HDP önceki dönem Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, 15 Şubat 2015’te yaptığı bir konuşma nedeniyle hakkında açılan davada beraat etti
2016 yılında İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesinde başlatılan yargılama sonucu Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ hakkında “örgüt propagandası” gerekçesiyle mahkûmiyet kararı verilmişti. Avukatlarının vekil dokunulmazlığı nedeniyle yargılamanın durdurulması talepleri ise mahkeme tarafından reddedilmişti. Yargıtay’a götürülen karar, Yargıtay tarafından “propaganda suçunun unsurları oluşmadığı” gerekçesiyle bozuldu ve yeniden yerel mahkemeye gönderildi. Yargıtay’ın kararını dikkate alan İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi bugün görülen davada bu kez beraat kararı verdi. Yüksekdağ yargılamaya konu olan konuşmasında özetle şunları söylemişti:
“Bugün burada özgürlük için buluştuk. Sayın Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için, hepimizin özgürlüğü için buluştuk. Biz çok iyi biliyoruz ve herkes, bu siyasi iktidar da iyi bilsin ki Sayın Öcalan’ın özgürlüğü hepimizin özgürlüğüdür, bütün Türkiye halklarının özgürlüğüdür. Yıllar boyu Sayın Abdullah Öcalan’ı esir tuttunuz, peki özgürlük iradesini esir edebildiniz mi? Bir halkı tutsak edebildiniz mi? … Artık tutsaklık ve esaret politikalarınızın sonu geldi, artık bu halk tutsaklık ve esaret defterini sonuna kadar kapatacak… Bütün bu yıllar boyunca, Türkiye halklarının barış talebini duyan, onun özgürlük ve demokrasi arayışına yanıt veren tek bir lider vardı: Sayın Abdullah Öcalan… Şimdi biz de bugün dayatılan komplo rejimine ve siyasetine karşı, komplonun sürdürülmesindeki ısrara karşı Sayın Abdullah Öcalan’ın bu demokratik, barışçıl çözüm iradesinin arkasındayız… Öcalan’ın özgürlüğünün hepimizin özgürlüğü olduğunu bilerek, onun siyasi iradesinin bütün bölge ve Türkiye halklarına barışın, özgürlüğün ve demokrasinin yolunu açtığını bilerek bu iradenin arkasında, bu iradenin yanındayız…
Bugün Sayın Abdullah Öcalan’ın ne kadar haklı olduğu sayısız kez ispatlanmıştır. Bu haklılık karşısında hala ayak direyen Türkiye’deki siyasi iktidardır. Biz Kobanê’deki o büyük zaferden ve Türkiye halklarının yeni bir barış ve özgürlük yolu açma arayışından Balkanlar’daki ve İspanya’daki halkçı harekete ve zaferlere kadar bir düşüncenin ve programın doğrulandığını görüyoruz. Sayın Abdullah Öcalan’ın düşüncesinin öngörülerini ve programını doğruladığını görüyoruz. Bugün bir komplo yıldönümünde bir kere daha bu karanlık günü, bu karanlık dönemeci lanetliyoruz… Artık özgürlük yolunu, zaferler yolunu tutturmuş, kazanmayı öğrenmiş bir halk var karşınızda ve biz bu kazanımlar çizgisini Sayın Abdullah Öcalan’ın özgürlüğüyle taçlandırmayı başaracağız…”
HABER MERKEZİ