HDP önceki Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Twitter hesabı üzerinden AİHM’in kendisi hakkında aldığı kararı dahil birçok konuda açıklamalarda bulundu. PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecride karşı açlık grevinde olan DTK Eşbaşkanı Leyla Güven’in eylemine dikkat çeken Demirtaş, “Talebi talebimizdir. Leyla Güven’e ses verin” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Twitter hesabı üzerinden her pazartesi günü yaptığı paylaşımların bu haftaki bölümünde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kendisi hakkında verdiği kararı tanımayan AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’a yönelik eleştirilerde bulundu. Tutuklu bulunduğu Edirne F Tipi Cezaevi’nden mesaj gönderen Demirtaş, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecrit koşullarını protesto amacıyla açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in eylemine dikkat çekti. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olacağı iddialarını da yalanlayan Demirtaş, “Dışarıda bu görevleri yapabilecek binlerce arkadaşım var zaten” dedi.
Herkesi selamlayarak mesajlarına başlayan Demirtaş’ın yaptığı paylaşımlar şöyle:
“Neden vergi öderiz? Devlet değimiz yapı eğitim, sağlık, güvenlik, ulaşım, iletişim ve tabii ki adalet hizmetlerini bize sunsun diye. Devlet bu hizmetleri sunarken hepimize eşit davranmak zorunda elbette. Bu hizmetler yürütülsün diye de geçici süreler için hükümetler seçeriz. Devletin verdiği tüm hizmetler önemlidir ama bunlar arasında yargı hizmeti çok özgün ve özeldir. Yargının temel görevi, belli bir süre için görev verilen hükümetlerin hizmet verirken yurttaşlara haksızlık yapmasını ve yurttaşların birbirlerine haksızlık yapmalarını önlemektir. Yargı görevini düzgün yapamazsa ortaya önce kaos, sonra da ağır hükümet zulümleri çıkar. Bu nedenle yargının bağımsız, tarafsız ve adil çalışacak şekilde güçlü olması çok önemlidir. Çünkü yargı hepimiz adına hükümeti de denetler ve bizi korur. Peki yargı hükümeti denetleyemez, tam tersine hükümet yargıyı denetleyecek gücü ele geçirirse ne olur? Hiç uzatmayalım, faşizm olur onun adı. Tuz kokmuş olur. Toplumda adalete olan inanç çöker. Korku ve panik başlar. Hiç kimsenin güvenliği kalmaz.”
‘Dur demek zorundayız’
Devamla, “Adalete olan inanç çökünce, başımıza bir şey geldiğinde sığınabileceğimiz tek bir merci bile olmadığından, ‘hükümete biat etmek dışında hiçbir şey güvenli değil’ diye düşünmeye başlarız” diyen Demirtaş, “Önce ilkelerimizden, sonra inançlarımızdan, ardından düşüncelerimizden, son olarak da onurumuzdan vazgeçmek zorunda kalırız. Bu da bizi hiçleştirir ve mutsuz eder. Giderek toplum olmaktan çıkar, kalabalıklar sürüsüne dönüşürüz. Tabii, olup bitene itiraz etmezsek. Kim itiraz edecek peki? Öncelikle onurlu yargıçlar, avukatlar, sen, ben, hepimiz. Yargıyı topluma karşı acımasızca ve silah gibi kullananlara yüksek sesle dur demek zorundayız. Biz dışarıda bunu yapıyorduk, içeriden yapmaya devam ediyoruz.”
‘Yargı kılıcını bırakmak istemiyor’
Erdoğan’ın yargı üzerindeki sirayetine de dikkat çeken Demirtaş, şöyle devam etti: “İşte AİHM kararı da, Türkiye’de gelinen aşamada durumun ne kadar vahim olduğuna dikkat çekiyor. Peki Hükümet bundan ders çıkarıp anlamaya çalışıyor mu? Hayır. Aksine, ‘bizi bağlamaz’ diyebiliyor. Çünkü yargı gibi keskin bir kılıcı elinden bırakmak istemiyor. Evet. Peki Hükümetin elindeki keskin kılıç sadece beni mi kesmek istiyor sizce? Milyonlarcanız kesildiniz zaten ve emin olun ki kesilmeyeniniz kalmayacak, sessiz kalınırsa. Bu nedenle itiraz edin. Boyun eğmeyin. Korkmayın, bütün demokratik haklarınızı sonuna kadar kullanın. Önünüze sandık geldiğinde faşizme asla geçit vermeyin. Bunların yalanlarına inanmayın, tehditlerinden ürkmeyin. Dik durun, faşizm yenilecek. Emin olun yenilecek.”
‘Aday değilim’
Takipçilerine, müzik, kitap, dergi ve filim önerilerinde bulunan Demirtaş, yerel seçimler için “Bu haftayı kapatmadan bir konuya açıklık getireyim. Benim Diyarbakır Büyükşehir Belediye başkan adaylığıma dair yorum, haber yapanlara teşekkür ediyorum ama böyle bir niyetim yok. Dışarıda bu görevleri yapabilecek binlerce arkadaşım var zaten” diye belirtti. Demirtaş, mesajlarını Güven’e ses verilmesi çağrısıyla bitirdi: “En önemlisi, demokrasi ve barış için tecride karşı bir milletvekili Diyarbakır Cezaevi’nde 19 gündür açlık grevi yapıyor. Talebi talebimizdir. Leyla Güven’e ses verin.”
HABER MERKEZİ