Birçok kette düzenlenen kayyım protestolarında ‘İrade gaspına boyun eğmeyeceğiz’ mesajı verildi
Dêrsim ve Pulur (Ovacık) belediyelere kayyım atanması birçok kentte yapılan eylemlerle protesto edildi.
Riha
DBP ve DEM Parti Sewêreg (Siverek) ilçe örgütleri Dêrsim ve Pulur (Ovacık) belediyelerine kayyım atanmasına basın açıklaması ve yürüyüş ile tepki gösterdi. DEM Parti Sewêreg Eşbaşkanı Selma Ayebe, sonuna kadar halkın iradesine sahip çıkacaklarını belirti. Kayyım atamasının amacının Kürt halkının kazanımlarına saldırı olduğunu belirten Selma Ayebe, “Seçilmiş eşbaşkanlarımız biran önce görevlerine iade edilmelidir” dedi.
Colemêrg
DEM Parti Colemêrg (Hakkari) İl örgütü kent merkezinde irade gaspına karşı basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya DBP Kadın Meclisi Sözcüsü Berivan Bahçeci, görevden alınarak yerine kayyım atanan Colemêrg Belediyesi Eşbaşkanı Viyan Tekçe, TJA, DEM ve DBP İl örgütü üyeleri yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.
Kitle DEM Parti Colemêrg İl Örgütünden açıklamanın yapıldığı çarşı merkezine doğru, “Berxwedan jiyan e”, “Bijî berxwedana gelê Kurd” sloganlarıyla yürüdü. Ardından yapılan açıklama metnini Colemêrg Belediyesi Meclis üyesi Evin Tan okudu. Kayyımın darbe ve irade gaspı olduğunu belirterek, omuz omuza olmaya çağrısında bulundu.
Gever
DEM Parti Gever (Yüksekova) İlçe Örgütü ise yürüyüş, basın açıklaması ve oturma eylemi düzenledi. DBP, DEM Parti Gever ilçe örgütleri, DEM Parti Colemêrg milletvekili Öznur Bartın, TJA ve çok sayıda kişi katıldı. DEM Parti ilçe örgütünden çarşı merkezine kadar yürüyüş düzenledi. İlçe merkezinde yapılan basın açıklamasını DEM Parti Gever Eşbaşkanı Ercan Sevmez okudu.
Her koşulda halkın iradesini savunmak ve halkın yerel yönetimlerine sahip çıkmak partilerinin varlık gerekçesi olduğunu dile getiren Sevmez, “Asla boyun eğmeyeceğiz, asla mücadeleden geri durmayacağız. Eğer iktidar iflas etmiş bu yöntemlerle başarılı olacağını düşünüyorsa çok büyük yanılacaktır. Tarihten günümüze kadar inkar, imha ve gasp ettiğiniz irade politikalarına karşı boyun eğmedik, eğmeyeceğiz” dedi.
Açıklama ardından kitle oturma eylemine geçti. Oturma eyleminde sık sık sloganlar atıldı. Ardından kitle aynı sloganlar eşliğinde parti binasına doğru tekrar yürüyüşe geçerek eylemi sonlandırdı.
Adana
Adana Emek ve Demokrasi Güçleri, İnönü Parkı’nda kayyım atamalarını protesto etti. Açıklama öncesi park polislerce ablukaya alınırken, yurttaşların açıklama yapılmasına polis izin vermedi. Park toplanan kitle, çevik kuvvet polislerince çembere alındı. Kitle polisin tutumunu oturma eylemi ile protesto edip sık sık, “Her yer Dêrsim her yer direniş” sloganı attı. Engellemeye rağmen basın açıklaması yapıldı.
Platform adına İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi Başkanı Yakup Ataş ortak basın metnini okudu. Ataş, kayyım uygulamalarının 2016’dan bu yana sistematik bir şekilde sürdüğüne işaret ederek, “AKP-MHP iktidarı halkın iradesine darbe yapmakla kalmamış, aynı zamanda anayasal hükümleri de ihlal etmiştir. Kayyım politikaları, Cumhuriyet rejiminin totaliter bir yapıya dönüştüğünün en açık göstergesidir” dedi.
Ataş sözlerini şöyle tamamladı: “Her türlü baskı, haksız ve hukuksuz uygulamalara karşı emek, demokrasi, eşitlik, özgürlük ve insan hakları mücadelesini sürdüreceğiz. Kayyım zihniyetine karşı halkın iradesini savunmaya devam edeceğiz” dedi.
KESK Adana Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Fatma Sarıoğuz Güney, belediye seçimlerinin anlamını kaybettiğine dikkat çekerek iktidarın hukuksuz ve antidemokratik uygulamalarına tepki gösterdi.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Adana İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Kerem Şahin, büyüyen adaletsizliğe karşı mücadelelerinin devam edeceğini ifade etti
Açıklama oturma eylemi ile son buldu.
