Kayyım atamaları birçok kentte protesto edilerek darbeci zihniyete karşı mücadeleyi yükseltme çağrısı yapıldı
22 Kasım akşamı Dêrsim ve Pulur (Ovacık) belediyelerine kayyım atanması pek çok kentte protesto edilmeye devam ediyor.
Dêrsim
Dêrsim’de, Seyit Rıza Meydanı’na taşınan nöbet eylemi bugün de devam etti. Dêrsim halkı ile dayanışmak için SOL Parti üye ve yöneticileri de nöbetti ziyaret etti. Ziyarette konuşan SOL Parti Sözcüsü Hakkı Tombul, “Bir kez daha bir kayyım ihaneti ve politikasıyla karşı karşıyayız” dedi.
Kayyım atamalarına halkın her seferinde yanıt verdiğini söyleyen Hakkı Tombul, “Kayyım atamaları sizin bittiğinizi, çürüdüğünüzü, bu ülkeyi yönetemediğinizi gösteriyor. Kayyım politikası bir şiddet politikasıdır. Yaşamın her alanında bu faşist iktidar şiddet uyguluyor. AKP-MHP iktidarının inşa ettiği yeni rejim hayatın her alanında şiddet üretiyor. İtaat etmeyenlere, biat etmeyenlere hayatın her alanında şiddet uyguluyorlar. Birlikte mücadele ile bu bunları tarihin çöp sepetine göndereceğiz. Artık lafı çok uzatmak değil, birlikte direnişi, mücadeleyi yükseltme zamanıdır. Ne zamanki bunlar tarihin çöp sepetine gider o zaman eşitlikçi bir ülke kurulur. Kayyıma karşı omuz omuzayız. Mücadeleyi birlikte sürdüreceğiz” diye belirtti.
Şirnex
Şirnex’te (Şırnak), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) il örgütleri ile Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA), Dêrsim ve Pulur (Ovacık) belediyelerine kayyım atanmasını protesto etti. DEM Parti önünde yapılan açıklamaya, Şirnex Milletvekili Nevroz Uysal Aslan, Barış Anneleri Meclisi üyeleri, Silopiya (Silopi), Cizîr (Cizre) Gûndik Melê (Balveren) ve Deşta Darê (Sırtköy) belediye eşbaşkanları ile çok sayıda yurttaş katıldı.
Açıklamada konuşan DEM Parti Şirnex İl Eşbaşkanı Abdullah Güngen, “AKP iktidarı son dönemde üçüncü kez devreye koyduğu kayyım darbesi ile toplumu yeniden dizayn etmek istemektedir. Yüzyıldır Kürt sorununda denenen bütün güvenlikçi yöntemler boşa çıktığı gibi üç dönemdir halkımızın boşa çıkardığı kayyım politikası da çökecektir” dedi.
‘Darbeci zihniyet bir kez daha tescillenmiştir’
AKP iktidarının seçimde taşımalı seçmenler ve devletin bütün imkanları ile kazanamadığı belediyeleri kayyım ile teslim almak istediğini vurgulayan Abdullah Güngen, “Bir yandan sözde barış söylemleri, kardeşlik söylemleri söyleyen iktidar ve ortakları, barış söylemlerine paralel olarak kayyım politikasını da sürdürmektedir. AKP iktidarı, son olarak Dêrsim ve Ovacık belediyelerine kayyım atayarak halk iradesine yönelik darbeci zihniyetini bir kez daha tescillemiştir. Bu kayyım atamaları yalnızca belediyelerin gaspı değildir; halkın tarihine, kültürüne ve değerlerine açık bir saldırıdır” ifadelerini kullandı.
“Kayyım darbedir, kayyım hırsızlıktır” diyen Abdullah Güngen, “Tekrardan belirtiyoruz: Kayyım politikaları ile toplumsal barış iddiası çelişmektedir. Halkın seçilmiş temsilcilerinin görevden alınması demokratik siyasetin gaspıdır. Dêrsim’i kayyımla yönetmeye çalışmak, halkın irade sahibi olmasına karşı bir korkunun dışavurumudur. Ne Dêrsim ne de diğer kentlerimiz kayyım ile yönetilemez” diye konuştu.
‘Dêrsim, boyun eğmeyen ve Kürt halkının direniş ruhudur’
Ardından konuşan DEM Parti Milletvekili Newroz Uysal Aslan, “Colemêrg (Hakkari) direniştir. Elîh (Batman) başkaldırının yeridir. Mêrdîn (Mardin) inancın temsiliyetidir. Xelfetî (Halfeti), özgürlük arayışının ruhudur. Esenyurt, hakların birlikte yaşama arzunun temsilidir. Dêrsim, boyun eğmeyen ve Kürt halkının direniş ruhudur” ifadelerini kullandı.
