Şair Şêrko Bêkes’in öncülüğünde Federe Kürdistan Bölgesi’nde 1998’de kurulan, Kürt aydınlanmasına katkıyı hedefleyen Serdem’e 4 yıldır ödenek verilmiyor. Şairin mirası, tüm zorluklara rağmen ayakta durmaya çalışıyor.
Büyük Kürt Şairi Şêrko Bêkes, Irak FedereKürdistan Bölgesi’nin Washington’da ilan edilen parlamentonun 1992’de yapılan seçimlerinden sonra kurulan hükümetin ilkKültür Bakanı olarak görev aldı. Bakanlığı döneminde hükümetin izlediği politikaları eleştirdi. Eleştireltutumundan dolayı bakanlıktan istifa etmeye zorlandı. “Şiirimin bir mısrasını 30 bakanlığınıza değişmem” tarihi sözüyle bakanlıktan istifa ederek İsveç’e gitti. Daha sonra YNK Lideri Celal Talabani, büyük şairitekrar ülkeye davet etti. Bêkes, Talabani ile görüşmesinde, bir aydınlanma, edebiyat, araştırma merkezini kurmak istediğini söyledi.İsteği kabul edildi ve gerekleri yerine getirildi. Ardından Serdem, adındaki edebiyat, aydınlanma merkezinin kuruluş çalışmaları başladı. 1998’de üç katlı bir bina inşa edildi. Şêrko Bêkes yaşadığı süreçte bu merkez, 120 çalışanı ile matbaa periyodik olarak çıkan 6 edebiyat, sanat, çocuk dergisi ile aylık kitap baskıları durmadı. ANF’den Seyit Evran’ın haberine göre Şêrko Bêkes’ın yaşama veda etmesinden sonra ödenekleri kesildi. Şêrko Bêkes’ın mirası olan Serdem, şimdi yok olmakla yüz yüze.
Rauf Bêgirê
Kürt aydınlarının birliği
Şêrko Bêkes ile arkadaşlığı yaklaşık 50 yıla dayanan ve Serdem’in de kurucuları arasında yer alan şair Rauf Bêgirê, Serdem’i kurmanın temel amacının Kürt aydınlanmasını geliştirmek olduğunu söylüyor. Bêgirê, “Kardeş kavgası uzun sürmüştü. 1998’e geldiğinde savaş durmuş, Sarı ve Yeşil diye iki alan ortaya çıkmıştı. Bu iç ve kardeş kavgası Kürt edebiyatçı ve aydınlarını da fazlasıyla düşündürdü. Onların da kendi aralarında bir şeyler yapma arayışlarına neden oldu. Bu ayrışma Kürt edebiyatçı, şair ve aydınların büyük bir çoğunluğunun hayallerini yıktı. Aydın, edebiyatçı ve yazarların bir bölümü Yeşil, bir bölümü de Sarı alanın içinde kaldı. O zaman bir kurum oluşturarak hepsini bir araya getirme fikri gelişti, çünkü ulusun birliğini istiyorduk. Bu istem,tarihi ve ulusal bir görevdir. Ben o dönemde Gelawej dergisinin sorumlusuydum’’ dedi.
