Sibel Özalp/İstanbul-Jinnews
Yerel seçimlerde kadın demokrasi cephesini bir araya getirme temelinde neler yapılabileceğini ve kadın ittifakının nasıl sağlanacağını Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay değerlendirdi. 31 Mart 2019 yerel seçimlerinin özellikle kadınlar açısından çok önemli olduğunu vurgulayan Kemalbay, “Çünkü “tek adam” sisteminin en çok tehdit ettiği alanların başında kadınlar geliyor” dedi. Faşizmin kurumsallaştığı bir dönemin yaşandığını belirten Kemalbay, “24 Haziran genel seçimlerinde üst yapıda bu kurumsallaşma için epey yol aldılar. Fakat aşağıda, yani yerelde faşist düzeni kurumsallaştırabilmeleri için 31 Mart yerel seçimlerine ihtiyaçları var. Ancak biz tek adam rejimini ve onun ittifaklarını geriletebilirsek, demokrasi mücadelesi açısından önemli bir çatlağı iktidar yapısı üzerinden oluşturmuş oluruz” dedi.
‘Kadınları tehdit ediyor’
Kadınların birlik ve dayanışmayla bu zorlu sürecin üstesinden gelebileceklerinin altını çizen Kemalbay, “Farklı önceliklerimiz olabilir. Farklılıklarımız ve farklı gündemlerimiz de olabilir. Ancak tek adam rejimi bütün kadınları tehdit ediyor. Bugüne dek elde edilen kazanımları ortadan kaldırdığı gibi gelecek dönemde yine kadınlar üzerinden bir sömürü düzenini var edip, kadınlar üzerinden tek adam sistemini kalıcılaştırmak istiyorlar” ifadelerini kullandı. “Güvencesiz çalışma yaşamını dolduran, öte taraftan da sermayenin sürekliliğini sağlayacak kadın rollerinin sürdürülmesini istiyorlar” diyerek sözlerini sürdüren Kemalbay, “İktidarın dayattığı hayat biçimini, tarzını benimseyen ‘makbul kadın’ profilinin kadınlara dayatıldığını görüyoruz” dedi.
Düşman politikalar
Kadınların iktidar tarafından tamamen aile içinde tanımlandığını, kadın olarak var olma kaygısında olan, özgürlüklerine sahip çıkan kadınların da bir nefret söylemiyle ötekileştirildiğini vurgulayan Serpil Kemalbay, şöyle devam etti: “Bunun karşısında kadınlar olarak, bir arada durup özellikle 31 Mart yerel seçimlerinde mücadeleyi yükseltmeliyiz. Kadınların hayatın her alanında söz sahibi olmasının olanaklarını arttıracak bir duruş sergilemeliyiz. Aynı zamanda 31 Mart yerel seçimlerinin, bir çeşit referandum gibi kadınlar üzerinde tahakküm ilişkisi kuran iktidarı cezalandıracak ve geriletecek bir sonuca evirilmesine yönelik çalışmamız gerekiyor.Kayyumlar sebebiyle, özellikle Kürt coğrafyasında kadın mücadelesi çok büyük darbe aldı. Yerel yönetimlerde geliştirdiğimiz toplumsal cinsiyet eşitlikçi bütün yapısal düzenlemeleri ve hayata geçirdiğimiz pratiklerin hepsini hiçbir iz kalmamacasına kazıyan, ortadan kaldırmaya çalışan bir düzendir. Kayyumlar, kadın ve Kürt düşmanı politikalarla bugüne dek geldiler.”
Eşit temsiliyet ve ittifak
Kürt kadınlarının kendi kimlik ve ana dillerini, iradelerini yok sayan kayyumlara karşı bir tutum içinde olacağını kaydeden Kemalbay,şunları söyledi: “Kadın ve erkek adaylarımızı cinsiyet eşitlikçi temelde oluşturduğumuz eş başkanlık sistemi ve eşit temsiliyet doğrultusunda seçeceğiz. 31 Mart yerel seçimlerine hem batıda hem de bölgede hazırlık içerisindeyiz. En geniş çerçevede, sadece kadın olmaktan kaynaklı özgün sorunlar etrafında tüm farklılıklarıyla bir araya gelen kadın örgütleri, yerel inisiyatifler, kadın meclisleri, yerel topluluklar başta olmak üzere bütün farklılıkları kucaklamak istiyoruz. Kızılcaköy’de jandarmanın karşısında direnen köylü kadınların sesini yükselttiği, yaşam alanlarına sahip çıkanların olduğu bir 31 Mart olmasını istiyoruz. Kendi kültürüne, kendi bedenine sahip çıkan, şiddete karşı, emeğinin sömürülmesine karşı, faşizmin ablukalarına karşı olanların içerisinde olduğu yerel seçimleri istiyoruz. Taybet Ana’nın günlerce sokakta bekletilen bedenini unutmayarak, Afrin’de kadınların tecavüze uğramasını ve katledilmelerini unutmayarak 31 Mart seçimlerine hazırlanıyoruz. Bütün bu uygulamaların karşısında el ele vereceğiz ve en geniş çerçevede kadınlar birlikte güçlü olacak. Faşizmi tarihin çöplüğüne gönderecek önemli bir adım diye düşünüyorum.”