Tutsakların eylemlerine destek olmak amacıyla başlatılan ‘Özgürlüğe ses ver’ eylemi birçok kentte devam etti. Amed’de annelerin yapmak istediği açıklamaya polis engel olurken, İzmir’de konuşan tutsak yakınları, ‘Bu tecrit tüm Kürt halkının üzerinde. Bu tecridi sonlandırın, kabul etmiyoruz’ dedi
Cezaevlerinde İmralı tecridine karşı başlatılan “boykot” eylemi devam ederken, tutsak yakınlarının başlattığı “Özgürlüğe ses ver” eylemleri de devam ediyor. İzmir ve Amed’de bu kapsamda eylemler yapıldı.
Bu kapsamda İzmir’de Ege Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (EGE- TUHAYDER) öncülüğünde başlatılan başlatılan “Özgürlüğe ses ver” eylemi Buca Kırıklar Yüksek Güvenlikli Cezaevi önünde protesto eylemi yaptı.
Eyleme Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri, Barış Anneleri, Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) İzmir Şubesi, Hakların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) il ve ilçe örgütleri, Jînart Huner, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Anadolu Yakınlarını Kaybedenlerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAYDER) ve çok sayıda tutsak yakını katıldı.
Çözümsüzlük yoksulluk getiriyor
Burada konuşan DEM Parti İzmir İl Eşbaşkanı Mehmet Kuruş, ülkenin çok hızlı bir şekilde normalleşmeye ihtiyacı olduğunu ifade etti. Kuruş, “Şiddet ve güvenlik yöntemleriyle Kürt sorununu çözmek mümkün olmadığı gibi çözümsüzlüğün Türkiye halklarını derin derin bir yoksulluğa ve ırkçı duyguların yükselmesine yol açabileceği bir girizgâha sokma ihtimali de var. Barışı sağlayabilecek demokratik bir zemin oluşturarak herkesin rahatlıkla nefes alabileceği bir ülke yaratmak mümkün” dedi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan ve siyasi tutsaklar üzerindeki tecridin kaldırılmasının, barışın yeniden tesis edilmesi ve ülkedeki sorunların çözümü için büyük bir şans olduğunu vurgulayan Kuruş, “Tutsaklar üzerindeki tecridin kaldırılması başta Sayın Abdullah Öcalan olmak üzere tutsakların siyasi sürece dâhil olması bu ülkenin normalleşmesini sağlayacak çok güçlü bir adım olacaktır” dedi.
Asla geri adım atmayacağız
Ardından söz alan tutsak yakını Sultan Yağmekan ise “Özgürlük eylemine ses ver” eylemi için her hafta cezaevi önünde olacaklarını söyledi. Yağmekan, “Çocuklarımız Sayın Öcalan için görüşleri protesto ediyor. Ne görüşe çıkıyorlar ne de telefon açıyorlar. Biz de Sayın Öcalan’ın ve çocuklarımızın arkasındayız. Onlar özgür olmadıkça biz de özgür değiliz. Bu tecrit tüm Kürt halkının üzerinde. Bu tecridi sonlandırın, kabul etmiyoruz. Asla geri adım atmayacağız” diye belirtti.
Amed’teki eylemde gazeteciler engellendi
Amed’de ise eylemin adresi Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi önün oldu. Eyleme Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD FED), Özgür Kadın Hareketi (TJA- Tevgera Jinên Azad) Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Diyarbakır İl Örgütü, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Diyarbakır İl Örgütü ve Adalet Nöbeti Anneleri katıldı.
Yağmur ve doluya rağmen cezaevi önünde yapılmak istenen açıklamaya katılanlar polis tarafından ablukaya alındı. Barış Anneleri sık sık, “Bijî Berxwedana Zîndana” hak, hukuk, adalet zindanlardan gelecek sloganları atılırken, polisler gazetecileri açıklamanın yapılacağı alandan uzaklaştırdı.
Barış Anneleri slogan atınca polis tarafından ikinci kez ablukaya alınması üzerine Barış Anneleri ellerindeki karanfillerle oturma eylemi başlattı. Polis, açıklama yapılmasına izin vermedi.
Cezaevine 100 metre kala engel
Adana’da da Adana Kürkçüler Cezaevi Kampüsü önünde eylem yapıldı. Eylem öncesi polis, cezaevine giden bütün yolları trafiğe kapatarak kitleye engel olmak istedi. Bunun üzerine kitle, cezaevine 100 metre kala araçlardan inerek “Özgürlüğe ses ver” eylemini gerçekleştirdi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti)Adana il yöneticisi Yaşar Demir, Abdullah Öcalan’a dönük tecridin siyasal, toplumsal ve ekonomik sorunları derinleştirdiğini ifade etti.
Demir, “Halklar için umut vadeden, Kürt sorununun demokratik yollardan çözümünü gerektiren, sosyal, kültürel, ekonomik ve tüm toplumsal sorunların çözümünde önemli bir aktör olan Sayın Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridin büyük bir insanlık suçu içerdiğini her platformda dile getirmeye devam edeceğiz. Demokratik müzakere kanallarının açılabilmesi için siyasi tutsakların taleplerine kayıtsız kalmamaları gerekiyor. Muhalefetin ve sivil toplum kuruluşlarının, aydınların, yazarların, sanatçıların ve tüm demokratik çevrelerin büyük bir insanlık suçu olan Tecride ve siyasi tutsakların taleplerine ilişkin ses olmaya, direniş ve mücadelelerine katkı sunmaya çağırıyoruz” dedi.
Êlîh’te polis engeline rağmen eylem
Êlîh’te (Batman) de tutsak yakınları, Beşiri T Tipi Cezaevi önünde “Özgürlüğe ses ver” talebiyle açıklama yapmak istedi. Açıklamaya, TUHAY-DER, DBP ile DEM Parti Êlih ve Sêrt il, ilçe örgütleri, Belediye Meclis üyeleri, Barış Anneleri, sivil toplum örgütleri ve TJA üyeleri katıldı. Eylemde, “Adalet için tecridi kıralım. Toplumsal barış için özgürlüğe ses ver” pankartı açıldı. Tutsak yakınları üzerinde Kütçe ve Türkçe, “Tecrit insanlık suçudur” yazılı önlük giydi.
Cezaevine 300 metre kala yolu kapatan polis, kitlenin cezaevi önüne gitmesini engelledi. Tutsak yakınları ve partililer, Batman Valiliği’nin “güvenlik” gerekçesiyle eyleme yasak getirdiğini söyleyen polislere, “300 metre ötede olmayan güvenlik sorunu, cezaevi önünde nasıl oluyor?” tepkisinde bulundu. Kitle yasak kararına düdük, zılgıt ve “Bijî berxwedana zindana” sloganlarıyla tepki gösterdi. DEM Parti Êlih İl Eşbaşkanı Mustafa Mesut Tekik, yasaklamaya tepki göstererek, demokratik haklarının kullanılmasını engelleyenler hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını kaydetti. Her alanda tutsakların sesi olmaya devam edeceklerini vurgulayan Tekik, her hafta eylemlerini daha kitlesel bir şekilde sürdüreceklerinin altını çizdi.
Ardından oturma eylemine geçen kitle, sık sık “Bijî Berxwedana Zindanan” ve “Jin, Jiyan, Azadî” sloganları atarak, Kürtçe şarkılar seslendirdi. Eylem oturma eyleminin ardından son buldu.
HABER MERKEZİ