Hatay’da düştüğü iddia edilen Nazlı Karakoyun’un faili Umut Karakoyun’un iddianamesi kabul edildi. Karakoyun’un kızına ‘Anneni öldürürüm ve zina sebebiyle delil sunarım. 10 yıl yerine 5 yıl yatar çıkarım’ dediği ortaya çıktı
Hatay’ın Arsuz ilçesinde Nazlı Karakoyun, yaşadığı 7 katlı apartmanın teras katından 7 Eylül 2023 tarihinde şüpheli bir şekilde düşerek yaşamını yitirdi. Kadının cenazesi morga kaldırılırken aynı gün gözaltına alınan eşi Umut Karakoyun ertesi gün (8 Eylül) sevk edildiği İskenderun 2’nci Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklanarak cezaevine konuldu.
Olaya dair soruşturmasını tamamlayan İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığı, Umut Karakoyun hakkında “Eşi planlayarak kasten öldürmek” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle iddianame hazırladı. İddianameyi kabul eden İskenderun 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk duruşma “Eşi planlayarak kasten öldürmek” suçundan 17 Eylül’de görülecek.
DNA analizi ve kriminal inceleme
Savcılık iddianamesinde, hem sanığın hem de tanıkların savunmalarına yer verildi.
Adli Tıp Kurumu Diyarbakır Grup Başkanlığı’nın Nazlı Karakoyun ile ilgili düzenlediği rapora yer verilen iddianamede, Nazlı Karakoyun’a ait vajinal ve anal sürüntü örneklerinde, sağ v sol el parmaklarında tırnak altı sürüntü örneklerinde faile ait DNA örneğine rastlanmadığı belirtildi.
Kriminal uzmanlık raporuna da yer verilen iddianamede, olay yerinden, bina damı ve çevre damı üzerinden elde edilen vücut izlerinin, yeterli karakteristik özellikler tespit edilemediğinden şüpheliye veya yaşamını Nazlı Karakoyun’a ait olup olmadığının tespit edilemediği, Nazlı Karakoyun’un cenazesinden alınan parmak izleri ile kendisine ait sistemden alınan parmak izi ve kimlik bilgilerinin aynı olduğu belirtildi.
Ölüm nedeni
Nazlı Karakoyun’un ölümünün, iç kanama sonucu meydana geldiği kaydedilen iddianamede, “Kişinin ölümüne neden olan travmatik değişimlerin tamamının, olay yeri inceleme raporunda özellikleri kayıtlı yerden yüksekten düşme ile husüllerinin mümkün olduğu, yüksekten düşme eyleminin kişinin kendi iradesi ile mi, bir başkası ya da başkalarının etkisi ile mi ya da kazayla mı meydana geldiği hususunda tıbben değerlendirme yapılamadığı, olayın adli tahkikat ile aydınlatılmasının uygun olacağı oy birliğiyle mütalaa olunur” denildi.
‘Eşe karşı planlayarak kasten öldürme’
Olayın binanın teras katında yenen akşam yemeği esnasında meydana geldiği belirtilen savcılık iddianamesinde, “…. maktulün müşterek çocuklarla birlikte akşam yemeği yedikleri, yemek sırasında şüpheli ile eşi olan maktul arasında gergin bir hava olduğu, önce müşterek çocuklardan S.K.’nin sonra da Y.K.’nin terastan evlerine indiği, yemek masasında kahve içtikleri sırada şüpheli ve maktul dışında kimsenin terasta bulunmadığı, olaydan önce maktulün C. R. isimli şahısla olan mesajlaşmasını kızının telefonunda görmesi nedeniyle öfkeli olan ve eşi olan maktulü öldürmeyi planlayan şüphelinin kullanımına uygun şekilde akşam yemeğini terasta mangal yapmak suretiyle gerçekleştirdiği, terasın orta kısmında olan masa ve sandalyeyi teras kenarına taşıdığı ve müşterek çocukları eve gönderdikten sonra kahve içmekte olan maktulü kucaklayarak terastan zemine doğru attığı, olay yerine gelen doktorun maktulün ölümünü tespit ettiği ve bu suretle şüphelinin üzerine atılı ‘Eşe karşı planlayarak kasten öldürme’ suçunu işlediği anlaşılmıştır” ifadelerine yer verilerek, failin cezalandırılması talep edildi.
Sistematik şiddet
Nazlı Karakoyun’un annesi Kıymet Akıncı, kızının 18 yıl önce tehdit yoluyla fail tarafından kaçırılarak, istemediği bir evliliğe zorlandığını belirti. Kızının evliliği süresince sistematik olarak psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kaldığını söyleyen anne Akıncı, “Çocuğumun iki kızı oldu. İlk sıralar çalışmadığı için kızım evlere temizliğe gidip ailesine bakmaya çalışıyordu. Fail sürekli olarak ülke dışında çalıştığı için kızımı telefonlarına takip ve kamera sistemi kurarak onu takip ediyordu” diye belirtti.
Uzaklaştırma kararı var
Bir gün kızı ve büyük çocuğunun fail tarafından feci şekilde darp edildiğini belirten anne Akıncı, karakolluk olduklarını ve kızının fail için uzaklaştırma kararı aldırdığını dile getirdi. Kızının boşanmak istediğinin altını çizen anne Akıncı, ancak kızının sürekli olarak “öldürürüm ama boşanmam” tehditlerine maruz kaldığını söyledi.
Kızının faili ifadesinde belirttiği gibi dengesini kaybederek düşmediğini, fail tarafından ‘tasarlayarak ve planlayarak’ öldürüldüğünü ifade eden anne Akıncı, “Bu olayı gören gizli tanığımızda var. En ağır cezayı almasını istiyoruz. Torunum babası tarafından tehdit ediliyor, ifadesini değiştirmesi için. Sadece adalet istiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘5 yıl yatar çıkarım’
Nazlı Karakoyun’un kızı S. Karakoyun da, failin hem kendisini hem de annesini sürekli tehdit edip, psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını vurguladı. S. Karakoyun, devamında tanıklığına dair şunları anlattı: “Bir gün annem İstanbul’a gittiği için faille evde yalnız bulunduğumuz sırada ‘anneni öldürsem beni affeder misin, bana hak verir misin’ şekilde sorular sordu. Ben de ‘ne saçmalıyorsun’ dedim. Sürekli annemi öldüreceğinden söz ediyordu. Annemi Adana’ya almaya gitmeden bir gün önce ‘Annen benimle konuşurken kaçacağı şeklinde sözler söylerse bu konuşmayı ses kaydına alırım. Anneni öldürürüm ve zina sebebiyle delil sunarım. Böylece 10 yıl yerine 5 yıl yatar çıkarım’ dedi.”
Davanın takipçisi olacağız’
Nazlı Karakoyun’un avukatı Mehtap Sert ise; “Sanığın eyleminden önce çocuklarına bunu söylemiş olması, cezaevinden çıkan sanıkları çocukların ifadesini değiştirmek için göndermesi hayatın olağan akışına uygun değil . Delillerin takdir ve değerlendirmesi yargıda ancak kamu vicdanında bu suçun failidir. İki çocuğunun annesi yaşamını kaybetmiş sebebisin ya da değilsin davul çaldırmak hangi kültürde kabul edilebilir bir şey. Yargılama neticesinde en üst hadden indirimsiz ceza alması için davanın takipçisi olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Haber: MA / Hamdullah Yağız Kesen