Kürt şiirinde köklü değişikliler yaparak birçok yeniliğe imza atan, şiirde Arap kafiyesini kaldırıp Kürt geleneksel şiirini bir yöntem haline getiren Şair Goran’ın vefatının üzerinden 62 yıl geçti
Abdullah Beg, diğer adıyla Şair Goran, 1905 yılında Halepçe kentinde dünyaya geldi. Ailesi, edebiyat ve sanatın farklı alanlarına ilgiliydi. Ailesi, Rojhilat’ın Mîran Beg asilzadelerindendi. Caf aşiretinden olan bu aile, daha sonra Halepçe’ye yerleşir.
Şair Goran, Kuran okumayı babasından öğrenir ve ilk okulu da onun yanında tamamlar. Ardından Halepçe’deki Paşan Camii’nde müezzin olarak çalışmaya başlar. 1919’da babası vefat eder, erkek kardeşi ise öldürülür. Bunun üzerine 1922 yılında geçimini sağlamak ve çalışabilmek için okulu terk eder. 1922’den 1925’e dek maddi olarak oldukça zorlandığı bir dönemi yaşar. 1925’te Halepçe’ye öğretmen olarak atanır. 1937 yılına kadar Halepçe’de kalır ve hizmet etmeyi sürdürür.
1937 yılında Halepçe Karayolları İdaresi’nde çalışmaya başlar ve bu görevini 1951 yılına dek sürdürür. Aynı yıl birkaç Kürt aydınıyla birlikte Filistin’in Yafa kentine gider. Orada faşizme karşı geliştirilen cephede yer alır. Yakın Doğu Radyosu’nda Kürdistan servisinde yer alır.
1952 yılında Süleymaniye geri döner ve Jîn Gazetesi’nin sorumlularından olur. Bu çalışmasını Eylül 1953’e kadar sürdürür. Aynı yılın Ekim ayında bir grup arkadaşıyla birlikte Süleymaniye’de gözaltına alınır ve bir yıl tutuklu kalır. Bir yıl da denetimli serbestlikle dışarıda kalır. Serbest bırakıldıktan sonra bir süre Bağdat’a giderek orada site inşaatlarında çalışır.
1959 yılında Şefeq dergisinin baş yazarı olarak görev yapar ve burada Beyan mahlasını kullanır. 1960 yılında Bağdat Üniversitesi Kültür Fakültesi Kürtçe Bölümü’nde yardımcı profesör olur. Ayrıca Azadî Gazetesi Genel Yayın Kurulu üyeliğine seçilir.
Goran, başka dillerin edebiyatındaki yenilenmelerden oldukça etkilenir ve çevrilere başlar. Kürt şiirine başka dillerden gelen kafiyeye son verir ve Kürtçe alfabeyle şiir yazmaya başlar. Goran, kafiyeden harflere dek Kürtçe şiirde köklü değişikliklere gider.
Goran, ‘Beheşt û Yadîgar’, ‘Firmêsk û Huner’ ve ‘Peyama Kurdî’ adıyla Kürt şiirine 3 divan kazandırır. Ayrıca 1953-1961 yılları arasında yabancı dillerden öyküler derledi.
Şair Goran’ın 1962 yılında kanser hastalığına yakalandığı öğrenilir. Bağdat’ta başarılı bir ameliyat geçirir. Ameliyattan sonra Moskova’ya gider ve 3 ay boyunca tedavi görür. Irak’a döndükten sonra rahatsızlığı yeniden nükseder. 1962 yılında Süleymaniye’de yaşamını yitirir. Şiir kitaplarının en çok ses getireni 1980 yılında, ölümünden sonra okuyucuyla buluşur.
Kaynak: ROJNEWS