Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî belediyelerine yapılan kayyım darbesi Amed, Wan, Mersin, Colemêrg, Îdir, Agirî, Mûş ve Riha’da protesto edildi
Riha’nın Xelfetî (Halfeti) ilçesinde belediyeye kayyım atanması protesto edildi. DEM Partili siyasetçiler, çok sayıda kişiyle birlikte kayyım kararına tepki gösterdi. DEM Parti İl Eşbaşkanı Bekir Karakeçili, kayyım atamasının 4 Kasım 2016’da siyasetçilere dönük siyasi darbenin yıl dönümünde yaşandığına dikkati çekti. Karakeçili, “Sayın Öcalan’ı Meclis’e çağıranlar Sayın Öcalan’ın ilçesine kayyım atıyor. Bu düşman hukukudur,” dedi.
Yerine kayyım atanan Xelfetî Belediye Eşbaşkanı Mehmet Karayılan, “Kayyım sadece belediyeye değil, topyekûn Kürt halkının değerlerine atanmıştır. Kayyıma geçit vermeyeceğiz. Belediyeyi 500 milyon borç ile devraldık. Hırsız buradan çekip gitti. Bu hırsızlığın üzerine gittiğimiz için bu faşist zihniyet karşımıza çıkmıştır. Kendimize ait olanı geri alacağız,” ifadelerini kullandı.
İmralı görüşmesine işaret etti
DEM Parti Riha Milletvekili Ömer Öcalan, 23 Ekim’de görüştüğü Abdullah Öcalan’ın Xelfetî Belediyesi’ne değindiğini aktardı. Öcalan, “Ülke negatif bir güne uyandı. Kürt meselesinin uzun bir süre sonra tartışıldığı süreçte kayyım ile karşı karşıyayız. 23 Ekim’de Sayın Öcalan ile bir görüşme gerçekleştirdik. Türk ve Kürt halkları arasında tarihi gelişmelere değinilip, bin yıl önce Sultan Sencer’den tutun cumhuriyetin kuruluşuna kadar olan süreç ayrıntılı bir şekilde değerlendirildi. Halfeti ve Halfeti Belediyesi’nden bahsettik. Sayın Öcalan’a belediye eşbaşkanının birinin Türkmen ve diğerinin Kürt kadını olduğunu söyledik. Bunun üzerine Sayın Öcalan Halfeti’yi anlattı. Halfeti’de Kürtler ve Türkmenler yaşıyor. Sayın Öcalan’ın paradigmasının hayata geçeceği bir zemine sahip. Sayın Öcalan ‘Benim projem budur’ dedi” ifadelerini kullandı.
“Sayın Öcalan’ın paradigması burada gerçekleşiyor” diyen Öcalan, şunları söyledi: “Sayın Öcalan, Karayılan’ın Türkmen olduğunu duyduğunda şaşırdı. Halfeti, Türkiye gerçeğidir. Sayın Öcalan’ın mesajı açıktır; Sayın Öcalan ‘koşullar sağlanırsa çözüm için varım’ dedi. Demokratik siyaset zemininde ısrar ediyoruz. Bugün yaşananlar çözüme katkı sağlamıyor. Sorunları daha da derinleşiyor. Hukuki zemin tahrip oluyor. Kimler kazanıyor? Bunlar yanlış politikalar. Sorunu derinleştiren politikalardan dönülmesi gerek. İç bütünleşmeyi böyle mi sağlayacaksınız? Halfeti’de herkesin seçme hakkı elinden alınıyor.”
Cahit Kırkazak: Bugün yine direniş günüdür
Ablukaya alınan belediye binası önünde devam eden nöbete Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Cahit Kırkazak da katıldı. Burada açıklama yapan Kırkazak, “Bugün yine direniş günüdür. Yüz yıllık talan, politikaya karşı direnme günüdür. Bugün direnişi büyütme günüdür,” dedi.
