Mêrdîn’deki “Özgürlüğe ses ver” eyleminde konuşan DEM Partili Saliha Aydeniz, ‘İmralı kapıları açılana kadar, Öcalan’ın sesi meydanlarda yankılanana kadar mücadelemizi sürdürecek, büyüteceğiz,’ dedi. Tutsak yakınları ise ‘Tutsaklarımızın arkasında olacağız’ mesajı verdi
Mêrdîn’de PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununa siyasi çözüm talebiyle tutsak yakınları, Barış Anneleri ve sivil toplum örgütlerinin başlattığı “Tecride son ver” eylemleri kapsamında AKP İl binası önünde basın açıklaması yapıldı. DEM Parti Mêrdîn Milletvekili Saliha Aydeniz’in yanı sıra çok sayıda kişinin katıldığı açıklamada “Tecride Son Ver” pankartı açılarak, “Bijî berxwedana zindanan” ve “Tecride son ver, adaleti uygula” sloganları atıldı.
‘Tutsaklarımızın arkasında olacağız’
İlk olarak Barış Anneleri adına söz alan Emine Aydoğan, cezaevlerinde büyük bir zulüm olduğunu ve bunu kabul etmediklerini kaydederek, “Bizler davamızın, tutsaklarımızın arkasında olacağız. Bu tecrit sona erene kadar mücadele edeceğiz,” dedi.
‘Tecrit her geçen gün derinleşiyor’
Ardından söz alan Mêrdîn Milletvekili Saliha Aydeniz de tutsakların 4 Nisan tarihinden bu yana boykot eyleminde olduğunu dile getirerek, eylemin amacını anlattı. Abdullah Öcalan’ın 25 yılı aşkın süredir İmralı Adası’nda tecrit altında tutulduğunu kaydeden Saliha Aydeniz, “Bu tecrit her geçen gün daha da derinleşiyor, daha da genişliyor. Her geçen gün tüm alanlar tecridin zulmü altına alınıyor. Bütün alanlar, bütün kadınlar, anneler tecrit altında tutuluyor. Bu tecrit İmralı’da başladı ve bütün cezaevlerine, her yere yayıldı. Tecride bağlı olarak savaş politikası, yok sayma politikası, düşmanlık politikası tüm alanlara yayılıyor. Bugün tecrit sadece Kürt halkı üzerinde değil, Türkiye halkları üzerinde de uygulanıyor,” dedi.
‘Tecrit bir silah olarak kullanılıyor’
Rejimin tecridi bir silah olarak kullandığını ve savaş politikalarının tecride dayalı olarak büyüdüğünü ifade eden Saliha, “Bugün siyasi, toplumsal ve ekonomik kriz de bu şekilde ortaya çıkıyor. Ekonomik krizi sadece Kürt halkı yaşamıyor. Türkiye halkları ekonomik krizi birlikte yaşıyor. Bunun sebebi de savaştır. Bu savaş da tecritle bağlantılıdır. Bu nedenle diyoruz ki; tecrit kalkmadığı, Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan konuşmadığı sürece bu savaş, bu tecrit rejimi, bu tek adam rejimi de devam edecek. Buna bağlı olarak kriz ve kaoslar da her geçen gün daha da derinleşecek,” dedi.
‘İnfaz yakmalar tecride bağlı gelişiyor’
Cezaevlerinde tecrit uygulamalarına bağlı olarak infazların yakıldığını ve tahliye edilmesi gereken tutsakların tahliye edilmediğini dile getiren Aydeniz, “Bundan dolayıdır ki, bu tecridi kırmak için mücadelemizi daha da büyütmeli, buna karşı direnmeliyiz” dedi.
‘Öcalan’ın sesi meydanlarda yankılanana kadar…’
İktidarın Kürt düşmanı ittifakı ile tecrit politikasında ısrar ettiğini dile getiren Aydeniz konuşmasının devamda şunları söyledi:
“Biliyorlar ki, ancak savaş ve tecrit politikası ile ayakta kalabilecekler. İşte 31 Mart’ta Türkiye halkları gösterdi ki, AKP-MHP tek başına iktidar olamayacak. İktidarlarını savaş politikalarına, Kürt düşmanlığıyla, tecritle birbirine bağlamış durumdalar. Bu tecrit Türkiye demokrasisi için ortadan kaldırılmalı. Bu tecrit ekonomik kriz ve kaosun ortadan kalkması için ortadan kaldırılmalı. Bu nedenle bizler her hafta eylemlerimizi annelerimizin öncülüğünde yapmaya devam edeceğiz. Anneler çocuklarıyla görüşsün istiyoruz. İmralı kapıları açılana kadar, Öcalan’ın sesi meydanlarda yankılanana kadar mücadelemizi sürdürecek, büyüteceğiz. Çare tecridin kaldırılması, çare hukukun uygulanmasıyla mümkün. Bir kez daha söylüyoruz; tecride son verin, İmralı’nın kapılarını açın.”
