Tonya ilçesinde 55 yıldır süt alımı ve tereyağı ihracatı yapan Tonya Koop. fabrikayı kapatırken, süt üreticileri özel sektörün insafına terk edildi. Konuya dair konuşan kooperatifin eski yöneticisi ‘Üretenin hakkını özel şirketler korumaz’ dedi
Trabzon Tonya ilçesinde 1969 yılında kurulan ve bölgedeki süt üreticisinin önemli gelir kaynağı olan Tonya ve Bütün Köyleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi (Tonya Koop), süt alımlarını durdurduğunu ve süt fabrikasının kapatıldığını açıkladı.
1965 yılında içinde milletvekili ve yöre halkının bulunduğu bir proje olarak başlayan kooperatif fikri, Tonya’daki yerli kara ırk sığırların Jersey’e (Sarı ve kahverengiden esmerliğe kadar değişim gösteren renkte olan sığır) dönüşmesi için çalışmalar başlattı. Bu çalışma sonucu Jerseylerle süt miktarı ve sütteki yağ oranı artınca, bunu değerlendirmek amacıyla dönemin siyasileri, ilçenin kanaat önderleri ve öğretmenlerin katkılarıyla 1969 yılında kooperatif kuruldu.
Kooperatifin kurulmasının ardından 1974 yılında günlük 5 ton süt alım kapasiteli bir fabrika kuruldu ve üretime başladı. 1983’te ise fabrikaya ek binalar yapılarak günlük süt alımı 40 tona çıkarılarak, tereyağı ve kaşar üretimine de başlandı. Süreç içerisinde, üye sayısı 50 bini, günlük süt alımı 100 tonu aşan kooperatif, fabrikasının kapasitesini tekrar arttırarak, beyaz peynir ve yoğurt üretimi de yapmaya başladı.
2023’te Birleşik Arap Emirlikleri’ne tereyağı ihraç ettiği haberleri ile de gündeme gelen kooperatif birçok kere de Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından en çok üretim yapan tarımsal kooperatifler arasında birinci seçildi.
Fakat gelinen aşamada kooperatif kapatılırken, 50 bin üretici de ortada kaldı. Üreticiler kooperatifin kapatılmasına tepki göstererek Tonya ilçe merkezinde basın açıklaması yaptı. Kooperatif yönetimi hakkında suç duyurusunda bulunmaya hazırlanan üyeler, ayrıca imza da toplayarak, kooperatifin kapatılmaması için mücadeleyi sürdüreceklerini duyurdu.
Tonya Koop eski yönetim kurulu başkanlarından ve uzun yıllar yöneticiliğini yapan Hasan Kalyoncu, kooperatife 1970 yılında üye olup 2015 yılında kooperatif ortaklığından tamamen ayrıldı. 9 yıl boyunca yönetim kurulu başkanlığı da dahil yönetimin çeşitli yerlerinde görev alan Kalyoncu sürece dair değerlendirmelerde bulundu.
‘Göç hayvancılığın gerilemesine sebep oldu’
Kalyoncu, kooperatifin hem Tonya hem de Türkiye ekonomisine önemli katkılarda bulunduğunu söyledi. Süt üretiminin, öğrencilerin okul parasını, ailelerin geçimini sağladığını aktaran Kalyoncu, “Hayvancılığın gelişmesi ile Tonya, ‘Küçük Hollanda’ olarak anılır oldu. İl dışına önemli ölçüde damızlık Jersey satışı da üreticinin para kazanmasına katkı verdi” dedi.
Tonya Koop’un bu hale gelmesinde ülkede uygulanan tarım politikalarının da etkili olduğunun altını çizen Kalyoncu, “Tarım ürünlerinin ithalatı, kooperatifin yıllarca üvey evlat olarak görülmesi, yönetime seçilen liyakatsiz yöneticiler, kooperatifin ekonomik sıkıntılar yaşamasına neden oldu. Çevrede açılan irili ufaklı süt fabrikalarının üretime ticari amaçla bakışları, ciddi rakabet oluşturdu. İlçede yaşanan göç, hayvancılığın ciddi anlamda gerilemesine neden oldu. Şu anda ilçedeki inek sayısı 10 binin altına düştü. Bağlantılı olarak süt üretimi de azaldı. Rakip kuruluşların pek çok ürüne bitkisel katkı maddeleri katarak, ürünlerini ucuza elde etmesi de kooperatif yöneticilerini bu yönde üretime yönlendirdi. Azalan süt miktarı, alının sütteki kalitenin düşmesi (yağ oranı ve kuru madde) üretimi de azalttı” diye belirtti.
‘Alacaklılar sıraya girmiş durumda’
Yaşanan tüm bu durumlar nedeniyle kooperatifin kredilerini ödeyemez duruma geldiğini, bankalar ve diğer alacaklıların icra işlemleri başlattığını aktaran Kalyoncu, “Borç kimine göre 15, kimine göre 20 milyon. Alacaklılar sıraya girmiş durumda. İcradan satışa çıkarıldığında, ‘batan geminin mallarını’ almak isteyenler pusuda bekliyor. Ama verdikleri fiyatlar, ‘Tonya Tereyağı’ markasının dörtte biri bile değil. Kooperatifi bu duruma düşüren ve Genel Kurulda aklanmayan yöneticiler hakkında suç duyurusunda bulunduk. Fakat altı yıldan beri savcılık bir işlem başlatmadı. Son beş yılda yönetime gelen ekibin çalışmaları da sonuç vermedi. 19 Ağustos 2024 tarihinde üretim durduruldu. İşçilerin görevine de son verildi. 55 yıllık bir kooperatifin bu noktaya gelmesi üzücü. Mevcut yönetim, süt fabrikasını kiralayarak özelleştirme yoluna gitmeyi planlıyor” ifadelerini kullandı.
‘Üretenin hakkını özel şirketler korumaz’
Kooperatifin yasal olarak yürürlükte olduğunu, kapananın kooperatife ait süt fabrikası olduğunu sözlerine ekleyen Kalyoncu, şöyle devam etti:
“Süt fabrikasının kapanması ile süt üreticileri çevredeki özel kuruluşların insafına terk edildi. Süt fiyatlarının belirlenmesinde, kooperatif üreticiyi korurken özel kuruluşlar artık alternatifsiz kaldı. Hayvancılık giderek zor durumda kalacak. Çiftçinin geçimi zorlaşacak. Geliri azalacak. Kooperatifleşme, üreticinin kendi örgütlenmesidir, kendi çıkarlarını korumasıdır. Üretici, kooperatif dışında farklı bir örgütlenme modeli bulamaz. Üretenin hakkını özel şirketler korumaz. Özelleştirilmiş kuruluşlar kendi ticari çıkarlarını düşünür. Hammaddeyi ucuza almaya gayret eder. Büyük sermaye sahipleri, her alanda kendi çıkarlarını düşüneceği için ekonomisi zayıf çiftçi ezilmeye mahkûm olacaktır.”
Haber: Tolga Güney\MA