Ekolojistlerle bir araya gelen DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Akbelen’den Cûdi’ye bir mücadele birliği kurulması gerektiğine işaret ederek, ‘Gabar’da Cûdi’deki ağaçların yakılmasını engelleyebilseydik, belki işte İzmir’de başka bir durum olurdu,’ dedi
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “Ekmek ve Adalet” buluşmaları kapsamında İzmir Konak’ta İsmet İnönü Kültür Merkezi’nde ekolojistlerle bir araya geldi. Buluşmaya, DEM Parti milletvekilleri Kamuran Tanhan, İbrahim Akın ve Burcugül Çubuk, DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu üyesi Sevtap Akdağ, DEM Parti Ege Bölgesi PM üyeleri, ekolojistler ve çok sayıda yurttaş katıldı.
Akın: Toprağımızı güç birliği ile savunabiliriz
Açılış konuşmasını yapan İzmir Milletvekili İbrahim Akın, orman yangınlarına dikkat çekerek, Türkiye’de çok ciddi ekolojik yıkımın olduğunu ifade etti. Akın, bu yıkıma karşı gelinen aşamada ekoloji mücadelesinin parça parça yürütülmeyeceğini dile getirdi. Ekolojik saldırıların da tek merkezli ve çok yönlü olduğunu belirten Akın, “Saldırılara karşı örgütlü mücadele etmemiz gerekiyor. Doğamızı, havamızı ve toprağımızı bir güç birliği yaparak savunabilir, koruyabiliriz” dedi.
Ekoloji örgütlerinden çağrı
Akın’ın konuşmasının ardından ekoloji örgütleri söz aldı. Ekoloji Birliği Eş Sözcüsü Süleyman Eryılmaz, Türkiye genelinde olağanüstü bir saldırı ile karşı karşıya olduklarını belirterek, “Hatta saldırıdan öte ekolojik kırım ile karşı karşıyayız. Türkiye’de 25 Altın madeni var. 135 tanesi için de ruhsat alınmış. Altın madenlerin kapatılmasına karşı bir kampanya başlattık. DEM Parti’den bu kampanyamıza destek vermesini istiyoruz. Saldırılar topyekûn, biz de mücadeleyi topyekûn bir hale getirmeliyiz. Bu ülkede 3 önemli ana dinamik olan Kürt, kadın ve ekoloji hareketi bir araya gelip, örgütlenerek, saldırılara karşı durmalıdır” diye belirtti.
Tarım Orkam Sen Genel Başkanı Serap Baysal, ülkedeki yangınlara dikkat çekerek, yangınlarla binlerce canlının yaşamını yitirdiğini anımsattı. Yangınların ekosisteme zarar verdiğini dile getiren Baysal, “Yangın söndürme filoları alınsaydı, bu felaketleri yaşamazdık. Dayanışma ile tüm ekolojik kırımlara karşı mücadele etmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Bakırhan: Ekoloji mücadelesi adalet mücadelesidir
Buluşmada son olarak konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, dünyanın genelinde emperyalist kapitalist sistemin doğaya düşman olduğunu vurguladı.
Sistemin daha fazla rant ve para için doğayı katlettiğini söyleyen Bakırhan, “Doyumsuz, bir türlü iştahı bastırılamayan, önünde demokrasiyi, özgürlüğü engel olarak gören bir sistemle karşı karşıyayız. Dolayısıyla aynı zamanda ekoloji mücadelesini, adalet, ekmek ve sistem karşısında bir mücadele olarak görüyoruz. Her birimizin kendi çeperimizden, çevremizden, zeminimizden yapmış olduğumuz mücadele, bir nevi bu kıyıma, yok etmeye karşı bir mücadeledir. Cûdi’deki orman kıyımını, Akbelen’deki kırımla eşleştirmemek ikisini aynı derecede savunmamaktır. Sistemin uyguladığı ikili hukuk karşısında ortak bir mücadele, ortak bir zemin ve duruş ortaya koymamaktan kaynaklı her birimizin doğası, demokrasisi, kültürü, yaşamı bir biçimiyle mahvediliyor, yok ediliyor” dedi.