Dêrsim-Pulur
Pulur (Ovacık) Belediyesi önünde kayyımlar protesto edildi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekillerinin de aralarında olduğu kitle, belediyeye kadar yürüyüş düzenledi. CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, barikatların kaldırılmasını talep etti. Polis amiri, “Bizim Ovacık halkıyla bir sıkıntımız yok. Kahramanın biri çıkar Allah korusun, buraya zarar verir. Ovacık halkıyla sıkıntımız yok. İnsanın buraya girmesinde de sıkıntı yok. Birkaç gün kalacak. Pazartesi normal işlevine başlayacak. Bizim tel örgülere ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.
CHP’li Tanrıkulu, “Bu uygulamayı kabul etmiyoruz. Kayyım halkın iradesinin gaspıdır, demokrasiye darbedir. Seçme ve seçilme hakkının halkın elinden alınmasıdır. AKP, 2016 yılında şeytanın aklına gelmeyen, darbecilerin aklına gelmeyen bir düzenlemeyi parlamentodan geçirmeye çalıştı, geçiremedi. Sonrasında darbe girişimi ardından kayyım rejimini KHK ile devreye koydu. 2016’dan bu yana 3 kezdir bölgede kayyım uygulamaya çalışıyorlar. Belediye Ovacık halkınındır” dedi.
Pulur Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ise, “Arkanızda gördüğünüz bu belediye hiç borçlanmadı. Bunun sebebi de burada görev yapan yoldaşlarımız ve bizlerin bir kuruşunu israf etmediğimiz içindir. Beni seçtiniz ki düğününüze geleyim, cenazenize geleyim. Zor gününüzde yanınızda olayım diye seçtiniz. Ben 12 yıldır ‘örgüt üyesi’ isem, vali neden benimle oturdu?” ifadelerini kullandı.
CHP Milletvekili Mahmut Tanal, “Halkın iradesini bir idari kararla kaldıramazsınız. Halk getirdiği gibi götürmesini de bilir. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin ise, millet kararını vermiştir. Sandıkta yenemediğiniz belediye başkanlarının görevden alınması anayasaya, mevcut yasalara aykırıdır. Milli iradenin gaspıdır” dedi.
Mersin
Mersin Emek ve Demokrasi Platformu, Özgür Çocuk Parkı’nda açıklama yaptı. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Mersin Şube Başkanı Mahmut Sümbül, halk iradesini gasp edildiğini söyledi. Sümbül, “Demokrasiden, adaletten, hukuktan bahsetmek mümkün değildir. Seyit Rıza’nın dediği gibi; ‘Diz çöktüremeyeceksiniz, bu da size dert olsun’ diyoruz. İrademize sahip çıkmaya devam edeceğiz. Seçilmiş belediye başkanlarımıza sahip çıkacağız. Belediyelerimize yapılan bu antidemokratik ve hukuk dışı operasyonu ve kayyım atanmasını tüm yerel yönetimlere ve demokratik kurumlara yapılmış bir saldırı olarak görüyoruz” diye konuştu.
DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca, kayyım atanan belediyelerin karakola çevrildiğine işaret ederek, “Dersim’de 100 yıllık soykırım politikalarına boyun eğmemiş halka, düşmanlık politikası ile saldırmaya devam ediyorlar. Yenildiklerini biliyorlar, oraya hırsızlığa geldiklerini çok iyi biliyorlar, gaspa geldiklerini, halkın bütçesine çökmeye geldiklerini çok iyi biliyorlar. Sizin karşınızda halk var. Suç işleyerek iktidarda kalmaya çalışabilirsiniz, ancak sizin karşınızda 100 yıl soykırımcı devlet aklına, soykırımcı devlet politikalarına karşı diz çökmemiş, boyun eğmemiş Seyit Rıza’nın torunları var” ifadelerini kullandı.
Eylem, oturma eylemiyle devam etti.
Dîlok
Dîlok Emek ve Demokrasi Platformu, Dersîm ve Pulur Belediyelerine kayyım atanmasını protesto etmek amacıyla basın açıklaması yaptı. Yeşilsu Parkında yapılan açıklamada, “İrade gaspına karşı direnerek kazanacağız” pankartı açıldı. Açıklamayı platform adına DEM Parti Dîlok İl Eşbaşkanı Zozan Ayhan yaptı. Açıklama, “Direne direne kazanacağız” sloganı ve alkışlarla son buldu.
Amed
Amed Emek ve Demokrasi Platformu, AZC Plaza önünde bir araya geldi. “Halk iradesi gasp edilemez. Kayyıma geçit yok” pankartının açıldığı eylemde “Kayyım gasptır, gaspa geçit yok”, “Dêrsim Kürt halkının onurudur” sloganları atıldı. Platform adına açıklamayı Eğitim Sen Amed 1 No’lu Şube Eşbaşkanı Saliha Zorlu yaptı.
AKP-MHP iktidar bloğunun kendisini halkın iradesinin, hukukun, anayasanın ve yargı kararları üzerinde gördüğüne tanıklık ettiklerini belirten Saliha Zorlu, “Halk iradesi de bu sefer de Dêrsim ve Pulur belediyelerine kayyım atanarak gasp edilmiştir. Plan çok önceden kurulmuştur. Defalarca yaşadığımız kayyım atamalarında ortaya çıkan vahim tablo ortadadır” diye konuştu.
