Şirnex Ekoloji Platformu Sözcüsü Adnan Şenbayram, Gabar’da maden ocakları, ağaç kesimi ve petrol kuyularıyla yaşam alanları yok edildiğini belirterek doğaya karşı savaşı kazanmak için mücadele etmek yerine doğa için mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı
Şirnex merkez ve bağlı ilçelerinin kırsalında yer alan bölgelerde ekolojik tahribat sürüyor. Yıllardır ‘özel güvenlik bölgesi’ adı altında yasaklı olan Besta, Cûdî ve Gabar’da ormanlık alanlar ‘güvenlik’ gerekçesiyle yok ediliyor. Aynı zaman da sivillere yasaklı olan birçok alan maden ocaklarıyla tahrip ediliyor.
Söz konusu tahribata son yıllarda petrol üretimi gerekçesiyle başlatılan çalışmalar eklendi. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO), Gabar’daki birçok alanı delik deşik ederek, sondaj çalışması yapıyor. Bu durum ceylan ve dağ keçisi gibi canlıların yaşam alanlarının her geçen gün daha da daralmasına neden oluyor.
Şirnex Ekoloji Platformu Sözcüsü Adnan Şenbayram, her geçen gün daha da büyüyen doğa tahribatını değerlendirdi.
‘Tek bir ağaç kalmamış’
Özellikle son 4 yıl içerisinde birçok alanın ranta açıldığını ve çoraklaştırıldığını söyleyen Şenbayram, “Şırnak’ta 2015-2016 yıllarından sonra Cudî ve Gabar dağlarında ciddi bir orman kıyımı var. Orman yakılmalar hat safhaya çıkmış durumda. Kömür madenleri nedeniyle Cûdî köstebek yuvasına dönüşmüş. Cûdî ve Gabar gibi alanları çorak topraklara dönüştürme politikası mevcut” diye konuştu.
Petrol araması sonrası nesli tükenmek üzere olan birçok canlının yaşam alanlarının da yok edilmeye başlandığını söyleyen Şenbayram, “Elbette biz bir madenin çıkartılmasına karşı değiliz. Biz madenin hangi amaç ve hangi koşullarda çıkarıldığına bakarız. Bunun doğa talanı haline getirilmesine karşıyız. Bir petrol kuyusunun bulunması, çalışmasının yürütülmesi öyle basit bir yöntem değildir. Neredeyse milyonlarca para akıtılıyor, canlı varlığı yok ediliyor. Bundan 6-7 ay önce TPAO’nun sitesinde petrol arama çalışmalarını bir kazanım olarak gösteren videolar paylaşılmıştı. Ama o arazilerde neredeyse tek bir ağacın kalmadığını görüyoruz. Petrol kuyuları için inşa edilen yapılarda dinamit patlatılıyor. Oradaki kum ocaklarının çevreye verdiği zararın haddi hesabı yok. Gabar’da çıkartılan bir petrol sadece o alana zarar vermiyor. Bu dünyanın en uç noktasındaki kişiye de zarar veriyor” ifadelerini kullandı.
‘Yaşam tehdit altında’
Gabar’da ceylan ve dağ keçilerinin yaşam alanlarının tehdit altına olduğuna vurgu yapan Şenbayram, “Yaşam alanlarının yok edilmesi bu hayvanların neslinin sona erdirilmesi demektir” uyarısında bulundu. Şenbayram, canlı yaşamının korunması, sadece ekonomik çıkarların gözetilmemesi gerektiğini ifade etti. Şenbayram, “Petrol ve diğer madenler yerine alternatif enerji kaynaklarının kullanmasını istiyoruz. Sadece petrole bağlı bir toplum olarak yaşamaktansa sürdürülebilir, yenilebilir enerji kaynaklarının kullanılması bu canlıların neslinin tükenmemesini sağlayacaktır” diye kaydetti.
Şenbayram, duyarlı tüm kurumların ekolojik tahribata karşı sorumlu hareket etmesi gerektiğine işaret ederek, “Canlı yaşamını sürdürmek için bir çalışma yürütelim. Ekonomik kar için yaşamımızdan olmayalım. Bütünlüksel bakalım, canlı yaşamını esas alalım. Bu konuda hepimiz birlikte mücadele edelim. Doğaya karşı savaşı kazanmak için çaba sarf etmeyelim” çağrısı yaptı.
Haber: Zeynep Durgut\MA