İmralı tecridinin kaldırılması ve Kürt sorununun çözümü için birçok merkezde başlatılan eylemler yeni bir aşamaya taşınıyor. Avrupa’da ‘Kürtler barış istiyor’ şiarı ile yeni bir hamle başlatılırken, Amed’de aydın, yazar ve sanatçılardan oluşturulan heyetlerle geniş kesimleri kapsayacak buluşmalar hedefleniyor
İnsan hakları ve hukuk örgütleri yaptıkları açıklamalar ve yayınladıkları raporlarla, cezaevlerinde yaşanan çıplak arama, infaz erteleme, sürgün, keyfi oda baskınları ve hasta tutsakların tedavi edilmemesi başta olmak üzere, siyasi tutsakların yaşadıkları ihlallere dikkat çekiyor.
Aktivistlerin dikkat çektikleri cezaevlerinin en başında da İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi yer alıyor. PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin derinleşmesi üzerine tutsaklar 27 Kasım 2023’te “Abdullah Öcalan’a özgürlük Kürt sorununa çözüm” talebiyle başlattıkları açlık grevini 4 Nisan’da yeni bir aşamaya taşıdı.
Aile görüşü, mahkeme ve telefonlara çıkmama kararı alan tutsakların aileleri de başlattıkları “Adalet Nöbeti” eylemlerini yeni bir aşamaya taşıyarak, her hafta Pazartesi günleri cezaevleri önüne giderek “Özgürlüğe ses ver” eylemi başlattı. Tutsak yakınları aynı zamanda Adalet Bakanlığı ve AKP il binaları önünde de tecride karşı eylemler yapıyor.
MED Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED) Eşbaşkanı Kerem Canpolat, Kürt sorununun çözümü için tüm kesimleri kapsayacak buluşmalar yapacaklarını belirtti.
Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Müjdat Can‘ a konuşan Canpolat, federasyon olarak hak ihlallerine dair yüzlerce başvuru aldıklarını dile getirdi.
Eylemde olan tutsakların özellikle ailelerinden uzak cezaevlerine gönderildiğini belirten Canpolat, şunları söyledi: “Bu sürgünlerin iki ayağı var. Birincisi tutsağı uzak yerlere götürüp izolasyon etmek, ikincisi de aileyi kendi yakınından uzak tutarak cezalandırma. Son dönemlerde 50’ye yakın tutsak Riha ve Amed’den Burdur, Antalya ve Karadeniz gibi uzak kentlerin cezaevlerine gönderildi. Eylemler nedeniyle sürgünler oluyor ama tutsaklar eylemlerinde kararlılar.”
‘Ala’nın sözleri seçim yatırımıydı’
Seçim öncesi AKP’li Efkan Ala’nın hasta tutsaklar için de çalışma içerisinde olduğunu açıkladığını hatırlatan Canpolat, bu sözlerin ‘seçim yatırımı’ olduğunu ve hasta tutsaklar konusunda hiçbir iyileştirme olmadığını söyledi. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 28 Şubat davası hükümlülerini “sürekli hastalık ve kocama” gerekçesiyle tahliye ettiğini ancak Makbule Özer gibi yaşı ilerlemiş tutsakları cezaevinde tutmaya devam ettiğini söyleyen Canpolat, “Türkiye’de Kürde karşı farklı bir yaklaşım söz konusu. Bu devletin resmi politikasıdır” diye belirtti.
‘Tutsakların eleştirisi’
Tutsakların “Abdullah Öcalan’a özgürlük Kürt sorununa çözüm” talebiyle başlattığı eylem kapsamında görüşe çıkmadıklarını hatırlatan Canpolat, “Avukatların, ailelerin görüşmemesi toplumda kaygıya neden oluyor. Toplumda yaşanan huzursuzluğun temel nedeni Kürt sorununun çözülmemesidir. Bunun da muhatabı devlet ve Sayın Abdullah Öcalan’dır. Devlet daha önce bu yolu denedi, iyi bir yol olduğunu hepimiz gördük. Tecridin kaldırılmasındaki ısrarın yanıtını biraz da burada aramak lazım” dedi.
