CHP’li Bekaroğlu, 2019 bütçesinin resmi anlaşma olmasa da IMF ile anlaşılmış gibi hazırlandığına dikkat çekerek, iktidarın yerel seçimlerden sonra ciddi bir IMF programı uygulayacağını ifade etti.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, yerel seçimler, ittifak arayışları, ekonomik kriz ve Meclis Genel Kurulu’nda görüşülecek olan 2019 Merkezi Yönetim Bütçesi’ni değerlendirdi. Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi de olan Bekaroğlu, 10 Aralık’ta Genel Kurul’da görüşülmesi beklenen 2019 Merkezi Yönetim Bütçesi’ni ekonomik ve siyasi açıdan ele aldı. Bekaroğlu, “tek adam bütçesi” tanımını yaparak, “Bütün yetki Cumhurbaşkanı’na verildi. Yeni sistem yürürlüğe girdiğinden bu yana en net gösteren belge 2019 Merkezi Yönetim Bütçesi’dir. Her şeyi tek kişi yapacak” dedi.
Ekonomik kriz bütçesi
Bütçenin ekonomik kriz bütçesi olduğunu ifade eden Bekaroğlu, “Her tarafta krizle baş etmeye çalışan bir bütçe; borç ödeme bütçesidir. Mesela biz her bütçede hükümeti başlangıç ödeneklerinin yüzde 1’i kadar borçlanma konusunda yetki verirdik. Yüzde 1’i hiçbir zaman geçmez. Bu yılki Bütçe Kanunu’nda bu yetki başlangıç ödeneklerinin yüzde 3’ü oldu. Yani hükümet 2019’da başlangıç ödeneğinin yüzde 3’ü kadar borçlanabilecek ” ifadelerine yer verdi.
‘Bütçe büyük bir açık verecek’
Bütçenin gelir rakamlarının tutmayacağını belirten Bekaroğlu, “Vergi gelirleri gerçekleşmeyecek. Bunun da üç sebebi var. Birincisi, kriz yaşanıyor; insanlar vergi ödeyemeyecekler, tahakkuk edecek ama ödeyemeyecekler krizden dolayı. İkincisi, güven yok; yarın ne olacağı belli değil. Üçüncüsü ise AKP’nin baştan beri yaptığı bir yanlıştan dolayı vergiler toplanmayacak. Bu yanlış da sürekli vergi borç yapılandırılmasına gidilmesidir. Bu nedenle bu bütçenin gelir hanesi asla ve asla tutmayacak ve büyük bir açık verecek.”
‘Ciddi bir IMF programı uygulayacaklar’
Bütçenin IMF ile resmi bir anlaşma yapılmadan bir IMF programı olduğuna işaret eden Bekaroğlu, şunları kaydetti: “Sosyal halkların kısıtlanması, yatırımların kısıtlanması gibi. IMF ile resmi bir anlaşma yok ama bir IMF anlaşması olmuş da tedbirleri uyguluyormuş gibi bir bütçe bu bütçe. Seçim olduğu için sesini çıkarmayacaklar ama 31 Mart’tan sonra ciddi bir IMF programı uygulayacaklar. Bu programı uygulayacaklar ki uluslararası kreditörlerden, finansörlerden borç almaya devam edebilsinler. Türkiye’nin 470 milyar dolara yakın bir borcu var. Bunun 200 milyar doları kısa vadelidir, yani bir sene içinde ödenmesi gerekiyor. Türkiye bu parayı bulmak zorundadır. Bu parayı bulabilmesi için de faizleri yükseltecekler. Ayrıca bu paraları geri alabilecekleri şartların oluşturtulmasını isteyecekler. Yani kemer sıkma politikaları talep edecekler, geniş halk kesimlerinden kesilip borç ve faizinin ödeneceği tedbirleri alacaklar.”
‘Devletin bürokrasisi çökmüş durumda’
Bekaroğlu, bütçenin toplumdan saklandığını belirterek, şöyle devam etti: “Devletin bürokrasisi çökmüş durumda. Sorduğumuz sorulara yanıtlar alamadık. Hiçbir şey tartışılmıyor, kelimesi, virgülü değişmeden bütçe geçiyor. Ama pes etmemek gerekiyor ve Türkiye’yi olan bitenden haberdar etmek gerekiyor. Milletin nasıl soyulduğunu tek tek anlattık. Cumhuriyet döneminde yapılan yatırımları, 75 milyar dolara satmışlar. 150 milyar dolar civarında olan borcu 470 milyar dolara çıkarmışlar. 500 milyar doların üzerinde cari açık vermişler. Bunlar yetmemiş gelecek kuşakların ödeyeceği vergileri, kamu özel ortaklığı diye satmışlar. Burada 350 milyar dolar garanti vermişler. Türkiye’nin geçmişini satmışlar, bugününü vermişler, geleceğini de satmışlar. Bunun bilinmesini istemiyorlar.”
‘Erdoğan’ın devam etmesi zor olacak’
Ekonomik krizin gölgesinde gerçekleşecek yerel seçimlerin önemine değinen Bekaroğlu, ekonomik krizin giderek derinleştiğini ve bunun özellikle seçimlerde AKP’ye oy kaybettireceğini kaydetti. Bekaroğlu, şunları ekledi: “AK Parti’nin gerçek anlamda geri dönüşsüz bir düşüşe geçebileceği bir seçim. Muhalefet Ankara, İstanbul gibi yerleri alırsa Erdoğan’ın devam etmesi zor olacak.”
‘AİHM kararlarını uygulamak zorundalar’
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) HDP’nin tutuklu eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın tahliyesi yönünde verdiği kararı değerlendiren Bekaroğlu, “AİHM kararları anayasa gereği Türkiye’yi bağlar. ‘Bizi bağlamaz’ şeklindeki efelenmeleri ve Erdoğan’ın ergen çıkışlarını çok gördük. Daha sonrasında hep geri adım attı. Dolayısıyla ben bunu ciddiye almıyorum. Bir şekilde geri adım atar, çünkü Türkiye AİHM’in üyesidir ve AİHM kararlarını uygulamak zorundalar. Böyle bir şey yaparsanız daha sonra daha büyük bedel ödüyorsunuz. Brunson krizi gibi. Türkiye bedel ödedi. Bağımsız mahkemeler var demiyorlar mı? Bağımsız mahkemeler varsa bu kararı verecek olan mahkemedir, Sayın Tayyip Erdoğan değildir” dedi.
Kaynak: MA