DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, gündemdeki tartışmalarına ilişkin ‘Buyurun, biz hazırız, buradayız, çözüme varız, diyaloga varız. Ne bekliyorsunuz? Devlet bu konuda kararlı mı, hazır mı, bütüncül bir yaklaşımı var mı?’ dedi
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, güncel gelişmelere dair partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Doğan, yerel seçimlerde karşı karşıya kaldıkları tüm zorluklara rağmen çalışmalarını sürdürdüklerine işaret ederek, halkın kayyımları istemediklerini bir kez daha ortaya koyduğunu söyledi.
‘İnsanlar vazgeçmeyecek’
Belediyelere yeniden kayyım atandığına dikkati çeken Doğan, ülkenin mevcut anayasa ile yönetilmediğini söyledi. Doğan, “Yani mevcuttaki darbe anayasası dahi hayata geçirilmiyor. Bu anayasal hakka nasıl müdahaleler görüyoruz günlerdir? İnsanlar vazgeçmeyecekler. Kayyım değil, yerel demokrasi diyorlar. Darbe değil, özgürlükler için demokratik protesto hakkını kullanıyorlar. Peki siz ne yapıyorsunuz? Ters kelepçe, çocuklara gözaltı, sokaklarda olmaması gereken görüntülere neden oluyorsunuz. Hem insanların iradelerine kayyım atayacaksınız, hem de seçme ve seçilme hakkınız yok diyeceksiniz” diye konuştu.
Sokaklardaki şiddet
Doğan, şunları söyledi: “Hem gasp edeceksiniz hem de bu gaspa karşı demokratik direniş hakkını kullanan insanlara anti demokratik muamele ile işkence uygulamaya kalkışacaksınız. Kim olduğu belli olmayan, bereli ve maskeli, pervasızca insanlara işkence uygulayan, kim oldukları belirsiz insanları sokağa indireceksiniz, sonra da hiçbir şey olmadığı gibi susacaksınız. Günlerdir soruyoruz, sokaklardaki bu şiddetin nedeni ne?”
‘Kayyımla ne kazanıldı? ‘
“Kayyımlarla ne kazanıldı” diye soran Doğan, “Bir de yetmiyor bu kayyım uygulamasının inkarı için yeni kavramlar arayışına girmişler. Geçici görevden uzaklaştırma gibi bir söz kurulmuş. Bugüne kadar kayyım atanıp yerine geri dönebilmiş kaç belediye başkanı eşbaşkanı var? Seçim süreci boyunca açık ve şeffaf bir şekilde davrandık. Kazandığımız seçim tekrar edildi, bir kez daha seçime girmek durumunda kaldık ve binlerce oy farkı ile tekrar kazandık. Yine kazanacağız” diye belirtti.
‘Muhataplığın kabulü’
Bahçeli’nin çağrılarına değinen Doğan şu ifadeleri kullandı: “DEM Parti’nin bu konudaki tavrı merak edildiği için bir daha yenileyerek ifade edeceğiz. Bahçeli’nin önemli bulduğumuz tespitleri var. Sayın Öcalan’a yaptığı çağrı önemli bir çağrı. Muhataplığının kabulü tabii ki kritik. Teklifinde ısrarcı olduğunu söylemesi yine öyle. Arkasında durduğunu söylemesi DEM Parti açısından şüphesiz ki önemli açıklamalar. Yıllardır söylediğimiz tecrit tespiti önemli”
Tecrit sürüyor
Doğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“DEM Parti’nin sanki tavrında bir belirsizlik varmış gibi tartışmalar sürüyor. En başta şu tespiti yapalım; bu doğru değil. DEM Parti’nin beklentisi çok açık. DEM Parti diyor ki biz Sayın Öcalan’ı duymuyoruz. Türkiye kamuoyu duymuyor. Tecrit sürüyor. 3 satır gibi görünen bu mesajın içinde çok mesaj var. Tecridi kaldırmıyorsunuz, sürdürüyorsunuz, Sayın Öcalan’ın mesajında dikkat çektiği koşullar sağlanmıyor, koşullar oluşursa ‘ben buna hazırım’ dedi.
DEM Parti mi iktidar
Biz de DEM Parti olarak hazır olduğumuzu söyledik. KCK açıklama yaptı, ‘Koşullar sağlanırsa varız’ dediler. Kamuoyu çözüme dair önerileri duymuyor. Bu tartışmalara hiçbir şekilde dahil edilmiyor. Sonra da ‘DEM Parti gereğini yapmıyor’ gibi yorumlar yapılıyor. DEM Parti mi iktidar? Bugün kim bu çağrıyı yapıyor; iktidar bloğu. Tecridi kim kaldırabilir; iktdar. Ne duruyorsunuz, niye yapmıyorsunuz, niye oluşturmuyorsunuz bu koşulları.
Biz hazırız devlet hazır mı ?
Buyurun, biz hazırız, buradayız, çözüme varız, diyaloga varız. Ne bekliyorsunuz? Devlet bu konuda kararlı mı, hazır mı, bütüncül bir yaklaşımı var mı? diye sorduk. Yine soruyoruz; Devletin bu konuda bütüncül bir yaklaşımı var mı, devlet hazır mı? Biz zaten hazırız. Sayın Öcalan da hazır olduğunu söyledi. O halde sözün gereği yapılmalı ve artık ertelenmemeli.
Heybenizde ne var?
Tuncer başkan bir kaç gün önce ‘Bizim heybemizde barış var diyalog var müzakere var. Bunun için ödenmiş bedeller, acılar, kayıplar, sürgünler var. Bunların son bulmasını istiyoruz’ demişti. Demek ki gerçekten Eş Genel Başkanımız Tuncer Bakırhan’ın dediği gibi heybelerinde kayyım var, soruşturma var. DEM Parti’yi susturma girişimi var. Eskiden geçen yıllardan hiç bir şey öğrenilmediği, aynı politikalarda ısrar edileceği ortada.
Bakırhan’ın hedef gösterilmesi
İçişleri Bakanlığı, Eş Genel Başkanımız Tuncer Bakırhan’ın yaptığı konuşma dolayısıyla yasal işlem başlatmış. Bu konuşmada ne söylendiği son derece açık. Fakat bu konuşma farklı bir biçimde çarpıtıldı. Birileri çıkıp, Eş Genel Başkanımız Tuncer Bakırhan’ın konuşmasını maksatlı bir biçimde çarpıtıyor. Üstelik suç işleyerek. Eş Genel Başkanımız Tuncer Bakırhan’ın sözleri, ima etmediği bir bağlama çevrilmeye çalışılıyor. Tabi ki eş genel başkanımız şunu söylüyor; Biz bu gaspa karşı bu demokratik protesto hakkımızı ve direniş hakkımızı koruyacağız, mücadele edeceğiz.”
Kaynak: MA