Önceki son dört gün, 27 Avrupa ülkesindeki 400 milyona yakın nüfusu temsilen seçmenler 720 üyeli Avrupa Parlamentosu için sandık başına gitti. Elde edilen ilk sonuçların ardından Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, meclisi feshetti ve 30 Haziran günü için erken seçim kararı aldı.
Macron’un erken kararını ülkenin sağından soluna neredeyse tüm partileri doğru buldu. Avrupa Parlamentosu seçimlerinde faşist Marine Le Pen’in Ulusal Birlik Partisi’nin birinci geleceği zaten bekleniyordu; ancak beklendiği gibi seçimlerden ikinci sırada çıkan Macron’un partisinin oy oranı ikiye katlaması, cumhurbaşkanını kelimenin tam anlamıyla ‘topal ördek’ haline getirdi.
Fransa’da 2022 yılında yapılan cumhurbaşkanlığını az farkla da olsa kazanan Macron’un, 2027 yılında yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimlerini beklememesi ve böylece üç yıl boyunca ‘topal ördek’ olarak kalmak istememesi, cumhurbaşkanlığını faşist Le Pen’e kaptırmamak için -kendi partisini ateşe atma pahasına- merkezin sol ve sağ partilerine erkenden bir şans tanıması olarak görüldü. Bakalım işe yarayacak mı?
Almanya’da merkez sağ partiler ittifakı ilk sıraya yükselirken, diğer faşist partilerin bile ‘aşırı’ bulduğu Almanya için Alternatif Partisi-Afd’nin ikinci parti olması, iktidardaki Sosyal Demokrat ve Yeşillerin üçüncü parti durumuna düşmesi, Fransa’dakine benzer bir şok yaratmadı. Almanya’da genel seçimlere zaten bir yıl kaldığı için olsa gerek, Berlin’den -en azından şimdilik- erken seçim kararı çıkmadı.
Avrupa Parlamentosu seçimlerini sadece ya da öncelikle Almanya ve Fransa üzerinden değerlendirmemizin nedeni, bu iki ülkenin AP’deki üye sayılarının en yüksek ilk iki ülke (Almanya’dan 96 ve Fransa’dan 81 üye seçiliyor) olması değil. Avrupa Birliği esasen, her iki dünya savaşında da birbirine rakip olan Almanya ve Fransa’nın bir daha birbiriyle savaşmaması-barışma projesidir.
Bu arada, yine beklendiği gibi AP seçimlerinde başarılı olan faşistlerden İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ve partisinin Avrupa Parlamentosu’ndaki rolünün artacağa benziyor. Avrupa Parlamentosu’nda 76 üyeyle üçüncü büyük temsil grubuna sahip İtalya’da Meloni yükselirken; oy kaybının kendi iktidar ortaklarından faşist Kuzey Ligi partisinde olması da ilginç bir sonuç olmalı.