DİB Koordinasyon üyesi Hakan Dilmek, kayyım politikaları sürerken yeni anayasa tartışmalarının karşılığının olmayacağını belirterek, ‘Kürt sorunu çözülmeden yeni bir anayasa yapılamaz’ dedi
Colemêrg Belediyesi Eşbaşkanı Mehmet Sıddık Akış’ın tutuklanması ve yerine kayyım atanmasına karşı birçok kesimden tepkiler gelmeye devam ediyor. Demokrasi İçin Birlik (DİB) Koordinasyon üyesi Hakan Dilmek, Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Ferdi Bayram’a değerlendirmelerde bulundu.
İktidarın “siyasallaşmış” yargıyı devreye koyarak belediyeye kayyım atadığını belirten Dilmek, Colemêrg halkının seçme iradesinin yok sayıldığını vurguladı.
‘İktidarın amacı muhalefeti parçalamak’
“Yumuşama” ve “normalleşme” söylemlerinin arkasında iktidarın antidemokratik uygulamaları olduğunu ifade eden Dilmek, iktidarın bu adımla yerel seçimlerde ekmek ve adalet talebi etrafında ortaklaşan muhalefeti parçalamak ve etkisizleştirmek amacında olduğunu söyledi. Dilmek, anti demokratik ve hukuksuz adımlara karşı demokrasiden yana olan tüm muhalefeti ve toplumsal kesimleri tutum almaya çağırdı.
‘Yumuşama söylemlerinin karşılığı yok’
Kayyım atama sürecinden önce Kobanê Davası’ndan yargılanan birçok siyasetçiye onlarca yıl hapis cezası verildiğini hatırlatan Dilmek, Gezi Davası’nda verilen cezaları ve 1 Mayıs tutuklamalarına işaret etti. Böylesi bir tabloda “yumuşama” ve “normalleşme” söylemlerinin karşılığı olmadığına dikkati çeken Dilmek, “Böyle bir ortamda yeni bir anayasa ve yumuşama tartışmasının hiçbir karşılığı yok” diye belirtti.
Yeni anayasa tartışmaları
İktidarın gerçek sorunların üzerini örtmek için “yeni anayasa” tartışmasını başlattığını belirten Dilmek, Kürt sorunu çözülmeden bu tartışmanın yapılamayacağını söyledi. Dilmek, “Yeni bir anayasa yapılabilir ama bu toplumsal talepler gözetilmeden, herkesin özgürce ifade edebildiği bir ortam sağlanmadan olmaz. Bugünkü iktidarın anayasa tartışmalarına dahil olması, bu sürecin meşruiyetini zayıflatıyor ve gerçek sorunları gizlemeye yönelik bir girişim olarak görülüyor” ifadelerini kullandı.
İktidarın tekçi bir anayasa yapmayı hedeflediğini belirten Dilmek, şöyle devam etti: “Yeni anayasa yapma girişimi tek dil, tek bayrak ve tek kimlik üzerinden inşa edilen cumhuriyetin kuruluş kodlarına dayanmaktadır. Bu nedenle anayasanın ilk dört maddesi de bu şekilde yazılmıştır. Bu, toplumsal huzursuzluk yaratmaktadır çünkü toplumsal gerçekliğe uygun değildir.”
Kaynak: MA