“Biz AKP’nin bu coğrafyada ne yapmak istediğini iyi biliyoruz” diyen Kırkazak, “DEM ve HDP olarak halkların bir arada yaşama mücadelesi veriyoruz. Halfeti bunun için en güzel örnek. Halklar bir arada yaşamak istiyor. AKP halkların bir arada yaşamasına karşı. Herkesi tekçiliğe karşı herkesi demokratik ulusa, hırsızlığa karşı hizmete sahip çıkmaya davet ediyoruz. Erdoğan Kürt halkı senin ağa babalarına diz çökmedi, sana da diz çökmeyecek. Daha önce Kürdistan’da kayyım varsa İstanbul’da da olacak, dedik ve örneğini gördük. Gelin hep birlikte demokratik ulusu inşa edelim. Yoksa bütün belediyeler kayyım tehdidi altında kalacak. Bugün direnişimizin ilk günü. Bugünden sonra da Demokratik Cumhuriyeti kurana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz” diye ifade etti.
Halkın belediye binası önünde bekleyişi sürüyor.
Wan
Wan’da kayyım protestosuna polis saldırısı sonrası oturma eylemi yapan DEM Partililer, 2-3 Nisan direnişini hatırlatarak, “belediyeleri sahiplenme” çağrısı yaptı.
İçişleri Bakanlığı tarafından Mêrdin, Êlih ve Xalfeti belediyelerine kayyım atanmasını protesto eden Wanlılar, Sanat Sokağı’nda bir araya geldi. Kayyımlara karşı direniş çağrısı yapan kitle, sık sık “Bijî berxwedana gelê Kurd”, “Kayyımlar gidecek halk gelecek”, “Berxwedan jiyan e” sloganları attı.
Halk direnecek
Burada konuşan DEM Parti Wan Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, yenilgiye doymayan AKP-MHP rejiminin tekrar aynı yönteme başvurduğunu belirterek, halkın bu saldırılara karşı direneceğini söyledi. Kaçmaz, “Kürt halkı tarih boyunca nasıl boyun eğmediyse bundan sonra da boyun eğmeyecek. Kürtleri demokratik siyaset zemininden çekmeye çalışan bu zihniyete karşı Kürtler nasıl mücadele ettiyse bundan sonra da mücadelesine devam edecektir. Kürdistan’da her türlü kirli savaş politikalarını devreye soktular. Özel savaş politikalarını uyguladınız ama Kürtler size gereken cevabı verdi. Yolsuzluk yaptınız, hırsızlık yaptınız, kültürümüze, dilimize tarihimize ve irademize el uzatıyorsunuz. Kürtler size karşı nasıl mücadele edeceğini çok iyi biliyor. Kayyım artık bir rejimdir. Buna kimse sessiz kalmamızı beklemesin. Nasıl ki 31 Mart’taki mazbata gaspına karşı irademizi savunduysak ant olsun ki aynı direnişi bir kez daha sergileyeceğiz” diye konuştu.
Oturma eylemi
Konuşmanın ardından yürüyüşe geçen kitleye polis saldırdı. Saldırıda çok sayıda kişi gözaltına alınırken, kitle polis ablukası altında Sanat Sokağı’nda oturma eylemi başlattı.
Kayyım atama kararına tepki gösteren Amed Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, “Halkın iradesine yapılan müdahaleden vazgeçilmeli” çağrısında bulundu.
Amed
Amed Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, İçişleri Bakanlığı kararıyla Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî belediyelerine kayyım atama kararına karşı Diyarbakır Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya Sivil Toplum Örgütü (STK) temsilcileri katıldı. Basın açıklamasını Amed Kent Koruma ve Dayanışma Platformu adına Amed Baro Başkanı Abdulkadir Güleç okudu.