Tutsakların 4 Nisan’da eylemlerini farklı bir aşamaya taşımalarının nedenini Canpolat, “Bizce bunun bir nedeni kamuoyuna, demokratik kesim ve kurumlara, tüm siyasetçilere bir eleştiriydi. Görevini tam yapmama eleştirisidir. İkincisi ise, hem Türkiye hem dünyadaki kamuoyuna da bir an önce demokratik yöntemleri kullanarak, tecridin aşılmasının yöntemini göstermek istediler” sözleriyle açıkladı.
Geniş kesimleri kapsayacak buluşmalar
İmralı’daki tecridin kırılması ve Kürt sorunun çözümü için Türkiye’nin tüm kesimlerini kapsayacak buluşmalar yapacaklarını söyleyen Canpolat, aydın, yazar, akil insanlar ve rusipileri bir araya getirmeyi planladıklarını belirtti.
Canpolat, “Türkiye toplumu ile bir araya gelip, bu ülkenin çözülmesi gereken acil sorununun Kürt sorunu olduğunu ve çözümünde muhatabın Sayın Öcalan olduğunu anlatacağız. Bunun için oluşacak heyette, Türkiye’deki tanınmış sanatçılar, aktörler, yazarlar, bilim insanları olacak. En geniş katılımla Türkiye ve Kurdistan’ın her yerine ulaşıp, toplumu bu konuda duyarlı kılmak gerekiyor. Bu program yakında kamuoyuna deklare edilecek. Bu programla tecridin Türkiye’ye vermiş olduğu tahribatın anlatılması amaçlanacak” dedi.
Avrupa’da da eylemler büyüyor
Öte yandan 10 Ekim 2023 tarihinde dünyanın 74 merkezinde yapılan ortak açıklamayla “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm” kampanyasının Avrupa’da da büyüyor.
Tecride karşı Avrupa’da eylemlerin öncülüğünü yürüten Avrupa Demokratik Kürt Toplum Kongresi (KCDK-E) de bu kapsamda diplomatik girişimlerle çalışmalarını sürdürüyor.
Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi’ne (CPT) mektup gönderme eylemleri sürerken, 1 Haziran’da yeni kitlesel eylemlerin startının verilmesi planlanıyor. Kürtler ve dostları 25 Haziran’da ise Fransa’nın Strasbourg kentinde 12 yıldır devam eden “Özgürlük Nöbeti”ni ziyaret ederek, CPT önünde kitlesel bir açıklama yapacak.
KCDK-E Eşbaşkanı Engin Sever, Mezopotamya Ajansı’ndan Delal Akyüz‘e verdiği demeçte, “Avrupa’da çalışmalarımızı 3 ayak üzerine kurarak direnişimizi sürdüreceğiz. Birincisi, Kürt halkının ve dostlarının yürüteceği diplomasi çalışmalarıdır. İkincisi, kitle eylemleri, üçüncüsü de Sayın Öcalan’ın paradigmasının yayılmasını sağlamadır. Yürüttüğümüz çalışmalarda ortaya çıkan mesaj net olarak gösterdi ki, Kürt halkı ve dostları bu tecridi kabul etmeyecektir” diye belirtti.
‘Kürtler barış istiyor’ eylemleri başlıyor
Avrupa Demokratik Güç Birliği (ADGB) öncülüğünde “Abdullah Öcalan ve siyasi tutsaklara özgürlük, Kürtler barış istiyor” talepleriyle yeni bir eylem planlamasında olduklarını ifade eden Sever, eylemlerin 1 Haziran itibariyle başlayacağını söyledi. Eylemlerin başta Avrupa başta olmak üzere, dünyanın birçok yerinde aynı şiar ile kitleselleşerek büyümesi için çalışacaklarını kaydeden Sever, “25 Haziran’da, 12’nci yılında Strasbourg’ta devam eden Özgürlük Nöbeti’ni ziyaret edip, CPT önünde kitlesel eylemler gerçekleştireceğiz. Eylem ve etkinliklerimiz sonuç vermez ise Temmuz-Ağustos ayı için eylem ve etkinliklerimizi sürdüreceğiz” diye belirtti.
HABER MERKEZİ