Marunis köyünde Sedex Madencilik tarafından yapılan doğa talanına karşı köylüler yaşam alanını savunuyor. Bölgede süren talan ise sermaye, iktidar ve sömürü üçgenini net olarak ortaya koyuyor
Colemêrg’in (Hakkari) Marunis (Kavaklı) köyünde 2007’den bu yana doğayı tahrip eden maden faaliyetlerine karşı köy halkının tepkileri ve eylemleri sürüyor. Daha önce farklı madencilik şirketleriyle sürdürülen talan şimdi de Sedex Madencilik tarafından sürdürülüyor. Köy halkı, 22 Nisan’dan bu yana talana karşı yaşamını ve doğasını savunmak için nöbette. Adını Süryaniceden alan Marunis Köyü Colemêrg ve Çelê sınırları içerisinde, Colemêrg merkezine 67 kilometre uzaklıkta bulunuyor. 1994 yılında “güvenlik” gerekçesiyle boşaltılan köye, dönüşler 2012 yılından sonra başladı. Köyde devamlı ikamet eden nüfus sınırlı olsa da köy sakinleri, bahçelerine bakmak ve hayvancılık yapmak için yaz aylarında köye geliyor. Köyün doğal güzelliklerinin yanı sıra 7 şelalesi bulunuyor.
İçme suları kirlendi
Marunis’ta 2008 yılında bir şirket tarafından bölgede yapılmaya başlanan madencilik faaliyetine karşı o dönem köy halkı nöbet eylemine başvurmuş ve doğasını korumuştu. 2021 yılında ise başka bir maden şirketi tarafından yeniden doğaya ve hayvanlara zarar verilerek madencilik faaliyeti yapıldı. Yöre halkı uzun yıllardır bu nedenle temiz su içemiyor. Doğal yapıyı ve yaşamı tehdit eden madencilik şirketi, “Türkiye’nin madencilik sektöründe güçlü bir rol oynamayı ve uluslararası alanda tanınan bir marka olmayı vizyon ediniyoruz” sözleri dikkat çekiyor.
Müdür Aktütün komutanı!
2021 yılına resmi olarak Iğdır eski AKP İl Başkanı’nın kızı Nursiye Erkuş’un üzerine geçen Sedex Madencilik bölgede krom, mermer, kurşun, kükürt, çinko gibi madenleri çıkarıyor. Maden şirketinin başında bulunan isim ise emekli Yarbay Hızır Keskin. 1990 Yılında işe Teğmen olarak Giresun Bulancak ilçe Jandarma Komutanı olarak başlarken, Colemêrg, Amed ve Dersim’de de çalışan Keskin, bölgede kendini “Aktütün Komutanı” olarak tanıtıyor.
100’lerce kaçak maden tüneli
Yurttaşlar, Hızır’ın köylüleri arayıp küfür ve tehditlerde bulunduğu; köylülere eylemlerinden vazgeçmeleri için baskı uyguladığını söylüyor. Aynı şirket tarafından bölgede 100’den fazla “kaçak maden tüneli” açılırken, şirketin eylemin başlamasının ardından alelacele kaçak tünelleri kum ve taşlarla kapattığı görüldü. Köylülerin nöbet tuttuğu alanda jandarmanın “güvenlik” adı altında bulunması ise halkın tepkisini çekiyor.
Direnişte kararlılık sürdürülüyor
Marinus halkı, eylemlerini “Köy ve mera alanlarında bulunan maden ocağının faaliyetinin derhal durdurulması, maden faaliyetinin yarattığı tahribatın ortadan kaldırması ve bölgede yeniden ağaçlandırmanın yapılması” talepleriyle sürdürüyor. Binlerce hektarlık alanda bulunan üzüm, elma, ceviz, armut ve meşe ağaçları kıyıma uğrarken, Zap suyuna eklenen Marunis deresi çamur akıyor. Köy halkı derenin suyundan, hem bahçeleri hem de hayvanları için yararlanabilmesi madenin yarattığı kirlilik nedeniyle gerçekleştirilemiyor. Köydeki arılar ise madencilik faaliyetlerinden sonra toplu şekilde yaşamını yitirirken, köyde küçükbaş hayvancılık ise durma noktasında. Tüm bu talana karşı köy halkı eylemlerini sürdürmekte kararlı olduklarını belirtmeleri ise bölgede umudu büyütüyor.
Haber: Rabia Önver / Colemêrg- JINNEWS