Açıklama, “Qeyyum talane, berxwedan jiyane”, “Bijî berxwedana Dêrsim e”, “Jin jiyan azadî” ve “Direne direne kazanacağız” sloganlarıyla son buldu.
Erzirom
DEM Parti Erzirom il örgütü kayyım politikalarına ilişkin Qereçoban ilçe örgütü önünde açıklama gerçekleştirdi. “Belediyeler bizimdir, gaspa izin vermeyeceğiz” pankartının açıldığı açıklamaya, çok sayıda partili katıldı. Açıklamayı yapan DEM Parti il örgütü yöneticisi Yavuz Karabudak Kürt halkının kayyım politikalarını reddettiğinin altını çizdi. Yavuz Karabudak, “Halkımız seçimlerde iradesini DEM Parti’den yana kullanmıştır. AKP-MHP iktidarı seçimle kazanamadığı yerleri yargı ve kolluk marifetiyle ele geçirme ve kayyım darbesini bir rejime dönüştürmüştür. Bu uygulama Kürt halkının seçme ve seçilme hakkına saldırıdır. Halkın doğrudan katılımının olduğu yerel yönetimlerin ablukaya alınması adeta karakola çevrilmesi demokratik meşruiyetin bittiğinin açık ilanıdır” ifadelerini kullandı.
Konya
DEM Parti Konya İl örgütü tarafından il binasında basın toplantısı düzenlendi. Açıklama yapan DEM Parti Konya İl Eşbaşkanı Mulla Şimşek, kayyımları, “halk iradesine yönelik darbeci zihniyetin bir sonucu” olarak tanımladı. Kayyım politikalarının Kürt halkının tarihine, kültürüne ve değerlerine açık bir saldırı olduğuna dikkat çeken Mulla Şimşek, “Dêrsim gibi direnişin ve onurun simgesi bir kente yönelik bu müdahale, halkın iradesine karşı beyhude bir teslimiyet dayatmasıdır. Ancak tarih şahittir ki Dersim boyun eğmez, zulme teslim olmaz” diye belirtti.
Mulla Şimşek, “Kayyım politikaları ile toplumsal barış iddiası çelişmektedir. Dêrsim’i kayyımla yönetmeye çalışmak, halkın irade sahibi olmasına karşı bir korkunun dışavurumudur. Ne Dêrsim ne de diğer kentler kayyım ile yönetilemez” dedi.
Qers
DEM Parti Qers il ve ilçe örgütleri ile TJA, açıklama yaptı. Belediye eşbaşkanları, il genel meclis üyeleri, belediye meclis üyelerinin katılımıyla DEM Parti il binasında yapılan açıklamada, açıklamayı yapan DEM Parti il Yöneticisi Serdar Aydın, Dêrsim Belediyesi’ne kayyım atayarak Kürt halkının ve halkların ortak iradesinin hedef alındığını belirtti.
Serdar Aydın, “Faşist iktidara karşı Dersim halkının başlattığı direnişi en güçlü şekilde sahiplenerek kayyım rejimine karşı mücadelemizi büyüteceğiz. Kayyım darbesine karşı halk iradesini savunmaktan bir adım geri durmayacağız. Dêrsim’i, Dêrsim halkı yönetecek, faşizm kaybedecek. Kayyım, Dêrsim halkının iradesine karşı beyhude bir teslimiyet dayatmasıdır, asla başaramayacaksınız. Bu kayyım atamaları yalnızca belediyelerin gaspı değildir; halkın tarihine, kültürüne ve değerlerine açık bir saldırıdır. Dêrsim gibi direnişin ve onurun simgesi bir kente yönelik bu müdahale, halkın iradesine karşı beyhude bir teslimiyet dayatmasıdır. Ancak tarih şahittir ki Dêrsim boyun eğmez, zulme teslim olmaz” diye belirtti.
Agirî
DBP, DEM Parti Agirî il ve ilçe örgütleri ve TJA, DBP Agirî il binası önünde açıklama yaptı. Açıklamayı yapan DBP Agirî İl Eşbaşkanı Hikmet Adıgüzel, kayyım politikaları ile toplumsal barış iddiasının çeliştiğini vurguladı. Halkın seçilmiş temsilcilerinin görevden alınmasının gasp olduğunu vurgulayan Hikmet Adıgüzel, “Dersim’i kayyımla yönetmeye çalışmak, halkın irade sahibi olmasına karşı bir korkunun dışavurumudur. Ne Dersim ne de diğer kentler kayyım ile yönetilemez. Kayyımlar gidecek, halkın iradesi baki kalacaktır. Tüm demokrasi güçlerini, bu darbeye ve irade gaspına karşı omuz omuza durmaya çağırıyoruz. Biz alışmayacağız, halkımızı da bu zulmü kabullenmeye asla alıştıramayacaksınız. Yineliyoruz bu ceberut kayyımlar gidecek halkların iradesi mutlaka kazanacaktır” diye kaydetti.
Kaynak: MA