Hedef Kürt aydınlanmasıydı
Birinci hedeflerininKürt aydınlanmasını bir araya getirmek olduğunu belirten Bêgirê, ‘Bunu yapabilmek için önce dünya dillerini bilen kişileri bulmamız, daha sonra tercüme edilen ve edilmekte olan dünya edebiyatı eserlerinin baskılarını yaparak Kürt kütüphanesine kazandırmaktı. Bunun için bir matbaa şarttı’ diye ifade ediyor.İkinci hedef olarak da bazı dergiler çıkarmayı planladıklarını söyleyen Bêgirê, ‘Çıkaracağımız her derginin şu ana kadar çıkan dergilerden farkları, ayrıca her derginin kendisine has bir özelliği ve özgünlüğü olmalıydı.İlk önce bilimsel bir dergi çıkarma kararı aldık. Tüm bilimlere ilişkin araştırma, incelemenin içinde yer alacağı bir dergi. Dünya edebiyatınıtanıtan bir başka dergi. Bu derginin adını da Serdem koyduk. Merkezimizin adı da Serdem’di. Yani çağdaş. O zamana kadar dünya edebiyatınıtanıtan bir dergi yoktu. Azad Berzenci, Rêbin Ahmed Herdi, Mamoste Şaho Said, Tuan Ahmed gibi aydın, yazarlardan oluşan bir ekip bu dergi için oluşturuldu. Üniversite hocaları ve dil bilen insanlarla ilişki geliştirmeye başladık. Her sayısında sadece bir konu ele alınıp incelendi. Kürt ve dünyadaki önemli şahsiyetlere bazı sayılarını ayırdık’ dedi.
Kürt edebiyatı dergisi
Çocuklar için de bir dergi çıkarma kararı aldıklarını ifade eden Bêgirê derginin sadece çocuklar için olduğunun altını çiziyor. Bêgirê, ‘Rowar adında bir başka dergi ise önemli Kürt şahsiyetlerini; sanat, edebiyat, sinema, bilim, siyaset ve daha birçok konuda ün kazanan,tarihe mal olan kişileri tanıtacaktı.İlk sayısında Yılmaz Güney’i tanıttık’ diye ifade ediyor. O zaman bu işleri yapmak için temel olarak para ve kadroya ihtiyaçlarının olduklarını ve bunlarında olduğunu belirten Bêgirê, ‘Ayda 100 milyon dinar para bütçe olarak bize ayrılmıştı ve veriliyordu. 20 yıl boyunca aralıksız bir şekilde bu çalışmaları yürüttük. Binlerce kitap bastık’ diye sözlerine ekliyor.
‘Bütçemiz tamamen kesildi’
Son dört yıldır büyük sorunlar ve sıkıntılar yaşamaya başladıklarını söyleyen Bêgirê, “2013 yılında Ekonomik kriz var denilerek bütçemiz tamamen kesildi. Çalışan sayımız 120 kişiydi. Bütçemiz kesilince yaklaşık 80 kişi çalışamaz duruma geldi. Çocuk dergisi dışındakitüm dergilerimizin yayını durdu. Çocuk dergisi de sitemizde ve dijital bir şekilde yayınlanıyor.” Serdem Merkezi Başkanı Azad Berzenci ise Maliye Bakanlığı bu merkezinKürt aydınlanması, edebiyatı, kültür ve sanatındaki rolünü düşünmeden ödeneklerinin kesildiğini ifade ediyor. Berzenci sözlerine şöyle devam ediyor, “2013’ten beri hükümetten bize bir kuruş bile verilmiş değil. 100 milyon dinar para geliyordu bize, bu kesilince büyük sıkıntılar, zorluklar yaşamaya başladık. Öyle kolay değil. 120 insan çalıştırıyorduk.Kitap, dergi basıyorduk. Bunların dağıtımını yapıyorduk. Ödenek kesilince bunların hepsi durdu” dedi.
Bin 500 kitap
Şair Hîwa Qadir ise Serdem’in 20 yılda yaptıklarıyla Kürt aydınlanmasına büyük katkılar sağladığını belirterek, bu tür merkezlerin öncülerinin mirası olarak kabul edilerek korunmasının büyük bir görev olduğunu söyledi. Qadir, dergilerin yanı sıra 7 kategoride bin 500 kitap bastıklarını sözlerine ekliyor.Kitapların çoğunun ikinci, üçüncü, dördüncü baskılarını yaptığını söyleyen Qadir, “Basılan kitapların da her birinin tiraji 500 ile 3 bin arasında değişiyor. Ortalama olarak bir taneden hesaplarsak 20 yıl içinde 1,5 milyon kitap Serdem tarafından basılarak kütüphanemize kazandırıldı” dedi.
SÜLEYMANİYE