Halep’e saldırı başlatan HTŞ’nin kente yaklaştığını belirten gazeteci Stêrk Gulo, ‘Eğer Suriye rejimi, QSD’den yardım istemezse yok olmakla karşı karşıya kalabilir’ dedi
Suriye’nin Halep ve İdlib kentlerinde rejim ile Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) adlı paramiliter grup arasındaki çatışmalar devam ediyor. HTŞ ile Suriye ordusu arasında 26 Kasım’da başlayan çatışmalar, Halep kırsalında yoğunlaşmış durumda. HTŞ, bazı beldeler ile M5 karayolunun bazı kısımlarına kadar girdi. Rusya ve Suriye hava kuvvetlerinin HTŞ’ye dönük hava saldırıları sürerken, çatışmaların nereye evrileceği belirsizliğini koruyor.
‘İsrail’in saldırılarını fırsat gördüler’
Yaşanan gelişmeleri değerlendiren gazeteci Stêrk Gûlo, İdlip’te bulunan HTŞ gruplarının Türkiye’ye bağlı paramiliter gruplarla birlikte Halep’e doğru ilerlediğini aktardı. Çatışmaların Halep’in batısında bulunan ve “silahsız bölge” olacağı iddia edilen alanlarda başladığını kaydeden Stêrk Gûlo, “Bahsettiğimiz bu bölge, Türkiye’ye bağlı grupların kontrolü altındaydı. Zaten saldırılar da buradan başladı. Bu saldırıların hazırlığı çok önceden yapılıyordu. Cerablus, Ezaz, İdlip ve El-Bab, 2016’dan bu yana bu paramiliter grupların yuvalandığı yerler. HTŞ de burada varlık gösteriyordu. HTŞ, Birleşmiş Milletlerin (BM) terör listesinde yer alan bir grup. İsrail’in Suriye’nin güneyine dönük saldırılarını fırsat bilen bu gruplar harekete geçti. Türkiye’ye bağlı olan gruplar ile HTŞ de bu durumu fırsat olarak gördü” şeklinde konuştu.
‘Hedef M5 karayolu’
HTŞ’nin özellikle M5 karayolunu ele geçirmek istediğini ifade eden Stêrk Gulo, “Bu yol, Şam ve Halep’i birbirine bağlayan yoldur. Şimdiye kadar ele geçirdikleri yerler nedeniyle siviller Halep’ten Şam’a gidemiyor. Gruplar Halep’e çok yaklaştı” diye kaydetti.
Stêrk Gulo, saldırıların hedefine dair şunları söyledi: “HTŞ’nin burada varlık göstermesi çok olası değil. Çünkü BM’nin terör listesinde yer alıyorlar. Türkiye’ye bağlı Suriye Milli Ordusu (SMO) grupları içerisinde de yer almıyor. İsmini değiştirerek burada kalmaya devam etti. Bu saldırılarda Türkiye de onlara arka çıkıyor. Çünkü Türkiye’nin burada çıkarları öne çıkıyor. Türkiye, Halep’ten Musul’a giden yolları istiyor. Fırka El Hemza ve Nurettin El Zengi, Halep’e yakın yerlerde varlık gösteriyordu. Ancak HTŞ burada kontrolü ele almak istiyor. Halep sınırlarını almak onlar için ilk hedef gibi görünüyor. Kefer Hamra (köy) dediğimiz bölgeye kadar girmek istiyorlar. Suriye hükümeti bu saldırıları kabul etmeyecek gibi görünüyor. Şimdilik bir belirsizlik söz konusu. Ancak Türkiye’nin bu alanda topraklarını genişletmek istediğini biliyoruz. Suriye, son yaptığı açıklamalarda Türkiye’nin topraklarından çıkmasını istedi. Erdoğan resmi olarak bu saldırıların sinyalini verdi.”
‘Amaçları Suriye’yi bölmek’
Stêrk Gulo, Rusya’nın şimdilik sadece Suriye ordusuna hava desteği verdiğine işaret ederek, uluslararası güçlerin de saldırılardan haberdar olduklarını söyledi. Stêrk Gûlo, “Çünkü saldırılara dair doğru düzgün bir cevap veremediler. Şimdi de Şerawa’nın köylerinin sınırlarını hedef alıyorlar. Birçok sivil yerleşim yerinin boşaltıldığı, oradaki insanların göç etmek zorunda kaldıkları haberlerini alıyoruz. Orada Efrîn özgürlük güçleri varlık gösteriyor. Bu gruplara karşılık verdi. Eğer Suriye rejimi, Demokratik Suriye Güçleri’nden (QSD) yardım istemezse parçalanmakla, hatta yok olmakla bile karşı karşıya kalabilir. Bu grupların hepsinin temel amacı Suriye’yi bölmek, parçalamak. QSD pek çok kez Suriye’nin parçalanmaması ve demokratik bir parçası olarak Suriye’yi savunacaklarını dile getirdi. Bu bir fırsattır. Suriye rejimi ve QSD güçlerini birleştirerek bu saldırıların tamamen önü kesilebilir.”
Haber: Ceylan Şahinli / MA