KHK ile kapatılan ÇHD’nin Antep Şubesi’nden 14 avukat, yargılandıkları davanın ilk duruşmasında beraat etti.
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Antep Şubesi yöneticileri olan avukatlar Ergin Sözen, Bülent Öztürk, Dilovan Bozkuş, Fatma Altunbaş, Gamze Çöçelli, Fırat Kayacan, Deniz Kurtoğlu, Hasan Kuyaş, İnan Öztürk, Arif Şahin, Nazlı Bildirici, Ömer Kılıç, Saime Erdoğan ve Turgut Işıklı’nın “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla yargılandıkları davanın ilk duruşması Antep 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşmaya; yargılanan avukatlar ile Antep Barosu Başkanı Bektaş Şarklı, İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel’in yanı sıra 25 avukat hazır bulundu. Duruşmayı; kapatılan ÇHD’nin yöneticileri ile Antep, Mersin, Antalya ve İzmir Barosu’na kayıtlı çok sayıda avukat takip etti.
‘Yargılanmadan beraat etmeliler’
Kimlik beyanının ardından söz alan Antep Barosu Başkanı Bektaş Şarklı, iddianamedeki suç diye gösterilen unsurların suç içermediğini belirterek, “Dosyada gösterilen suçlamalar avukatlık mesleğinin gerekleridir. Yapılanlar avukatlık mesleğinin doğasında bulunuyor. Herhangi ciddi bir suçlama içermeyen bu dosyada adı geçen avukat arkadaşlarımız ifadeleri alınmadan direkt beraat etmelidir” diye konuştu.
‘İddianame absürt’
Yargılanan avukatlardan Fatma Altunbaş, yasalara göre kurulu bir derneğin üyesi olmanın suç olamayacağını söyledi. Aldıkları kararların hiçbir suç içermediğini vurgulayan Altunbaş, “Hiçbir örgütle bağımız yoktur. Sadece avukatlık yaptık. Bu suçlamaları kabul etmiyoruz. İddianame baştan sona absürttür. Avukatlık mesleğinden dolayı yargılanmaktan büyük hicap duyuyorum. İddianameyi ve suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.
‘Akla mantığa uymuyor’
Avukat Ömer Kılıç da, kendisine ve arkadaşlarına yöneltilen tüm suçlamaları reddetti. Derneğin denetim kurulu üyesi olduğu için “terörist” olmanın mümkün olmadığını aktaran Kılıç, “Ben avukatım. Bana ücretini ödeyen herkesi savunurum. Bu savunduklarım arasında FETÖ üyeliğinden suçlananlar da var. FETÖ üyeliğinden suçlananları savunduğum için aldığım parayı sözde DHCKP-C’ye aktarmışım. Bu nasıl bir suçlamadır? İddianamenin akla mantığa uyar hiçbir yanı yok” ifadelerini kullandı.
‘Yeterli delil yok’
Savunmaların ardından mütalaasını veren iddia makamı, avukatlar hakkında iddia edilen suçla ilgili yeterli delil bulunamamasından dolayı yargılanan avukatların beraatını, avukat Bülent Öztürk’ün ise sosyal medya hesabından paylaştığı bir videodan dolayı “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla cezalandırılmasını talep etti.
‘Suç yok ki delil olsun’
İddia makamının mütalaası ardından konuşan avukat Bülent Duran, savcının mütalaasına katıldıklarını; ancak avukatların yeterli delil olmamasından değil suç oluşmadığı için beraat etmeleri gerektiğini vurguladı. Suçlama diye gösterilenlerin dernek faaliyeti, yani avukatlık mesleği olduğunu belirten Duran, “Bu dosyadan dolayı yargılama yapılması dahi kabul edilemez. Avukatlar suç işlememişler ki delili olsun. İddianame birçok yönden eksiktir. Sanıklar, suç oluşmadığı için beraat etsinler” dedi.
Beraat
Avukatların savunmalarının ardından verilen aranın bitmesiyle mahkeme heyeti, tüm avukatlara yöneltilen “örgüt üyeliği” suçlamasına ilişkin yeterli delil bulunulamamasından dolayı beraatına, avukat Bülent Öztürk’e ise “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla 1 yıl 3 ay hapis cezası verilerek hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verdi.
HABER MERKEZİ