Tutsak Erdal Dağhan, yargılandığı duruşma öncesi ve sonrası bozkurt işareti yapan askerler tarafından darp edilerek ölümle tehdit edildi
Riha’da 30 Ağustos 2015 tarihinde Balıklıgöl Devlet Hastanesi önünde silahlı saldırıya uğrayıp yaşamını yitiren Fatih Kılbey (45) ve Tanju Sakarya (26) adlı polislerle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında tutuklu yargılanan Mahmut Tutal ve Erdal Dağhan’ın 8’inci duruşması görüldü. Urfa 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşma öncesi Mahmut Tutal tutuklu bulunduğu Erzincan Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nden, Erdal Dağhan ise İzmir Şakran Cezaevi’nden Urfa 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ne getirildi.
Duruşma için sabah saatlerinde adliyeye getirilen tutsaklardan Erdal Dağhan’ın askerler tarafından darp edildiği öğrenildi. Dağhan’ın iç çamaşırlarına ellerini sokma sureti ile arama yapmak isteyen askerler, buna karşı çıkan Dağhan’ı darp ederek küfür etti. Buna karşı slogan atan Dağhan, elleri ters kelepçelenerek duruşmaya götürüldü.
Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada iddia makamı esas hakkında mütalaasını açıklayarak Dağhan’ın “Kasten öldürmeye teşebbüs”, Tutal’ın ise “Kasten öldürmeye teşebbüs suçuna yardım etme” gerekçeleri ile cezalandırılmalarını talep etti.
‘İlaçlarımı kullandırmadılar’
Mütalaaya karşı söz alan Dağhan, duruşmaya getirildiğinde darp edildiğini anlatarak “Beni ters kelepçe ile buraya getirdiler ve kolumda morluklar oluştu. Bilinçli bir şekilde bunu yaptılar ve bu da bir işkence yöntemidir. Benim nefes darlığı problemim de vardır, bunu bildikleri halde bu şekilde davrandılar ve ilaçlarımı da kullandırmadılar” dedi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecride dikkati çeken Dağhan, bu nedenle savunma yapmayacağını söyledi. Dağhan, “Var olan Anayasa’da güvence altına alınan yasal haklarımız uygulanmamaktadır. Özellikle bu Önder Apo şahsında Kürtlere reva görülen bir siyaset ve politikadır. Aynı zamanda faşizmin yüze vurma biçimidir. Burada savunma yapma gibi bir durumum olursa bu adaletsizlik ve hukuksuzluğa meşru zemin hazırlamak anlamına gelir. Ben de Kürt halkı ve Önder Apo’nun fedaisi olarak yapılan hukuksuzluğu hiçbir şekilde sonucu ne olursa olsun kabul etmeyeceğimi ifade ediyorum. Uyduruk iddianamenin hususları ile ilgilenecek bir durumda değilim. Bu heyet ve bundan önceki ve sonraki gelecek heyetler beni yargılama iradesi ve yetkisine sahip değildir. Ayrıca duruşma tutanaklarının tamamının tarafıma verilmesini talep ediyorum” ifadelerini kullandı.
Ardından ara kararını kuran mahkeme, dosyada eksiklerin giderilmesi için bir sonraki duruşmayı 26 Eylül’e erteledi.
‘Ölümle tehdit edildi’
Duruşma sonrası darp edilmesinden kaynaklı hastaneye giderek rapor almak isteye Dağhan, bir kez daha askerlerin saldırısına maruz kaldı. Ring aracından elleri kelepçeliyken darp edilen Dağhan, hastaneye götürülmedi. Dağhan’ın darp edildiği ring aracında bulunan kameraların da kapatıldığı öğrenildi. Duruşmada yaptığı siyasi savunmadan kaynaklı Dağhan’ı darp eden askerlerin bozkurt işareti yaptığı ve “Şikayetçi olursan ölün çıkar” diyerek Dağhan’ı ölümle tehdit ettikleri belirtildi.
Dağhan ve Tutal bir sonraki duruşma tarihine kadar tutulmak üzere Urfa 2 Nolu T Tipi Cezaevine götürüldü.
RIHA