‘Seçme seçilme hakkına saygı duyulmalı’
Türkiye toplumunun demokratik yönetim sistemlerinde kabulü mümkün olmayan kayyım atama kararlarına maruz bırakılmaya devam edildiğini vurgulayan Güleç şunları söyledi:
“Ülkedeki siyasal, sosyal, ekonomik sorunların çözümü için öncelikle insan haklarına saygıyı bir devlet kültürü inşa etmek, barış ve demokrasiyi tesis etmek gerekir. Bizler kentin sivil toplum, meslek ve hak örgütleri olarak, siyasi iktidarı halkın iradesine yapılan bu müdahaleden vazgeçmeye ve seçilmiş belediye başkanlarını bir an önce göreve iade etmeye, tüm demokrasi güçlerini de siyasi iktidarın bu müdahalesine karşı çıkmaya davet ediyoruz.”
Mersin
Mersin’de, 3 belediyeye kayyım atanması kararı yürüyüşle protesto edildi.
DEM Parti yönetimindeki Êlih, Mêrdîn ve Xelfetî belediyelerine kayyım atanması, Mersin’in Akdeniz ve Toros ilçelerinde yapılan yürüyüşlerle protesto edildi. DEM Parti Mersin İl Örgütü tarafından düzenlenen yürüyüşe DEM Parti Mersin il ve ilçe örgütleri yöneticileri, Mersin Milletvekili Perihan Koca ve çok sayıda yurttaş katıldı. Yürüyüşte sık sık, “Kürdistan faşizme mezar olacak”, “Kayyım gidecek halk kalacak” ve “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atıldı.
‘Gün direnme günüdür’
Akdeniz ilçesindeki yürüyüşün ardından açıklama yapan DEM Parti Mersin İl Eşbaşkanı Reşat Aşan, “Darbeci anlayışa karşı, Kürt halkını yok sayanlara, Kürt halkının iradesini hiçe sayan zalimlere karşı gün direnme günüdür, mücadele günüdür” dedi.
Ardından konuşan DEM Parti Milletvekili Perihan Koca, kayyım darbesini kabul etmeyeceklerini belirterek, “Mardin bizimdir, Batman bizimdir, Halfeti bizimdir. Halkın iradesinin gasp edilmesini kabul etmiyoruz. Bizler kayyımı yakından tanıyoruz, kayyım hırsızlıktır, kayyım gasptır, kayyım darbedir, kayyım Kürt halkının iradesine yapılmış bir darbedir, kadınların, gençlerin iradesine yapılmış bir darbedir” diye konuştu.
Öte yandan DEM Parti İl Örgütü, bugün saat 18:00’da Özgür Çocuk Parkı’nda yapılacak açıklamaya katılım çağrısı yaptı.
Ankara
Ankara Sığınaklar Kurultayı sonrasında Mêrdîn, Êlîh ve Xalfetî Belediyelerine atanan kayyımlara ilişkin açıklama yapan feminist kadınlar, “8 yıldır sürekli olarak Kürt halkını, Kürt kadınlarının anayasal seçme ve seçilme hakkını yok sayan bu rejimi kabul etmiyoruz. Kazanımlarımızdan, dayanışmamızdan, haklarımızdan vazgeçmiyoruz,” dedi.
Ankara’da 27’ncisi gerçekleştirilen Kadın Sığınakları ve Da(ya)nışma Merkezleri Kurultayı sonrasında feminist kadınlar, sabah saatlerinde Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi, Êlîh Belediyesi ve Xalfetî ilçe Belediyesine atanan kayyımlara ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi. “Feministler kayyıma hayır diyor” yazılı pankartın açıldığı açıklamada, “Kadınlar kayyıma hayır diyor” sloganları atıldı.