İktidarın geçmiş iki dönemde olduğu gibi bir kez daha siyasallaşmış yargı eliyle hukuki olmayan gerekçeler öne sürerek seçimleri anlamsızlaştırdığını söyleyen Saliha Zorlu, “Bir kez daha altını çiziyoruz. Demokrasinin varlığını temel koşulu halk iradesine saygı duymaktır, aksi her türlü karar veya müdahale halkın demokratik iradesine gasp edilmesine gelmektedir. Hukuk dışı yollarla, baskı ve zor yöntemleriyle halkın iradesinin gasp edilmesi son verilmelidir” dedi.
Açıklama atılan sloganlarla sona erdi.
Wan
Wan Emek ve Demokrasi Platformu, irade gaspını meşaleli yürüyüşle protesto ederek basın açıklaması düzenledi. Aydın Perihan AVM önünde bir araya gelen yüzlerce kişi “Hırsız kayyım Kürdistan’dan defol”, “Bê Serok jiyan nabe”, “Kayyıma karşı süresiz direniş”, “Berxwedan jiyan e”, “Kürt halkı sokakta iradenin yanında” sloganları attı.
Platform adına açıklamayı yapan Murat Atabay, “Birlikte yaşam iradesini güçlendirecek, yerelleşmiş ve katılımcı bir demokrasiye izin verilmeyeceği tüm topluma parmak sallanarak ilan edilmiştir. Hiç kimsenin ülkede, asgari demokrasi işleyişini yok etmeye, insanların demokratik iradesine ipotek koymaya hakkı yoktur. Halklarımız, halk iradesinin çiğnendiği antidemokratik baskıcı bir geleceği değil, insanca bir düzende bir arada eşit ve özgür bir yaşamı hak etmektedir. Siyaset güdümlü kararlarla, seçilmiş Belediye Başkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyım atandığı, siyasi parti eş genel başkanlarının, milletvekillerinin, belediye başkanlarının cezaevinde tutulduğu bir ülkede, asgari ölçütte de olsa demokrasiden söz etmek mümkün değildir” diye konuştu.
Bu zihniyetin tarihe kara bir leke olarak düştüğünü söyleyen Atabay, “Çünkü seçilmiş belediye başkanlarını görevden almak, sadece halk iradesine değil, halkın demokrasiye ve seçimlere olan inancına da darbe vurmaktadır. Ülkemizin demokratik, eşit ve bir arada, barış içerisinde yaşayabileceği bir geleceği tehdit etmektedir. Halkla hiçbir bağı olmayan, halka karşı hiçbir sorumluluk duygusu taşımayan kayyımlar sadece demokrasiye değil, atandıkları yerel yönetimlere de büyük ve kalıcı zararlar vermektedir. Ülkeyi yönetenleri, ülkenin en acil sorunları olan işsizlik, açlık, güvencesiz bir gelecek, her geçen gün artan borç yükü ortada duruyorken, bu ülkenin gerçek sorunlarıyla yüzleşmeye, anayasaya, hukuka ve halk iradesine saygı duymaya çağırıyoruz” diye bitirdi.
Açıklama oturma eyleminin ardından sona erdi.
Hatay
Antakya Emek ve Demokrasi Platformu, Sevsen Nevzat Şahin Ortaokulu karşısında basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı yapan DEM Parti PM üyesi Hülya Kavuk, Kayyımlarla kentlerin yönetilemeyeceğini ifade ederek, “Buradan bir kez daha sesleniyoruz. Kayyımlar gidecek, halkın iradesi kazanacak. Her yerde olduğu gibi Dersim’de de iradesine sahip çıkan halka uygulanan şiddeti asla kabul etmiyoruz. Demokratik protesto hakkını kullanan halka uygulanan şiddet kayyım rejiminin acziyetini ve halk düşmanlığını gözler önüne sermektedir. Ancak bilinmelidir ki Türkiye halkları asla baskıya ve zulme boyun eğmeyecektir” dedi.
Antalya
Antalya Emek ve Demokrasi Platformu ise Attalos Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. “Kayyım halk iradesine, emeğe, barışa darbedir. Burada konuşan KESK Antalya Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü İlhan Karakurt, kayyım uygulamasının tüm emek ve demokrasi güçlerine karşı yapıldığını belirterek dayanışma çağrısı yaptı. Karakurt, “Tek adam iktidarı temel stratejini, tüm devlet imkanlarını, iktidar medyası ve yargısını kullanarak muhalefetin zayıflatılması, bölünmesi ve susturulması üzerine kurmuştur. Bu da gösteriyor ki kayyım darbesi ile emekçi halka gözdağı verilerek iradesi teslim alınmak istenmektedir. Dolayısıyla emek ve demokrasi güçlerinin ve hak hukuk ve adalet diyen herkesin tek adam iktidarının bu darbesi karşısında en geniş zemin üzerinde buluşarak ortak hareket etmeleri ülkemiz ve geleceğimiz için hayati önem taşımaktadır” ifadelerini kullandı.
Kaynak: MA