Bitlis merkeze bağlı Yukarı Ölek (Oleka Jor) köyünde yer alan Garzan Mezarlığı’ndan DNA testi gerekçesiyle 19 Aralık 2017’de çıkarılan 267 cenazeden 265’i İstanbul Adli Tıp Kurumu’nda (ATK) bekletiliyor. Ailelerin başvurusu üzerine Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığı cenazelerin en kısa sürede teslim edileceği sözüne rağmen yaklaşık bir yıldır herhangi gelişme yaşanmadı.
Avukatların başvuruları üzerine ATK tarafından ailelerden DNA örnekleri alınmasına rağmen bu konuda da herhangi bir dönüş yapılmadı. 2015 yılında IŞİD’in Kobani’ye yönelik saldırılarında yaşamını yitiren ve daha sonra ailesi tarafından Garzan Mezarlığı’na defnedilen YPG’li Mustafa Çiftçi’nin ve YPG’li Yusuf Eteş’in cenazeleri de çıkartılarak İstanbul ATK’ye götürüldü. Cenazelerin neden mezarlıktan çıkartıldığı konusunda herhangi bir bilgi alamadıklarını dile getiren aileler, cenazelerinin kendilerine verilmesini istiyor. Cenazelerin çıkarılmasından sonra 3 kez mezarlığa gitme girişiminde bulunduğunu fakat bir sonuç alamadığını ifade eden YPG’li Yusuf Eteş’in annesi Heme Eteş, “Oğlumu mezardan alıp İstanbul’a götürmüşler artık gerisini biz de bilmiyoruz.
Belki de götürmemişlerdir. Orada toprağın altında sahipsiz bırakmışlardır onu da bilmiyoruz. Şuan oğluma ne olduğunu bilmiyorum. 12 avukatın bu konu ile alakalı görevlendirildiği söyleniyor ama onlardan da bir haber yok. Bu yaptıkları zulümden de öte bir şey. Ben oğlumu alana kadar mücadele edeceğim” diye konuştu YPG’li Çiftçi’nin annesi Mevlüde Çiftçi ise “Bana oğlumu versinler en azından buradaki mezarlığa gömeyim. Zor olsa da mezarını görme şansım olur” dedi. Baba Selim Çiftçi de ağır hasta olduğunu, yataklara düştüğünden dolayı son aylarda mezarlığa gidemediğini belirterek, cenazesini istedi. Çiftçi, “Bu yaptıkları ile Kürt halkına ‘yok olun’ mesajı vermek istiyorlar. Yani toprakta olan bir cansız insanın ne gibi zararı olur. Ölmüş gitmiş artık. Bunların Müslümanlıkla bir alakası yoktur. Bunun tek bir anlamı var o da faşistliktir. Bir insanın Allah korkusu olursa o insan ölen bir insanın kabrine dokunmaz. Gidip o cenazeyi toprağın altından alıp götürüyorlar. Bu büyük bir zulümdür. Derhal çocuklarımızı bize versinler” diye tepki gösterdi.
MERSİN