‘Kürt halkını yok sayan bu rejimi kabul etmiyoruz’
Kadın Sığınakları ve Da(ya)nışma Merkezleri Kurultayı katılımcısı kadınlar tarafından yapılan açıklamada “Hakkari ile başlayan ve geçen hafta Esenyurt Belediyesinde yaşanan kayyım gaspı bugün Mardin, Batman, Halfeti Belediyelerini hedef aldı. 8 yıldır sürekli olarak Kürt halkını, Kürt kadınlarının anayasal seçme ve seçilme hakkını yok sayan bu rejimi kabul etmiyoruz. Kazanımlarımızdan, dayanışmamızdan, haklarımızdan vazgeçmiyoruz. 31 Mart sonrasında Batman’dan İzmir’e, Mardin’den Antalya’ya, Diyarbakır’dan Edirne’ye belediyelerden, kamu kurumlarından, kadın örgütlerinden kadınlar olarak, kadınlara şiddetten uzaklaşabilmesi, eşit ve özgür bir yaşam güvencelerini konuşup kurultayda bunların gerçekleşebilmesinin ön koşulu, temel demokratik haklarımıza koşulsuz erişebilmemizdir. Kayyımın olduğu her yerde halkın iradesinin olmadığı yerde eşitlik ve özgürlükten konuşma koşullarımızı dahi kaybediyoruz. Bunca yıl kayyımla yönetilen belediyelerde yaratılan yıkımın ardından kadınların dayanışması ve inadıyla kadın odaklı belediyecilerin nasıl yeniden kurulduğuna tanığız” ifadelerine yer verildi.
Colemêrg
Colemêrg’in Gever (Yüksekova) ilçesinde DEM Parti Gever ilçe örgütü öncülüğünde basın açıklaması düzenlendi. Açıklama öncesi kentin birçok yeri polisler tarafından ablukaya alındı. Açıklamaya, Gever Barış Anneleri Meclisi, Gever belediyesi Eşbaşkanları Şadiye Kırmızıgül, Şoreş Diri, belediye meclis üyeleri, İHD ve ÖHD Colemêrg şube üyeleri ve çok sayıda kişi katıldı. Açıklamada, “İrade gaspına karşı direnerek kazanacağız” pankartı açıldı.
DEM Parti Gever ilçe örgütünden açıklamanın yapılacağı çarşı merkezindeki Zagros iş merkezi önüne kadar, “Kayyıma gasptır, kayyıma geçit yok” ve “Biji berxwedana gelê Kurd” sloganlarıyla yürüyüş düzenledi. Yürüyüş ardından DEM Parti Gever ilçe örgütü Eşbaşkanı Ercan Sevmez basın metnini okudu.
Açıklama ardından kitle tekrar, “Biji berxwedana gelê Kurd”, “Direne direne kazanacağız”, “Kayyım gasptır, gaspa geçit yok” ve “Gaspa hayır” sloganlarıyla ilçe örgütüne doğru yürüyüşe geçti.
Îdir
DEM Parti, DBP Îdir il örgütleri ve TJA öncülüğünde kayyım için basın açıklaması gerçekleştirildi. DEM Parti il binası önündeki açıklamaya, belediye eşbaşkanlarının yanı sıra çok sayıda kişi katıldı. Darbenin Kürt halkının iradesine yönelik gerçekleştirildiğinin altını çizen DBP Îdir il Eşbaşkanı Murat Yerlikaya, kayyım gaspını tanımadıklarını ve geçit vermeyeceklerini söyledi. Yerlikaya, halklara çağrıda bulunarak bu gasp saldırısına bütün kesimlerden ses çıkması gerektiğinin vurgusunu yaptı.
Agirî
DBP ve DEM Parti Agirî il örgütleri, İçişleri Bakanlığı kararıyla Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî belediyelerine kayyım atama kararlarına katlı protesto etmek için il binası önünde açıklama yaptı. Açıklamaya Agirî Belediye Eşbaşkanları Hazal Aras, Mehmet Akkuş, seçilmiş il genel meclis, belediye meclis üyeleri ve çok sayıda yurttaş katıldı. Açıklamada “Şaredarî yên me ne, em nahêlin hûn desteser bikin” yazılı Kürtçe siyah pankart açılırken kile sık sık “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atıldı.
Açıklamayı DEM Parti Agirî İl Eşbaşkanı Mehmet Umut Doğruer okudu.
