Adana’da DAİŞ tarafından katledilen gazeteci Kadri Bağdu, ölümünün 10’uncu yıldönümünde mezarı başında anıldı. Eşi Şemsa Bağdu, devletin failleri bildiğini ancak açığa çıkartılıp yargılanmadığını söyledi
Adana’nın Seyhan ilçesi Ova Mahallesi’nde 14 Ekim 2014 tarihinde bisikletle gazete dağıtımı yaptığı sırada DAİŞ’liler tarafından katledilen Azadiya Welat gazetesi çalışanı Kadri Bağdu, Küçükoba Mezarlığı’ndaki mezarı başında anıldı. Anmaya, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı Selman Çiçek, Özgür Basın çalışanları, Bağdu’nun ailesi, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), İnsan Hakları Derneği (İHD), Akdeniz Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (AYKAYDER) ile çok sayıda kişi katıldı.
Saygı duruşunda bulunduktan sonra Bağdu’nun mezarına gazete ve güller bırakıldı.
‘Gerçeği yazmaktan vazgeçmeyeceğiz’
Anmada ilk olarak konuşan DFG Eşbaşkanı Selman Çiçek, Bağdu’nun ölümünün üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen faillerin hala bulunmadığına dikkati çekti. Özgür Basın çalışanlarına dönük baskılara değinen Çiçek, gerçeği yazmaktan vazgeçmeyeceklerini söyledi.
‘Failleri devlet biliyor’
Ardından konuşan Bağdu’nun eşi Şemsa Bağdu da 10 yıldır adalet mücadelesi verdiklerini hatırlattı. Fail ya da faillerinin devlet tarafından bilindiğini ancak açığa çıkarılıp yargılanmadığını dile getiren Bağdu, eşinin Kürtçe gazete dağıttığı için katledildiğini söyledi. Bağdu, “Eğer devlet failleri açığa çıkarmıyorsa, işin içinde parmağı vardır demektir. Ben katilleri istiyorum. Şehit namirin” diye belirtti.
AYKAYDER Eşbaşkanı Mustafa Yıldız ise, faillerin bulunup yargılanmasını istedi. Son olarak konuşan DEM Parti Adana İl Eşbaşkanı Seyfettin Aydemir, Bağdu’nun mücadelesini sürdüreceklerini belirtti.
Konuşmaların ardından dualar okundu.
Sonuç alıcı bir soruşturma talebi
Mezarı başında yapılan anmanın ardından İnsan Hakları Derneği Adana Şubesi’ne geçildi. Burada yapılan anma saygı duruşu ile başlarken ilk olarak İHD Adana Şube Başkanı Yakup Ataş Söz aldı. Bağdu cinayetinin failli meçhul cinayetler arasındaki yerini aldığına işaret eden Ataş, “Bundan tam 10 yıl önce katledilen ve failleri hala bulunmayan Kadri Bağdu’yu bir kez daha saygı ve özlemle anıyor, bu amaçla bir araya geldiğimiz bu anmada bir insan hakları aktivisti olan üyemiz Kadri Bağdu’nun katledilişinin 10’uncu yılında bir kez daha Adalet Bakanlığını, İçişleri Bakanlığını, Meclis İnsan Hakları Komisyonunu, ulusal ve uluslararası hak mücadelesi veren sivil toplum kuruluşlarını, Adana’da yetkili tüm mülki amirleri ve Başsavcılığı, olayın aydınlatılması ve faillerin bulunması ve cezalandırılması için daha etkin ve sonuç alıcı bir soruşturma yapmaya çağırıyoruz” dedi.
‘DAİŞ hücresi katletti’
Ataş ardından söz alan Bağdu ailesinin avukatı Tugay Bek, Kadri Bağdu soruşturma dosyasına değinerek, 10 yıldır tozlu raflarda olduğunu ve o dönem kentte işlenen 3 cinayetin aynı DAİŞ hücresince işlenmesine rağmen adli bir vaka olarak görülüp, dosyanın faili meçhule bırakıldığına işaret etti. Bağdu’nun muhalif bir kimliğe sahip olduğu için hedef haline getirilerek katledildiğini ifade eden Bek, gelecek yıllarda Bağdu cinayetinin aydınlatılacağı inancında olduklarını vurguladı.
‘Engelleyenler failleridir’
Son olarak konuşan Yeni Yaşam Gazetesi Çalışanı İbrahim Karakaş, 1990’lı yıllarda katledilen gazetecileri hatırlattı. Federe Kürdistan Bölgesi’nin Silêmaniyê kentinde Türkiye saldırısında katledilen gazeteciler Gulistan Tara ve Hêro Behadîn’i hatırlatan Karakaş, hakikat arayışında olan arkadaşlarının katledildiğini belirtti. Karakaş, “Aslında failleri açığa çıkartmayanlar, failleri açığa çıkmasını engelleyenler bu işin failleridir” dedi.
ADANA