‘Mayalarında kıyım, yıkım var’
AKP’nin sermaye dostu olduğunu ve bu konuda hiçbir kural tanımadığını kaydeden Bakırhan, iktidarın meclise getirdiği torba yasalar ile dağları madenlere açtığını, ormanları katlettiğini söyledi. Orman Kanunu’nda, 1956’dan 2003 yılına kadar 15 defa değişiklik yapılırken, AKP’nin 21 yıllık tarihinde 32 değişiklik yapıldığını anımsatan Bakırhan, “Bunlar nerede bir dağ görüyorsa hemen akıllarına maden sahası geliyor. Nerede bir nehir görüyorlarsa akıllarına HES’ler geliyor. Onların derdi doğa, yaşam, canlılar değil. En son sokak hayvanlarıyla ilgili çıkan yasayı hep birlikte izledik. Bunların zaten iktidarlarının mayası budur. Yok etmek, yok saymak, asimile etmek. Ve varsa ranta dönüştürülecek tek bir ağaç için bile yasal, anayasal düzenlemeleri yapmaktır” ifadelerini kullandı.
‘Gazları, copları bizi durduramaz’
Aliağa’da kurulu bulunan gemi söküm tesislerine değinen Bakırhan, konuşmasına şöyle devam etti: “Aliağa’yı dünyanın gemi söküm merkezi haline getirdiler. Yani Ege’yi dünyanın çöplüğü haline getirdiler. Ege onlara oy vermiyor diye neredeyse toptan yok edecekler. Bunların hepsiyle uğraşacağız. ‘Kuş cenneti’ deniliyordu şimdi kuşlar için cehennem oldu. Bir de vatanseverlikten bahsediyorlar. Bunları dinleyenler de zanneder ki gerçekten vatanı seviyorlar. Ama dünyanın çöplüğü haline getirilmiş doğa, yaşam katlediliyor, dağlarda siyanürle altın arıyorlar, Kurdistan’da ormanları yakıyorlar. Müdahale etmek isteyen belediyelerimiz engelleniyor. Gidip yangınları söndürmek isteyen insanlar tutuklanıyor. Dolasıyla Ege’yi HES’lerin RES’lerin, JES’lerin bir merkezi haline getirdiler. Ama onların elindeki yargı ve kolluk kesinlikle bizi durduramayacak. Bu konuda DEM Parti’nin ve bileşenlerinin, ittifaklarının ortaya koymuş olduğu mücadeleyi biliyorsunuz. Yani onların cezaevi de, yargısı da, copu topu da, emin olun bizleri durduramayacaktır.”
Birleşik mücadele çağrısı
İktidarın doğa düşmanı birçok projesinin mücadele ile boşa düşürüldüğünü belirten Bakırhan, doğa düşmanı kayyımları nasıl gönderdilerse, iktidarı da göndereceklerini dile getirdi ve bunun için tüm mücadele alanlarını ortak bir mücadele alanına dönüştürmeleri gerektiğini kaydetti. Doğanın ortak olduğunu belirten Bakırhan , “Kurdistan’da yaşanan yıkımlar, kıyımlar bir süre sonra Ege’ye, Trakya’ya, Marmara’ya geliyor. Orası laboratuvardır. Gabar’da Cûdi’deki ağaçların yakılmasını engelleyebilseydik, belki İzmir’de başka bir durum olurdu. Emin olun bu rantçı sistemin en büyük, en korkulu rüyası bizleriz, bu salonda oturan sizlersiniz. Demokratik, özgür bir ülkede, hayvanların, doğanın yaşamın katledilmediği, insanların kendi rengiyle yaşadığı bir ülkeye kavuşmamız dileğiyle sizleri selamlıyorum” diye konuştu.
Buluşma, Bakırhan’ın konuşmasının ardından sona erdi.
İZMİR