Halk Cephesi veya Halkçı Cephe 1936 ile kendi tarihiyle yeniden bütünleşti. Fransa’da faşizm belası 1930’larda bu sayede yenilmişti. Tarihi yüzler ortak hafızayı canlandırıyor. Solun tarihine yeni sayfalar yazılıyor bugünlerde. On dört-on beş yaşlarındaki çocuklar kendi geleceklerini güvence altına almak konusunda kararlı
M. Şehmus Güzel
Putin bile duymuş: Fransa Cumhuriyeti’nde aşırı sağcı, ırkçı, faşizan, yabancı, Yahudi ve Müslüman düşmanı malum parti Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oyların yüzde otuzdan biraz fazlasını alarak ilk parti konumuna gelmiş. Asıl mesele bu değil: asıl mesele Cumhurbaşkanı’nın (bundan böyle Chbşk) dört parçalı/yamalı partisinin yüzde 14 kadar oy toplayarak ezilmesi, madara olması. Nitekim seçimlerde bu takımın başını çeken kadın siyasetçi seçim gecesinden bu yana piyasada görünmüyor. Belki sinir kriz geçiriyor, belki hasta. Bu da önemli değil.
Asıl önemlisi seçim sonuçlarının kamuoyu yoklamalarına dayanan ilk verileri üzerine, tam 45 dakika sonra, Chbş’nin Millet Meclisi’ni feshetmesi ve yurttaşlarını ilk turu 30 Haziran’da ikinci turu 7 Temmuz’da yapılacak erken seçimlere davet etmesi. “Benim halkım en iyisini bilir. En doğru yolu bulur” gibi bir laf da etti, erken seçimlere davetle birlikte. Chbşk bir türlü Himalaya’dan inmek istemiyor: Halkını kendisine yüzde seksen beş oranında karşı halkını bir türlü anlamak istemiyor. Bu halk bu reisten yaka silkiyor. İşte ispatı.
Kendi siyasi ve kişisel çıkarından başka şeyle ilgilenmeyen, kamu yararından habersiz chbşk için önemli olan, televizyondaki beş dakikalık nutkuyla, böylece bir saniyede gündemi değiştirmesi. Herkes artık chbşk’nin seçimlerde yediği seçmen tokadını değil erken seçimde ne olacağını tartışıyor. Reis amacına ulaştı. Sadece bunun için bile erken seçime gittiğini iddia edenler var. Olabilir. Ama bunun birçok nedeni daha var ve bilmediğimiz kulis faaliyetlerinin de. Bu konuya ve chbşk’nin müsamere merakına, pandomim oyunculuğunu başka bir makalede yazmak isterim çünkü epey uzun sürmeye aday.
Bugünkü makalede Chbşk’nın beklenmeyen ve nedeni henüz açık bir biçimde bilinmeyen Bonapartist (Türkçede darbeci diyebiliriz), otoriter, ben dedim olacak tavrı ve emriyle gidilecek erken seçimlerde ırkçı partinin yine birinci siyasi güç olarak ipi göğüslemesi ve iktidara ortak olması ve bu olasılıklara karşı düzenlenen eylemlere gençler, işçi sendikaları konfederasyonları ve siyasi partiler bağlamında değineceğim:
Malum chbşk ile olası bir cohabitation’da (Birlikte yönetim diyelim) ırkçı partinin 28 yaşındaki başkanının başbakanlığa oturması faşizm belasını yakınlaştırabilecek.
GENÇLERİN ACİL EYLEMLERİ: İşte bu gelişmeler ve bu olasılıklar üzerine erken seçimlerin duyurulmasını izleyen dakikalarda Paris’te Cumhuriyet Meydanı’nda kadın ve erkek gençler ellerinde “ırkçılığa hayır!”, “Faşizme karşı Radikal Halkçı Cephe (veya Halk Cephesi) yazılı kartonlarla toplanmaya ve sloganlar atmaya başladı. Cep telefonları sayesinde duyan geldi. Gençlerin ve daha az gençlerin sayısı kısa sürede iki bini geçti…
Gençlerin, ortaokul, lise ve üniversite öğrencilerinin gösterileri ve merkezi meydanlarda, sokak, cadde ve bulvarlarda toplanmaları ertesi sabah ve hemen sonra genişledi, gelenekselleşti. Paris’i diğer kentler izledi: Marsilya, Lyon, Toulouse başta birçok taşra kentinde. Bu kentlerin ve kasabaların listesini saati saatine, günü gününe Le Monde gazetesinden izlemek mümkün.
