İHD İzmir, Ankara ve İstanbul şubeleri, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek için eylem gerçekleştirdi. Açıklamalarda, hasta tutsakların tedavi edilebilmesi için acilen tahliye edilmesi gerektiğin vurgulandı
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla Konak Eski Sümerbank önünde açıklama yaptı. 515’nci haftaya giren eylemde, “Hasta mahpuslar ölüyor. Susma, suça ortak olma” pankartı açıldı. Kentteki siyasi parti ve kurumların temsilcileri de açıklamaya katıldı.
Hastalıkları arttı
İHD İzmir Şubesi yöneticilerinden Gökhan Aygün, Bodrum S Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki ağır hasta tutsak 67 yaşındaki Kutbettin Menteş’in durumuna dikkat çekti. Aygün, “Kutbettin Menteş 1994 yılında hapishaneye konuldu ve Muş, Antep, Diyarbakır hapishanelerinde tutuldu. Görmüş olduğu işkencelerden kaynaklı yüzde 40 civarında görme yetisini kaybetti. Hapishanede kaldığı süreçte şeker ve tansiyon hastalıkları başladı. 2007 yılında tutuksuz yargılanmak şartıyla serbest bırakıldı. 2016 yılında verilen hapis cezası onandı ve 2021 yılında tutuklanarak bir süre Bursa H Tipi Kapalı Hapishanesinde kaldı. Daha sonra yeni açılan ve tecrit koşullarının ağır olduğu hapishanelerden olan Bodrum S Tipi Kapalı Hapishanesine konuldu. Ailesine telefonda, yüksek tansiyon ve şeker hastalığından kaynaklı olarak hastaneye götürülüp getirildiğini ve ayrıca yine safra kesesi ameliyatı olduğu için de hastanede yattığını söylemiştir” dedi.
Avluda fenalaştı
Aygün, Kutbettin Menteş’in Nisan ayında tek başına tutulduğu yerde havalandırmada aniden fenalaşarak bayıldığını, bunun üzerine hastaneye kaldırıldığını, ancak durumuna dair aileye bilgi verilmediğini söyledi. Ailenin durumu başka bir tutukludan öğrendiğini aktaran Aygün, “Menteş’in ilk etapta arkadaşlarının yanına alınması ve bu süreç içerisinde de ağır hasta olmasından dolayı infazının ertelenerek tahliye edilmesini talep ediyoruz” diye konuştu.
Açıklama, oturma eyleminin ardından sona erdi.
İstanbul
İHD İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu da, “F Oturması” eylemlerinin 644’üncü haftasında dernek binası önünde açıklama yaptı. Bu haftaki eylemde, Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan 75 yaşındaki hasta tutsak Hatice Yıldız’ın durumuna dikkat çekildi.
İHD Cezaevi Komisyon üyesi Hatice Onaran, cezaevlerinde yaşanan ihlalleri sıraladı. Hasta tutsakların ölüme terk edildiğini söyleyen Onaran, “Hatice Yıldız gibi etkili ve düzenli bir tedaviye erişimi engellenen hasta mahpuslar, hızlıca ölüme sürükleniyor. Son derece ağır hastalıklarla boğuşmalarına rağmen tahliye olmaları engellenerek hapishaneden tabutla çıkıyorlar” diye konuştu.
Yıldız’ın 22 Mart’ta evinden sedyeyle alınarak tutuklandığını anımsatan Onaran, Yıldız’ın demans, yüksek tansiyon, kemik erimesi, bel fıtığı, omurga eğriliği, mide rahatsızlığı ve görme bozukluğu gibi rahatsızlıklarının bulunduğunu aktardı. Onaran, sık sık baygınlık geçiren Yıldız’ın başkalarının yardımı ile yaşamını sürdürdüğüne dikkat çekti.
Onaran,”Doktorları tarafından acilen göz ameliyatı olması gerektiği de söylenen Yıldız’ın tutuklu kalması, sağlığına ve yaşamına ağır tehdit oluşturuyor” diyerek, tahliyesini talep etti.
Ankara
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek için İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube binası önünde açıklama yaptı. İHD Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Nuray Çevirmen, Adana Suluca Y Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan ağır hasta tutsak Fevzi Arslan’ın durumuna dikkat çekti. Aslan’ın 19 Ekim 2018 yılında tutuklandığını, ağır işkencelerden geçtiğini belirten Çevirmen, “Hatta işkencelerden kaynaklı bayılan Fevzi Arslan öldü sanılıp morga konulmuştur. Ertesi sabah kendisine gelen mahpusa tekrar işkence yapılmaya devam edilmiştir” dedi.
Arslan’ın daha sonra Urfa 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’ne konulduğunu ve işkence sonucu beyin kanaması geçirdiğini aktaran Çevirmen, pıhtılaşmaya zamanında müdahale edilmediği için beyninde iltihaplanma meydana geldiğini ifade etti. Çevirmen, “ATK raporunda yapılan işkenceler tespit edilmesine rağmen tedavisi yapılmayan ve son bir yıldır çok şiddetli baş ağrıları yaşayan Arslan için doktorlar tarafından ‘Psikolojik travmalar yaşıyorsun, sadece normal baş ağrın var, bu ilaçları kullan iyileşirsin’ denilmiş ve çekilen beyin MR sonuçları dikkate alınmamış ve tahliller, muayeneler düzgün yapılmamıştır” diye belirtti.
‘Tedavi edilmezse 2 yıl yaşayabilecek’
Çevirmen, “Yemek yemesi gerekiyor ancak aç olduğunu bilmiyor, su içmek istiyor ama su bardağı yerine TV kumandasını ağzına götürüyor, nesneleri birbirinden ayıramıyor. Ailesi görüşe gittiğinde kendilerini tanımakta dahi güçlük çekiyor. Yine doktorların verdiği bilgiye göre tahliye olmadığı ve tedavisi uygun koşullarda yapılmadığı takdirde bu şekilde sadece iki yıl yaşayabilecektir ve hayati tehlikesi söz konusudur. İlaçlarını zamanında kullanmadığı için de beyin erimesi hızlı bir şekilde ilerlemektedir” şeklinde konuştu.
Hastalıklarına rağmen 1,5 ay önce Urfa Cezaevi’nden Adana Suluca Y Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edilen Arslan’ın beyin erimesinin yanı sıra karın fıtığı olduğunu ve tedavisinin yapılmadığını aktaran Çevirmen, bi an önce tahliye edilmesi gerektiğini söyledi
İZMİR / İSTANBUL / ANKARA