DBP Kadı Meclisi’nden Ayşe Çelikbilek, özel savaş politikalarına karşı kadınların örgütlü mücadeleyi yükseltmesi gerektiğini ifade etti
Özgür Kadın Hareketi (TJA) ile Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Kadın Meclisi, Kurdistan kentlerinde düzenlediği atölye ve buluşmalarla kadınlarla bir araya geliyor. Sêrt ve Êlih’in ardından Şirnex ve Erzirom’da birçok atölye düzenlendi. Atölye ve buluşmalarda fuhuş, uyuşturucu, taciz, tecavüz ve ajanlaştırma gibi özel savaş politikaları tartışılıyor. Buluşmaların önümüzdeki günlerde de devam etmesi bekleniyor.
DBP Kadın Meclisi üyesi Ayşe Çelikbilek, Mezopotamya Ajansı’na (MA) kadın buluşmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Çelikbilek, “Özel savaşın halkın gündeminde de olduğunu gördük. Kadınlar bunları yaşamın içinde gördüklerini söylediler. Buna karşı bir direniş, mücadele var. Ama bu örgütlü mücadele değil. Bizler de bunlara karşı neler yapabilirizi, nasıl karşı dururuzu konuşuyoruz” dedi.
‘Toplum kendisini savunmalı’
Kurdistan kentlerinin ardından Türkiye’de de benzer buluşmaları gerçekleştireceklerini aktaran Çelikbilek, buluşmalardaki tartışmalardan örnekler verdi. Çelikbilek, “Aileler ‘Colemerg’te, Şirnex’te, Wan’da uzman çavuşlar tarafında bir saldırı olduğu zaman halkın bu tür saldırılara tepki verdiğini gördüğümüzde gerekenin bu olduğunu düşünüyoruz’ diyorlardı. Eğer toplum kendi kendini savunup, cevap verirse, bu umut veriyor” ifadelerini kullandı.
‘Kendini savunma nasıl olmalı?’
“Kendini savunma nasıl olmalıdır?” noktasında bir gelişime ihtiyaç olduğunu söyleyen Çelikbilek, kadınlara sık sık “Biz de gördük, siz de görün. Bir şey olmaz, idare edin” denildiğini ifade etti. Çelikbilek, bu söylemlerin “teslimiyeti dayatmak” olduğunu vurgulayarak, kadınların gelinen süreçte bunu kabul etmediğini belirtti.
‘Örgütlülüğü geliştirmeliyiz’
Çelikbilek, “Kadınlar tepki verdiği zaman genellikle ‘Acaba beni savunacak kimse olacak mı?’ diye düşünüyor. Bizim daha çok birbirimize sahip çıkmamız, birbirimizle olan ilişkileri geliştirmemiz ve örgütlülüğü inşa etmemiz gerekiyor. Örgütlülük geliştikçe bu sorunlar da ortada kalkacaktır. Sisteme karşı kurumlaşma gelişmedikçe birlikte hareket etme, sahiplenme ve tepki verme noktasında bir zayıflık yaşanıyor. Bizim bunları ortadan kaldırmamız gerekiyor. Bu yüzden de sadece karşı olmak değil, aynı zamanda birlikte hareket etmek önemli bir ihtiyaçtır” ifadelerini kullandı.
AMED