Ailesine işkence görüntüleri gönderilen ve ÖSO’nun elinde olduğu ortaya çıkan mülteci Ali Veli, 9 bin 800 dolar fidye karşılığında serbest bırakıldı
İşkence gördüğüne dair görüntüleri ailesine gönderilen mülteci Ali Veli’nin ÖSO’ya teslim edildiği ortaya çıktı. Veli, 9 bin 800 dolar fidye karşılığında serbest bırakıldı
Erzincan L Tipi Kapalı Cezaevi’nden 13 Mart’ta tahliye edildikten sonra kendisinden haber alınamayan ve bir süre sonra ailesine işkence gördüğü anların görüntüleri gönderilen mülteci Ali Veli’nin Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) teslim edildiği ortaya çıktı. Çocuklarının serbest bırakılması için kendilerinden fidye istenen aile, çocuklarının MİT tarafından Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) bünyesindeki paramileter gruplara teslim edildiğini tespit etti. Ailenin fidyeyi ödemesi sonrası Veli serbest bırakıldı.
GGM’ye götürülmüştü
Ali Veli, cezaevinden alındıktan sonra Geri Gönderme Merkezi’ne (GGM) götürülmek üzere jandarmaya teslim edildi. Jandarma aracında bir jandarmanın telefonu ile ailesini arayan Veli, GGM’ye götürüleceğini ve oradan sınır dışı edileceğini aktardı. Ailesinin ses kayıtlarını aldığı Veli’den telefon görüşmesinin ardından haber alınmadı. 1 Nisan’da ise ailesine işkence edildiği anlara dair görüntüler gönderildi. Bunun üzerine ailesi 2 Nisan’da İnsan Hakları Derneği (İHD) Mêrdîn Şubesi’ne başvurdu. İHD, Veli’nin akıbetinin soruşturulması ve işkenceye dair Mardin Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.
Savcı, başvuru sonrası başlatılan soruşturmada Ali Veli’nin sınır dışı edildiği gerekçesiyle dosyada “kovuşturmaya yer olmadığına” dair karar verdi. Ali Veli’nin 13 Mart 2024 günü “gönüllü geri dönüş” kapsamında Dilok’tan (Antep) Suriye’ye sınır dışı edildiği öne sürülürken, Veli’nin Girê Spî’de MİT’e teslim edildiği ortaya çıktı.
Önce MİT sonra ÖSO
Yaşadıklarını aktaran Veli’nin annesi Necma Mûsa, Veli’nin cezaevinden alındıktan sonra Girê Spî’ye götürüldüğünü ve burada Suriye tarafında MİT’e teslim edildiğini söyledi. “Burada işkence edip, öldürmekle tehdit etmişler” diyen Mûsa, “Kur’an-ı Kerim üzerine yemin ettirip, korkutmaya çalışmışlar. 45 gün boyunca burada tuttuktan sonra tek başına bir metrelik hücreye koyup, 45-50 gün orada tutmuşlar. Sürekli babasının yerini soruyorlar. İşkence yapıyorlar. Öldürmekle tehdit ediyor, Kur’an-ı Kerim’i önüne koyup, babasının yerini bilip bilmediğim konusunda onunla tehdit etmişler. Ağzından bir şey alamayınca Özgür Suriye Ordusu çetelerine verip, bir süre de orada tutmuşlar” ifadelerini kullandı.
9 bin 800 dolar fidye
Veli’nin Girê Spî’de olduğunu öğrendikten sonra kendilerinin daha önceden bildikleri bir Arap şeyhi ile görüşme gerçekleştirdiklerini kaydeden Mûsa, “Orada biri Girê Spî’de bir Serekanîye’de olmak üzere iki avukat tuttuk. Örgüte bağlı bir şeyh bakıyordu bu işlere. MİT kendi eliyle insanları onlara teslim ediyor ki, fidye için pazarlık yapılsın. Onlarla temasa geçtik. Şeyh, oğlumun Serekanîye’ye gönderilmesine karar verdi. Oraya gönderdikten sonra orada istihbarat müdahale etti. İstihbarat erken gönderilmemesi için müdahale ederek, ağzından bir şey almayı istiyordu. Bırakılacağı söylendiğinde askerler izin vermedi. Çünkü istihbarat Türkiye’ye bağlı. Ardından Halep’ten bağlantı kurduk. Oradan talimat gelince çocuğu serbest bıraktılar. Serbest bırakmak için de bizden 9 bin 800 dolar para aldılar” diye konuştu.
Kaynak: MA