Bugün, yani 11 Haziran’da gösteriler sürüyor.
EMEKÇİLER GELİYOR: 10 Haziran’da en önemli işçi sendikaları konfederasyonları, (La CGT, la CFDT, l’UNSA, la FSU ve Solidaires) bu hafta sonu geniş kapsamlı ve güçlü gösteriler düzenlenmesi kararı aldı.
Soldaki siyasi partiler de artık atışmak, hırlaşmak yerine barışmak ve ortaklaşa mücadele etmek için yol haritasını çizmek üzere toplandılar: 10 Haziran 2024 günü saat 16:00’dan itibaren görüşen, tartışan, anlaşan Sosyalist Partisi, Boyuneğmez Fransa, Fransız Komünist Partisi ile Yeşiller (EELV) o gece Halkçı Cephe’yi (Front Populaire) kurduklarını duyurdular. 30 Haziran ve 7 Temmuz’daki milletvekili seçimleri ilk turunda her seçim bölgesinde “tek aday” göstermeye karar verdiklerini de.
Seçim sistemi bakımından bu yolun, ortakların tek aday göstermelerinin ne kadar önemli olduğunu yıllardır yazıyorduk; nihayet bugün bu kararın alınması işin ciddiyetini sergiliyor. Siyasi partiler işçi sendikaları konfederasyonlarına da Halkçı Cephe’ye katılmaları çağrısı yaptı. Bu hafta sonu düzenlenecek gösterilere katılacaklarını da gençlerin de bu eylemlerde yer almalarını da.
Halk Cephesi veya Halkçı Cephe 1936 ile kendi tarihiyle yeniden bütünleşti. Fransa’da faşizm belası 1930’larda bu sayede yenilmişti. Tarihi yüzler ortak hafızayı canlandırıyor. Solun tarihine yeni sayfalar yazılıyor bugünlerde. On dört-on beş yaşlarındaki çocuklar kendi geleceklerini güvence altına almak konusunda kararlı.
Birkaç saat uyuduktan sonra 11 Haziran’da yeniden bir araya gelen siyasi partilerin sorumlu liderleri bugün bize ulaştırılan haberlere göre şu üç noktada karar almak için görüşüyorlar:
Bir: Her seçim bölgesinde tek aday olarak katılacakların tek tek saptanması. 577 koltuk için 577 aday belirlenecek. (Saat 12.56 henüz kesin sonuçlar ulaşmadı. Bekliyoruz.)
İki: Halk Cephesi olarak iktidara gelince ilk 100 günde yapılacakların tek tek belirtileceği bir yol haritası çizmek.
Üç: İktidarı alınca Başbakanın kim olacağının belirtilmesi için nasıl davranılacağı. Genel ve geleneksel kural en çok oy alan siyasi partinin bu işi üstlenmesidir. PS ile LFİ liderleri arasında 1980’lerden, 1990’lardan PS içinde başlayan ve o zamandan beri süregelen hırlaşma devam ediyor: PS ve yöneticilerinin neredeyse tümü ile Avrupa Parlamentosu seçimlerinde ortaklaşa liste oluşturduğu Place Publique ile bu küçük partinin gençlik kolu LFİ kurucusu ve tarihi lideri Jean-Luc Melenchon’un başbakanlığına fena halde muhalif. PCF yönetimi de. Bu konu tatlıya bağlanmak üzere. Bugün acil konu bu değil. Acil konu ırkçı partinin sırtını mindere yapıştırmaktır. Haydi!
Gelişmeleri ve olumlu haberleri aktarmak umuduyla…