Çatışmada yaşamını yitiren HPG’li Seyithan Acay için verilen DNA testinin sonucu 2021 yılında çıkmasına rağmen aileye bildirilmedi. Anne Rukiye Acay, kimsesizler mezarlığına defnedilen çocuğunun cenazesini istiyor
Türkiye’nin HPG’lilerin cenaze ve mezarlarına dönük yönelimlerine her geçen gün bir yenisi ekleniyor. Şirnex’te bulunan Gabar Dağı’nda çıkan bir çatışma sonrası yapılan hava saldırısında yaşamını yitiren Seyithan Acay’ın (Brusk Reşit) cenazesi, DNA sonucu çıkmasına rağmen 4 yıldır ailesine verilmiyor.
Edinilen bilgilere göre; Acay 30 Temmuz 2020 tarihinde HPG’li iki arkadaşıyla birlikte gerçekleştirilen hava saldırısında hayatını kaybetti. Saldırının hemen ardından İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklama üzerine Acay’ın ailesi, teşhis için Şirnex’e gitti. Ancak anne Rukiye Acay, tanınmayacak hale getirilen cenazeler arasında oğlunu teşhis edemedi. Bunun üzerine aile DNA örneği verirken, sonuç çıkmadan cenaze Şirnex merkezindeki Bahçelievler Mahallesi’nde bulunan Kimsesizler Mezarlığı’na defnedildi.
Çıkan sonuç aileye bildirilmedi
Aradan geçen süre zarfında DNA sonucunu soran hem aileye hem de avukatlarına “sonuç çıkmadı” ya da “savcı tatilde” yanıtı verildi. DNA eşleşmesinin yapılıp yapılmadığını İstanbul Adli Tıp Kurumu’na (ATK) sorma kararı veren avukatlar, Şubat 2021’de belli olan sonucun Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiğini öğrendi. ATK, DNA sonucunu avukatlara bildirmezken, savcılığa yapılan başvuruya da hala cevap verilmedi.
Parçalanan cenazeyi teşhis edemedi
Oğlunun 2020 yılında Kurban Bayramı’nda yaşamını yitirdiğini belirten anne Rukiye Acay, “Teşhis için gittiğimizde önce 4 cenaze olduğunu söylediler, sonra 3 cenaze olduğunu öğrendik. Birinin parçalandığını söylediler. Ben de ayaklarından tanıyacağımı söyledim. Nasıl tanıyacağımı sorduklarında; küçükken hayvanları otlatmaya götürdüğünü ve bu esnada üzerine taş düştüğünü kalan izden tanıyacağımı söyledim. Savcı hazır değildi. Saatlerce savcıyı bekledik. Telefonla arandıktan sonra savcı geldi ve kızlarımla gidip cenazeye baktık. İki cenaze bizim değildi. Onların başını gösterdiler. Diğerinin vücudu parçalanmıştı ve başı yoktu. Ayaklar oğlumun ayaklarına benziyordu ama o muydu değil miydi bilmiyordum. O nedenle DNA testi yapacaklarını ve 15 gün içerisinde sonucun çıkacağını söylediler. Ancak 15 gün oldu, 3 yıl oldu ne cenazeyi verdiler ne de başka bir şey” diye belirtti.
‘Bana cenazemi versinler’
Temmuz ayında 4 yılın biteceğini söyleyen anne Acay, “Savcı dosyayı neden imzalamıyor? Neden vermiyor cenazeyi bilmiyorum. İki kemik de olsa alıp memleketine getireceğim. Bir Fatiha okusam biraz gönlüm rahatlayacak” dedi. Cenazenin hala Şirnex’te Kimsesizler Mezarlığı’nda olduğunu belirten anne Acay, “Nefesim daralıyor. Cenazemi versinler, sadece birkaç parça kemik bile olsa. Getirip burada ailesinin yanında defnedeceğim. Cuma akşamları gidip bir Fatiha okuyacağım. Bayram geliyor, ailesi, kardeşleri olarak mezarının başına gideceğiz. Savcı neden böyle yapıyor? Siz öldürdünüz, ardından siz açıkladınız ‘öldürdük’ dediniz. İsmini, her şeyini söylediniz. Bayram geliyor, insanlar çocuklarının mezarı başına gidiyor. Ben gidemiyorum” ifadelerini kullandı.
Cenazeyi teşhise gittikten sonra oğlunun rüyasına girdiğini söyleyen anne Acay, şöyle devam etti: “Rüyamda onu gördüğümde, başını göğsüme dayamıştı. Bana ‘Anne sen kendinde değildin sanırım. Ben senin oğlunum, sen nasıl oğlunu tanımadın’ dedi. Daha sonra bir daha rüyama gelmedi. Cenazesini getirmedim diye belki gelmedi rüyama. Gelsin rüyama bir şey söylesin istiyorum. Cenazemizi istiyoruz.”
Haber: Ahmet Kanbal / MA