Açıklamanın ardından 10 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirilirken, eylem alkış ve sloganlarla sona erdi.
3 kentte daha eylem
Tutsak yakınları PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik 39 aydır sürdürülen mutlak tecridin sonlandırılarak, özgürlüğünün sağlanması ve Kürt sorununun çözümü için eylemde. Bu kapsamda Wan, Adana ve Mersin’de de “Özgürlüğe ses ver” eylemleri gerçekleştirildi.
Eylem 5. haftasında
Adana’da Beşocak Meydanı’nda yapılan eyleme çok sayıda sivil toplum örgütü ve siyasi parti temsilcisi katıldı. “Adalet için tecridi kıralım, toplumsal barış için özgürlüğe ses ver” pankartının açıldığı eylemde katılımcılar, Kürtçe ve Türkçe “Tecrit insanlık suçudur” yazılı önlükler giydi. Sık sık, “Bijî berxwedana zindanan”, “Bijî berxwedana İmralı” ve “Siyasi tutsaklar onurumuzdur” sloganlarının atıldığı eylemde, konuşan DEM Parti Adana İl Eşbaşkanı Seyfettin Aydemir, tecridin kaldırılıp ülkeye barış gelmesi için 5 haftadır eylemde olduklarını belirtti.
‘Hukuk uygulanmıyor’
Wan’da Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUHAY-DER) ve tutsak yakınları, AKP Van İl Başkanlığı önünde yapılmak istenen açıklamaya izin verilmedi. DEM Parti Rêya Armûşê İlçe Örgütü binası önünde açıklama yapıldı. “Zindanlara ses ver” pankartının taşındığı açıklamaya DEM Parti milletvekilleri Mahmut Dindar ve Gülcan Kaçmaz Sayyiğit ile Wan Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Abdullah Zeydan’ın yanı sıra çok sayıda sivil toplum ve siyasi parti üyesi katıldı.
DEM Parti İl Örgütü yöneticilerinden Şeref Yıldız, “Türkiye cezaevlerinde siyasi tutsaklara yönelik hukuk dışı uygulamalar, eziyet ve işkence, yaşam hakkını tehdit etmektedir. Tutuklu ve hükümlülerin, ulusal ve uluslararası mevzuatın düzenlediği temel hak ve özgürlükleri, sistematik bir şekilde ihlal edilmektedir. Özellikle Kürt halkının ‘irademdir’ dediği ve seçtikleri söz konusu olunca hukukun evrensel ilkeleri, Anayasa Mahkemesi, AİHM kararları askıya alınmakta, hukuk uygulanmamaktadır” diye konuştu.
‘Siyasi partiye göre Anayasa uygulaması yapılıyor’
,Mersin’de de tutsak yakınları, AKP binası yakınlarında oturma eylemi gerçekleştirdi. DEM Parti Milletvekili Ali Bozan’ın da katıldığı eylemde kitle, AKP il binasına yürümek istedi. Polis engeli üzerine oturma eylemi yapan kitle, sık sık “Bijî berxwedana zindanan” ve “Siyasi tutsaklar onurumuzdur” sloganları attı.
Polis engellemesine tepki gösteren Bozan, geçmiş dönemlerde “devlet biziz, hakim biziz, savcı biziz” diyerek hukuksuz kararlara imza atanların şu an yargılandıkları ve cezaevinde olduklarını vurguladı. Bozan, “Biz diyoruz ki Anayasa tek, kanun tek. Anayasa ve kanun sürece göre, zamana göre, ya da kişilere ve düşüncelere göre uygulanmamalı. Şu anda siyasi partiye göre anayasa uygulaması yapılıyor,” diye konuştu
Kaynak: JINNews