktar yükselme durumu var. Bize ulaşan herhangi bir can ve ‘mal’ kaybı bilgisi yok. Diyarbakır Valisi işin başında, bir kriz masası oluşturmuş durumdalar. Konuyu takip ediyoruz.İlerleyen saatlerde bir gelişme olursa açıklama yapacağız” dedi. Yetkililerin açıklamalarında aşırı yağış nedeniyle bir kapağın koptuğu belirtilirken bir başka iddia ise 2 kapağın koptuğu yönünde. Dicle Nehri yatağındaki yerleşim yerlerinde sel ve su baskınlarına karşı tedbir alınmaya başlandığı ve suyun tahliyesi amacıyla 3 dolu savak kapağının daha açıldığı, barajdaki suyun tahliyesinin ise yaklaşık 55 saat sürebileceği ifade edildi.
Yurttaşlar evlerini terk etti
Dicle Barajı’nda aşırı yağışlar nedeniyle olduğu belirtilen fazla suyun tahliyesi için açılan kapaklardan birinin kopmasının ardından 2 kapağın daha açılmış olması yurttaşların yaşam alanları ve tarım alanları sularla kaplanmış durumda. Yetkililerin uyarıları sonrası Eğil, Yenişehir, Sur, Çınar ve Bismil ilçelerinin sınırları içerisinde ve il merkezinde Dicle Vadisi’nde nehire yakın olan yerleşim yerlerinde yaşayan yurttaşlar, evlerini ve işyerlerini terk etti. Kent merkezinde Dicle Nehri yatağına yakın olan Yenişehir ilçesi Ferit Köşkü Mahallesi’nde oturan yurttaşlar da evlerini boşalttı. Yurttaşların sokaklarda ateş yakarak bekledikleri görüldü. Ongözlü Köprü civarında nehir yatağında bulunan işletmeler de masa ve sandalyelerini su baskını oluşabileceği nedeniyle kaldırdı. Diğer yandan Hewsel Bahçeleri’nin büyük bir bölümü sular altında kaldı.
Hasankeyf’te setler yıkıldı
Hasankeyf’te bazı tarihi eserlerin taşınması amacıyla yapılan setler yıkıldı. Yeni köprü yapımının sürdüğü Dicle Nehri’nde su seviyesinin yükselmesi sonrası iş makinaları sular altında kaldı. Bazı firmalara ait ağır tonajlı araçlar devrildi. DSİ Batman Şube Müdürlüğü yetkilileri, Batman Barajı’nın iki gündür üretimde olduğunu belirterek, “Batman Barajı kapakları açılmadı. Çünkü barajda üretim çalışmaları sürüyor. Su seviyesinin yükselmesi diğer akarsular ile yağışlardan kaynaklı olabilir” açıklamasını yaptılar.
Melen Barajı’nda çatlaklar
İstanbul’un su ihtiyacı amacıyla inşa edildiği belirtilen Melen Barajı’nın temeli 5 yıl önce atıldı. Ağustos 2018’de su tutmaya başlayacağı belirtilen barajda birçok sorun ortaya çıktı. Baraj inşaatının zemine iyi oturmadığı için baraj gövdesinde çatlaklar oluştuğu belirtildi. Bu gerçeklik karşısında DSİ’nin yaptığı açıklama baraj inşaatlarındaki anlayışı ortaya koyar nitelikteydi. DSİ, “Deformasyon yok, gerekirse ilave tedbirler alınıp su tutulmaya başlanacak” dedi. Bu açıklama Melen Barajı’nda gelecekte yaşanacak felaketlerin pekte umursanmadığını gösterdi.
İklim değişimi savsaklanamaz
ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi NOAA’dan Araştırmacı Martin Hoering, “Araştırmalar, 20. yüzyılın hava ve iklim şartlarından köklü şekilde uzaklaşacağımızı öngören IPCC’nin 1990 tarihli ilk raporundaki bilgileri doğrular nitelikte” olduğunu belirtti. Türkiye’nin birçok ilinde yaşanan sel baskınları iklim değişikliğinin bir sonucu olduğu belirtiliyor. Meterolog Prof. Dr. MikdatKadıoğlu yaptığı bir açıklamada, “Bilimsel anlamda hiç şüphe yok; artık iklim değişiyor, hem de jeolojik evrelerde hiç gözlenmemiş kadar hızla değiştiriyor. Bu yüksek ısınma yüzünden de yeryüzünde tropikal fırtınalar, kuraklık ve ani seller şeklinde alarm zilleri çalıyor” sözleriyle yaşanan sürecin önemine dikkat çekmişti. Melen Barıjı’ndaki soruna DSİ’nin yaklaşımı, iklim nedeniyle artacağı şimdiden belli olan şiddetli yağışlarla birlikte tüm barajların büyük bir tehdit olduğunu gösterir nitelikte.
EKOLOJİ SERVİSİ