DEM Parti, DBP, Barış Anneleri ve TJA öncülüğünde Ağirî’nin Bazîd ilçesinde de kayyım politikalarına ilişkin ilçe binası önünde açıklama gerçekleştirildi. “Kayyuma karşı direneceğiz irademize sahip çıkacağız” pankartının açıldığı açıklamada sık sık “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganı atıldı. Ortak metni belediye meclis sözcüsü Tekin Keskin okudu. Açıklama sloganlarla ve beş dakikalık oturma eyleminin ardından son buldu.
Mûş
DEM Parti Belediye Eşbaşkanı Tuba Sayılğan, DBP il eşbaşkanı ve DEM Parti il eşbaşkanı ise Mûş merkezde kayyım gaspına karşı esnaf ziyareti gerçekleştirdi. Esnaf ziyaretinde halk kayyımları istemediklerini, kendi seçtikleri kişilerin kenti yönetmesi gerektiğine dikkat çekti.
Şirnex
Şirnex’in (Şırnak) Cizîr (Cizre) ilçesinde Sanat Sokağı’nda DEM Parti öncülüğünde kayyım kararı protesto edildi. Çok sayıda Sivil Toplum Örgütü ve siyasi parti temsilcisinin katıldığı eylemde konuşan DEM Parti Şirnex İl Eşbaşkanı Abdullah Güngen, tarihin tekerrür ettiğini belirterek, iktidara bu karardan vazgeçme çağrısında bulundu. Güngen, “Kürt halkının kazanımlarına bir kez daha el konuldu. Bu gasp ve talandır. Ama özgürlük ve demokrasi uğruna verilecek bedel ne olursa olsun vermeye hazırız. Onların bu zorbalığına karşı direneceğiz. Ortadoğu’da bu ceberut iktidar kaybetmeye mahkumdur” dedi.
Çewlîg
DBP ve DEM Parti Çewlîg (Bingöl) İl örgütleri de DEM Parti il binası önünde kayyımlara karşı açıklama yaptı. “İrademe dokunma”, “Siyasi soykırımlara hayır” dövizleri taşındı. Açıklamada, “4 Kasım darbesinin yıldönümünde, Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî belediyelerine kayyım atandı. Kayyım uygulamaları, halkın iradesini çiğneyen açık bir siyasi darbedir. Bu darbeci düzeni kabul etmiyoruz, zorbalığa teslim olmayacağız! Belediyeler halkındır, gasp edenleri tanımıyoruz” denildi.
Dêrsim
Dêrsim Emek ve Demokrasi Platformu’nun çağrısıyla bir araya gelen Dêrsimli yurttaşlar, belediyelere kayyım atanmasını protesto etti. Açıklamaya Dersim Belediye Eşbaşkanı Cevdet Konak, DEDEF Genel Başkanı Ali Rıza Bilir ile Dêrsim’deki siyasi parti ve demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri ile çok sayıda yurttaş katıldı. Yeraltı Çarşısı üstünden Seyit Rıza Meydanı’na yürüyüş düzenledi.
Platform adına basın metnini okuyan Emek Partisi (EMEP) Dersim İl Başkanı Ergin Tekin, “Bu darbenin, 4 Kasım 2016’da Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın gözaltına alınmasının yıl dönümünde gerçekleşmiş olması manidardır. Kürt halkını, demokratik siyasette tasfiye etme saldırılarının 1994’ten beri devam eden iflas etmiş 30 yıllık tekrarıdır. Bu saldırı halk iradesine yönelik gerçekleştirilmiş açık bir darbedir” dedi.
Belediyelere kayyım atanmasının bütün Türkiye halklarının siyasi iradesine yönelmiş açık bir tehdit olduğunu vurgulayan Tekin, “Ülkenin dört bir yanında bu gaspçı yaklaşıma, halkların iradesini yok sayanlara karşı ortak mücadeleyi büyütme çağrısı yapıyoruz” diye belirtti.
Açıklama yapılan oturma eylemi ardından sona erdi.
HABER MERKEZİ